Isparta İyilikte Yarışanlar Derneği, öğretmen ve akademisyen ekibi devam eden Gazzedeki zulüm, soykırım ve vahşete sessiz kalmamaya, pek çok çalışmasıyla destek vermeye devam ediyor .
Isparta İyilikte Yarışanlar Derneği, mazlum Gazze halkının yanında olmaya devam ediyor. Bu doğrultuda çok sayıda yardım etkinliğine imza atan Dernek, bugün saat 17.30'da Kaymakkapı Meydanında zulüm devam ettikçe açık olan Gazze stantları yanında bir basın açıklaması yaptı.
BAŞKAN TOKER; "HER DAİM
GAZZE HALKININ YANINDAYIZ"
Isparta İyilikte Yarışanlar Derneği Başkanı Ramazan Toker, basın açıklamasında şunlar söyledi; "Bilindiği gibi, zalim ve terör devleti İsrail tarafından Filistin'de Gazze halkına zulüm yapılıyor. Bizler de o zulmün başladığı günden bu yana Gazze halkının yanındayız ve desteklerimizi sürdürüyoruz. Gazzeli çocuklar için kermesler yapıyoruz. Özellikle açlıktan ölen çocuklar, gözü yaşlı analar için, alınan resmi izinle ilimizin her yerinde, yardım toplama faaliyetinde bulunuyoruz. Bu zulüm devam ettiği sürece çalışmalarına devam edecek olan kararlı ekibi kutluyoruz tebrik ediyoruz" dedi.
"GELİN BU YARDIM
KERVANINA SİZDE KATILIN"
İyilik yapmak isteyen herkesi davet eden, herhangi bir cemaat, grup, hizip olmayıp, yüreğinde iyilik taşıyan herkesi çalışmalar için kendilerine katılmaya davet eden Başkan Toker, konuşmasının devamında; "İlimizde de 1000 kadar Yetim ve 4700 yoksul aileye, iki dağıtım merkezi ve araçları ile özellikle giyim ve eşya gıda konusunda, 65 proje ile destek sağlamaya çalışan ekip, tüm vatandaşlarımıza her gün devam eden Gazze standlarına, içerisinde pek çok ürün ve yine her gün devam eden tantuni köfte yemek hizmetleri ile de destekleri yoğunlaştırmaktalar...
EY DOSTLAR…
Bugün bu basın açıklamasında iğneyi yine kendimize batırmaya devam edeceğiz. Öyle cebinden, ilminden, refahından, kazanımlarımdan, özverine dokunmadan Yahudileşme temayülü gibi birilerini, liderleri yöneticileri suçlayarak tabirimi mazur görünüz bedavacılık yapmayacağız...
Çünkü Allah Rad suresi 11 de şöyle buyurur. Siz kendinizi değiştirmedikçe Allah sizin dünya ahiret, gündem vs her konuda size olan hükmünü uygulamasını değiştirmez.
Yine Peygamberimiz (as) Layık olduğunuz idare anlayışı ile yönetilirsiniz.
Hiçbir halk hareketinin önünde engel olamaz.
Sözlerimiz kırmızı çizgilerimizden sonra,
İfadelerimiz, yorumlarımız hepsi kendimize aittir. Her tür eleştiri ve öneriye açığız.
Alemlerin tek sahibi, bizleri, yerleri ve gökleri kusursuz yaratan, 3 günlük hayatın bize imtihanını yapan Rabbimiz bize akıl edelim diye ne güzel buyurur;
"Size ne oluyor da;
'Rabbimiz! Bizi, halkı zalim olan bu şehirde, bize sahip çıkacak ve destekleyecek yardımcılar göndererek kurtar!'
diyen masum erkekler/kadınlar/çocuklar için; Allah yolunda, var gücünüzle /imkanlarınızla mücadele etmiyorsunuz?
İnananlar; Allah yolunda, diğerleri(nankörler) ise, (menfaatlerinden) tağut yolunda (zulüm, fitne, isyan ve fenalık ederek) yaşarlar, mücadele ederler.
O halde; şüphesiz, O zayıf ve korkak olan, zalimlere/kötülere/şeytan ve dostlarına karşı mücadele edin.
'Nisa Suresi 75. ve 76. ayetler''
Peygamber efendimiz(as) şöyle buyurdu
Bir kötülük görürseniz onu elinizle düzeltiniz
Yapamazsanız dilinizle düzeltiniz
Onu da yapamazsınız kalbinizle buz ediğiniz.
