Ak Parti Grup Sözcüsü Ömer Çelik, CHP yöneticilerinin Türkiye’de sanki demokrasi yokmuş gibi, ABD’nin yeni seçilen Başkanı Joe Biden’den demokrasi dilendiklerini belirterek; “Bunlar Isparta’daki, İstanbul’daki, Adana’daki, Konya’daki vatandaşımıza müracaat etmiyorlar. Türkiye Cumhuriyeti’nin dışındaki yerlere müracaat ediyorlar” dedi.
Ak Parti Grup Sözcüsü Ömer Çelik, Ak Parti Isparta İl Kongresine katılmak üzere bugün Isparta’ya geldi.
ÇELİK; “YABANCI DEVLET
ADAMINDAN MEDET UMUYORLAR”
Işıkkent Mahallesinde bulunan Spor Salonunda gerçekleştirilen kongrede bir konuşma yapan Ömer Çelik, dış politikaya değinerek, CHP’ye yüklenerek, CHP yönetiminden birisinin dün bir açıklama yaptığını ve ‘ABD Başkanı Joe Biden’den talebimiz demokrasi vurgusu olacak' dediğini belirterek, konuşmasında şöyle devam etti; “Düşünebiliyor musunuz Türkiye’de bir partinin yöneticileri yabancı bir devlet başkanından demokrasi dileniyor. Düşünebiliyor musunuz, kendi ülkesinde girdiği her seçimi kazanmış, Türkiye Cumhuriyeti’nin halkoyuyla seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı olan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı bir kere bile tebrik etme nasibine kavuşamayanlar, dışarıdan destek aradıklarını tebrik etmek için yarışa giriyorlar. Düşünebiliyor musunuz Türkiye’de bir partinin yöneticileri yabancı bir devlet başkanından demokrasi dileniyor. İşte biz nasıl bir mücadele verdiğimizi çok iyi anlayalım. Bunlar Ankara’daki, Isparta’daki, İstanbul’daki, Adana’daki, Konya’daki vatandaşımıza müracaat etmiyorlar. Türkiye Cumhuriyeti’nin dışındaki yerlere müracaat ediyorlar. CHP’lilerin söylemi adının millet demokrasisi olmadığı görülmektedir. Bunun adı ithalat demokrasisidir. Dışarıda yıllarca vesayet peşinde koşanlar içeride vesayeti destekleyenler şimdi kafalarındaki milletsiz demokrasi anlayışını sizin iradenize başvurmayarak Türkiye Cumhuriyeti’nin dışından ithal etmeye çalışıyorlar.
“DIŞARIDAN DEMOKRASİ İTHAL
ETMEYE ÇALIŞIYORLAR”
Bunlara bir türlü anlatamadık. Demokrasi ticari bir mal değildir, demokrasi siyaset, ithalat ve ihracat konusu değildir. Demokrasinin sahibi millet ve milli iradedir, onun dışında bir sahibi yoktur. Demokrasimiz kazanılmış bir demokrasidir. 1960 ihtilalinden sonra demokrasimizi kazanmak için başbakan ve bakanlarını şehit vermiş bir ülkeyiz, bu millet hiçbir zaman dışarıdan medet ummadı. Bu milletin gerçek siyasetçileri hiçbir zaman dışarıya kulak asmadı. Ama içeride dışarının vesayetini kurgulamaya çalışanlar şimdi dışarıdan demokrasi ithalatı anlayışına giriyor. Türkiye’nin içinde artık son kullanma tarihi geçmiş vesayet anlayışlarını anlaşılan Türkiye’de çürük mal muamelesi gördüğü için yurtdışına ihraç etmeye kalkıyoruz. İşte mücadele ettiğimiz budur. Biz demokrasimizi milletimizin bir değeri görüyoruz. Demokrasimizi sizin iradenizin bir tecellisi görüyoruz.