(Bu kocakarı imanıdır/başka bir rivayette imanın en zayıf olanıdır)
Ne güzel sözdür anlayana "Dünyadaki kötülükler iyilerin olmamasından değil; iyilerin etkisizliğindendir sessizliğindendir...."
Öyleyse şimdi bi düşünelim… Bu sözler kime, kim düşünecek, kim hrekete geçecek?
Hemen söyleyelim. Kuranda, değer verdiğimiz kitaplarda ve alimlerin görüşlerinde işi hükümete, yetkililere ve kurumlara ihale etmek bir Yahudileşme temayülüdür, davranşıdır.
Bi toplanalım bağıralım, çağıralım böylece sorumluluktan kurtuluruz anlayışı bir vicdan, nefis rahatlamasıdır, şimdiye kadar gördüğünüz üzere buradan istediklerimizi alamıyoruz…
ÖYLEYSE DAHA FAZLA BİRŞEY YAPMALIYIZ.
Peygamberimizin öğretisi, örnekliği ve en önemlisi Rabbimizin emri sonuç getirecek çalışmalarla gerekirse son nefese kadar sabırla mücadeledir
Uygulanabilecek ve yerel şartlarda harekete geçmeliyiz.
Önce nefsimize ve çevremize diyebiliriz ki;
İlgisiz ve tepkisiz kalma
tepki ver
Ses ver
Bir Filistin bayrağı al...
Bir Gazze tişörtü giy...
Bir Filistin şapkası tak..
Bir bandana tak...
Bardağın Filistin bardağı olsun....
Çantana yakana bir Filistin rozeti, fuları tak...
Evine bir Filistin bayrağı as...
Gazze için yardım et dua et kermese gel...
Yapılan kermeslere sen de katkı sağla....
Arabana filistin bayrağı etiketi yapıştır.
Akrabalarına komşularına gruplarına haber ver...
Şalın örtün Filistine ait olsun...
Broşür al ve dağıt...
Kalemin Filistin kalemi olsun...
Anahtarlığın, çakmağın, rozetin Gazze logolu olsun
Buzdolabında sen de bir magnet al ve tak...
Komşusu açken tok yatan bizden değildir der peygamberimiz(as)
Peki açlıktan ölen Gazzeliler için ne yapıyoruz?
Her gün Gazze'de yemek/su dağıtmaya gayret ediyoruz biliyırsunuz..
Açlıktan ölümler için yemek ve su dağıttığımızmız devam ediyor.
Günde bir su/yemek parası gönderemez miyiz? Ya da hafta da bir, onbeş günde bir hiç olmazsa ayda bir?
Vakit yok demeyelim..
Elin Avrupalısı Amerikalısı, 7 kat yabancısı insanlık adına zaman buluyor da, sen bu coğrafyanın kadim topraklarında yaşayan ve Müslüman olduğunu söyleyen, zaman mı bulamıyorsun?
Bak ayeti kerimede ne söylüyor nefes ve hayat veren Rabbimiz;
Rasûlüm! De ki: "Eğer babalarınız,
oğullarınız,
kardeşleriniz,eşleriniz,sülaleniz,
kazandığınız mallar(servetiniz birikimleriniz),
iyi iken durgunluğa uğramasından korktuğunuz ticâretöğrenciliğiniz, işimiz, memuriyetiniz) ve
hoşunuza giden meskenler(eviniz, tatil yerleriniz, bahçeleriniz, vs vs ne varsa)
size Allah'tan, Rasûlü'nden ve O'nun yolunda koşmaktan daha sevimli ise
o zaman Allah'ın azap emri gelinceye kadar bekleyin!
Allah yoldan çıkanlara asla hidayet vermez (Tevbe 24)
Belki bir açıdan ailemizden sokaklarımıza,
Nefislerimizden gönüllü kuruluşlarımıza,
Kurumlarımızda kurum yöneticilerine,
Çocuklarımızdan gençliğimize,
Kızlarımızdan kadınlarımıza,
Ergenlerimizden yetişkinlerimize,
İstemediğimiz her tutum/davranış ve sözlere
Allah'ın hidayeti gözükmeyen her ne varsa,
Mehmet Akif'in sözleri ile "Başımıza gelenler Hak'tan sebebi Hak'tan ayrılmaktan" ne kadar yerinde bi tespit...
Bir sorun da,
Korkularımız davranışlarımıza geçmiş...
Kimi amirinden,
Kimi el neder korkusundan,
Kimi popüler kültürün oluşturduğu mahalle baskısından,
Kimi de tasmasını elinde tutandan,
Oysa ki biz dost doğru yolda isek biliyoruz ki Allah her an yanımızda şah damarımızdan daha yakın....
Bu inanç ve düşünce ile İşte o zaman İbrahim misali duruş ortaya çıkardı
Şeyh Edebali'nin dediği gibi haklıysan mücadeleden korkma unutma ki atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler" tarihin sayfalarında kaldı...
Bir de birliğimizi, dirliğimizi düzenimizi bozanlar VAR YA…...
Bir programda bile bir araya gelememek, afiş branda sökmeler, gıybetler, dedikodular, iftiralar…
Rabbimizin yalnız inananlar kardeştir sorumluluğu,
Yine rabbimizin içinizde O duyarlılar bir güzel topluluk olsun emri
Ya da rabbimizin Kur'an'ın gölgesinde birleşin emri,
İnananlar birbirlerinin velisidirler emri
Şehrin öte tarafından gelen içinizde not davetçinin tavsiyesine uyun emri,
Hele bir de Kur'an'da Rabbimiz tebük seferine katılmayan o sahabeleri anlatır toplumu inşa eder ya nerede o aldığımız ibret ve dersler
Allah resulünün hayatından beni kaynukaya yahudilerinin bir Müslüman kıza yaptığı davranışlardan sonra Müslümanlardan bir grubun topluluk halinde kısası gerçekleştirmesi
Hey Gazze...
Kurbanı olduğum Rabbim bizi ne güzel imtihan ediyorsun...
Rabbim Hakkı doğruyu söyleyemeyen ve yine de liderlerine bağlı olanları ve uydukları liderleri, halbuki, şiddetle nasıl uyarıyordu Araf suresi 38 ve 39 da
Yine Ali İmran suresi 105'de bütün bu delillerden hakikatten/gerçeklerden sonra içinizde fitne fesat çıkarıp birliği dirliği bozanların, azabın en büyüğü kendilerine olacaktır uyarısı….
Birlikten ve birlikten, düzenden bahsedenler ama tutum ve davranışlarıyla tavsiyeleriyle fitne fesat yayanları, Rabbim bakara suresi 148'de ne güzel söyler, uyarır, tavsiye eder"
O istediğiniz topluluklar, birlikler; ancak iyilik de yarışı ile gerçekleşir ve her birinizin yönelimi kabiliyeti becerileri istidatlarıyla yarattık i kullanın dercesine, diye ne güzel ifade eder"
Ali İmran suresi 104'de öyle güzel bir topluluk olun ki insanlara hayra çağırın kötülüğe karşı net olun engel olun Kurtuluş Erenler onların ta kendileridir diye
Hepimizin bildiği, asr suresinde zamana yemin ederek iman edenler Salih amel işleyenler sabrı ve Hakkı tavsiye edenler ancak kurtulurlar diye yeminle söylemektedir Rabbim…
Hani güzel bir tabir vardır el içine çıkmak diye...
Düğünde bayramda acı da, hüzün'de herkes bir araya gelir
O gün sessizlikler bozulur ve birlikte yaşanır acılar hüzünler ve Sevinçler
O günler bir araya gelemeyenler, ne topluluk olabilirler, ne aile akraba olabilirler, ne de huzurlu olabilirler…
Gazze bu acıları yaşarken,
Gerçekten çocuklar ölürken,
Bacılarımızın kızlarımızın ırzlarına geçilirken,
Her tarafta Allahın emri kitabı çiğnenirken,
Resüne hakaretler edilirken,
Ekmek un peşinde koşarken kafirlerin kurşununa tuzakla kardeşlerimiz çekilirken
Vatan toprakları işgal edilirken,
Hak hukuk, etik, ahlak tanımayıp, uluslararası sözleşmeler kurumlar kuruluşlar mahkemeler gale alınmayıp kararları bir bir çiğnenirken
İnsanlık adına bile yola koyulanır bu caniler katiller tarafından
İşte Mavi Marmara,
İşte Hanzala gemisi,
İşte Madlen gemisi gibi özgürlük filoları nasıl durduruldu, engellendi...
En büyük kara harekatıyla karadan sınıra hareket eden yine aktivistler tüm dünyanın gözü önünde nasıl lav edildi
Küresel/global sumud filosu şimdi umudu taşıyan ad oldu....
Ne olur sumud filosunu paylaşmaya ve takip etmeye ve Allah göstermesin biracı yaşatırlarsa bi şeyler yapmak için HAREKETE HAZIR OLALIM..
Şimdi soruyorum sizlere ve birlikte düşünelim...
El bizim çocuklarımıza empati der ayaklanır protesto eder...
İnsiyatif sahibi sanatçılar, sporcular, aktivistler meydanlarda ve sahalarda Gazze duruşu gösterirken...