“SINIRIMIZIN YANINA PKK
TERÖR DEVLETİ KURDURMAYACAĞIZ”
Onlar ise demokrasimizi bir pazarlık konusu görüyorlar, bir ithalat ve ihracat konusu görüyorlar. Onların vesayet ihracatına da direneceğiz, onların ithalat demokrasisini de direneceğiz, sonuna kadar millet demokrasisini savunmaya devam edeceğiz. CHP yöneticileri Kapalı Maraş’ın açılması konusunda Türkiye’nin değil, Yunanistan’ın tezlerini savunmaktadır. Libya’da ‘Türkiye ambargoya deliyor’ diliyorlar. Libya’da bu kara propagandayı yapanlar Fransa’nın tezlerine destek veriyorlar. Suriye, Irak sınırında PKK terör devleti kurdurmayız diyoruz. Askerimiz vatan savunması için şehit ve gazi oluyor diyoruz, askerimizi çekmemizi istiyorlar. Biz Suriye’den askeri çektiğimiz zaman terör devleti kurulacak diyorlar, buna müsaade etmemizi istiyorlar. Bir kez daha söylüyoruz asla müsaade etmeyeceğiz ve izin vermeyeceğiz. Kıbrıs Türk’ünü yok etmek, asimile etmek, egemenlik haklarını elinden almak istiyorlar. Diyoruz ki, biz varız, Türkiye’nin en büyük siyasi hareketeyiz, asla müsaade etmeyeceğiz. Şimdi Kapalı Maraş’ın açılması Kıbrıs Türk’ünün hakkıdır, Kıbrıs davasının yeni bir taçlanmasıdır. Dışarıdan gelenlere kulak asmıyoruz.
“S – 400’LERİ KULLANIP
KULLANMAYACAĞIMIZI
ABD’YE SORACAK DEĞİLİZ”
Kıbrıs Türkleri ne derse o olur diyoruz kulaklarını Yunanistan’ın tezlerine açıyorlar. İşte ne ile mücadele ettiğimizi AK Parti’nin ne kadar büyük olduğunu bir kere daha bu örnekler üzerinden görelim. Diyorlar ki; eğer CHP iktidar olursa S-400’leri iptal edeceğiz. Demokrasimizin güvenliği, Türkiye’nin güvenliği ve vatan savunması, pazarlık kabul etmez. Asla kabul etmeyiz. Biz Suriye kaynaklı tehdide karşı vatan ve hava savunmamızı güçlendirmek için müttefiklerimizden patriot almak istedik. Verdiler mi vermediler. Türkiye çaresiz bir ülke değildir, büyük bir ülkedir. O zaman gittik S400’leri aldık. Şimdi bize diyorlar ki bunları kullanamazsınız. Niçin kullanamayacağız? İşte NATO içerisinde bu uygun değil. NATO’nun en büyük kara ordusuna biz sahibiz. NATO’nun içinde yıllarca özgürlük, demokrasi ve terörle mücadele için en büyük bedel ödemiş ülkelerden bir tanesiyiz. Suriye’de PYD ve PKK terör örgütü bize saldırırken müttefiklerimiz neredeydi? Patriotlara ihtiyacımız olduğu zaman söküp götürenlerin bugün bize söyleyecek bir sözü var mı? Yok ama çıkıyorlar müttefiklerimizin değil asıl hasıllarımızın söylediğini CHP sözcülerinden duyuyoruz. S – 400’ü iptal edeceğiz diyorlar. Türkiye’nin güvenliği için aldığımız bir hava savunmasını iptal etmek ne demektir? Kendileri iktidara gelmek için Türkiye’nin vatan savunmasını pazarlık konusu yapıyorlar. Türkiye’nin savunmasını asla pazarlık konusu yaptırmayız. Türkiye’nin güvenliğini asla ticaret konusu yaptırmayız” dedi.
“ISPARTA, AK PARTİ SİYASİ
MÜCADELESİNİN GÜL KOKUSUDUR”
Konuşmasının sonunda Isparta’dan övgüyle söz eden Ak Parti Sözcüsü Ömer Çelik, konuşmasının sonunda; “Isparta’da birlik ve dirliğin bozulmamasını istiyorum. Birlik ve beraberlik mührümüzü Isparta’da bir kez daha vuruyoruz. Isparta bu yürüyüşte hiç yorulmadı. Sürekli koştu. Ak Parti mücadelesinde Isparta vazgeçilmezdir. Kaç yaşına gelirse gelsin Ak Parti her zaman 18 yaşındadır. Kongrede. Güçlenerek çıkacağız. Kenetlenerek çıkacağız. Isparta kongresi demokrasinin gül kokusudur. Isparta, siyasi mücadelemizin gül kokusudur” ifadelerini kullandı.