Biz hala uyanmayacak mıyız?
Biz de evimizin içinde,
Mahallemizde, Semtimizde,
İlimizde bir umut ışığı neden olmayalım....
Unutmayalım ki bunu yapmadığınız sürece,
Dünyadaki insanlığın,
Yaşadığımız Müslümanlığın faturası/sonucu İşte Gazzedir, Doğu Türkistandır, Arakandır.
Bu acılar bu yüzden yaşanıyor…
Kaç defa yemeğimizi, uykumuzu, keyifli rahat anlarımızı terkettik… Kaç saat Gazze için harekete geçtik ve ne fedakarlık yaptık..
Gazze duyarlılığımızı sadece söyldiklerimiz, oaylaşımlarımız göstermez. En önemlisi yaptıklarımız ve fedakarlıklarımız gösterir duyarlılığımızı..
Hiçbir yaşantımızdan taviz vermeden, yaşantımız devam ederken hiç bişey olmaz..
Ne güzel söyler Aliya şımarmış, küstahlaşmış toplulukları ancak savaş terbiye eder...
İlla, İsrail'in arzu mevud hedefi için, planlarındaki 22 ilimizde savaş mı olmalı....
Bir daha hatırlatalım ki Ümmet ya da topluluklar, kendini değiştirmesine Allah onlar hakkındaki sonuçları değiştirmeyecek bir fıtrat yasasını ne zaman idrak edeceğiz...
Farklılıkları zenginlik bilen bizler söz konusu insanlık, Gazze ve mağdurlar mazlumlar yetimler yoksullar olunca neden enerjimiz bir araya gelmez...
Aliyanın sözü ile Ve her şeyin biteceğini bildiğimiz, düşmanlarımızın sözleri değil, dostlarımızın sessizliği olacaktır biz dede mi mukadder olsun...
Şairin ifadesi ile
Sen yanmazsan
Ben yanmazsan
Biz yanmazsak nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa, savaşlar huzura......
Önce nefsimize ve çevremize diyebiliriz ki;
İlgisiz ve tepkisiz kalma
tepki ver
Ses ver
Bir Filistin bayrağı al...
Bir Gazze tişörtü giy...
Bir Filistin şapkası tak..
Bir bandana tak...
Bardağın Filistin bardağı olsun....
Çantana yakana bir Filistin rozeti, fuları tak...
Evine bir Filistin bayrağı as...
Gazze için yardım et dua et kermese gel...
Yapılan kermeslere sen de katkı sağla....
Arabana filistin bayrağı etiketi yapıştır.
Akrabalarına komşularına gruplarına haber ver...
Şalın örtün Filistine ait olsun...
Broşür al ve dağıt...
Kalemin Filistin kalemi olsun...
Anahtarlığın, çakmağın, rozetin Gazze logolu olsun
Buzdolabında sen de bir magnet al ve tak...
Yoksa iyi niyetli
Sadece Telefonlarımızla paylaşımlarımız
Dilimizle söylemlerimiz
Bir araya gelince muhabbetlerimiz kurtaracak mı zannederiz?
Cehenneme giden yollar iyi niyetli taşlarla döşenmiştir unutmayalım
Okumalarımız, sohbetlerimiz, ilmimiz bizi rahmete sokar mı zannederiz?
Unutmayın ironiyi, çelişkiyi yaşayan topluluklar için ne güzel söyler Rabbimiz kitap yüklü eşekler diye.. Peygamberimiz faydasız ilimden Allah'a sığınırım diye...
Üstadlardan Nurullah Gençin sözleri ile bitirmek istiyorum
Istırâbdır yiğidim azığımız, hicrandır
Mirasımız mahkûmdur, mahzundur, perişandır
Gene de ye'se düşme yiğidim; imtihandır
Filizlenen her ölüm, mazlumlara nişandır
Ne gönüllerde sevinç, ruhlarda beyaz kaldı
Ufka bir bak, ilerle; inkılâba az kaldı.
Üç günlük dünya yarın var mı bilmiyoruz
Gelin dünya bizi değiştirmeden karşı koymaya
tek yürek
Tek düzgün duruş
tek bilek ve yumruk
Tek ses
Tek vücut olabilelim
Bir binanın taşları gibi, bir vücudun azaları gibi
Necip Fazılın sözüyle Yol onun
Varlık onun
Yüz üstü çok süründün
Ayağa Kalk Isparta" dedi.
ISPARTA İYİLİKDER DERNEĞİNİN YAPMIŞ
OLDUĞU KERMES VE BASIN AÇIKLAMASI:
