İYİ Parti Isparta Milletvekili Aylin Cesur, geçen yıl açıklanan 2019 yılı gül çiçeği taban fiyatı üzerine “bu fiyatlarla Gül’ü toprağa gömdünüz” demişti.
Gülbirlik Yönetim Kurulu’nun 2019’da açıkladığı 7,80 TL’lik taban fiyatının, bu yıl girdi maliyetlerindeki artışa rağmen 45 kuruş azalarak, 2020 taban fiyatının 7,35 TL olarak ilan edilmesi üzerine Cesur, konuyu aynı gün Meclis’e taşıdı. Cesur konu ile alakalı TBMM’ne sunduğu araştırma önergesinde, “meselenin sadece bir fiyat meselesi değil, aynı zamanda her boyutuyla gülün ve gül üreticiliğinin devamını sağlamak meselesi olduğunu” vurguladı.
ISPARTA GÜLÜ HEM BİR KÜLTÜR
ÖĞESİ HEM DE EKONOMİK BİR DEĞERDİR
Cesur, 100 yılı aşkın süredir Isparta’da üretilen ve dünyaca tanınır hale gelmiş, artık şehrin kimliğini oluşturan sembol değerlerinden olan Gül’ün, bugün yalnızca Isparta’da 10.000’den fazla ailenin geçimini sağladığını belirtti.
Son dönemlerde üretici ve birlik arasında yaşanan olumsuzluklara dikkat çeken Cesur, düşük taban fiyat üzerinden gül çiçeği alımları sebebi ile gül üreticilerin ekonomik anlamda zor durumda kaldığını, açıklanan taban fiyatın, üreticinin gül çiçeği toplatma işçi maliyetleri, budama, ilaç, mazot, gübre gibi ana maliyet kalemleri ile neredeyse kafa kafaya geldiğini dile getirdi. Gül üreticiliğinin bu şekilde sürdürülmesinin gülün geleceği için ciddi bir tehlike arz ettiğini söyleyen Cesur, Gül üreticilerinin yaşadığı problemleri tespit etmek ve çözüm yolu bulunması adına bir meclis araştırma komisyonu kurulmasını istedi.
KÜRESEL PİYASALARDA GÜLÜ
DAHA REKABETÇİ HALE GETİRMELİYİZ
Fiyatlarla alakalı sorunların küresel piyasalardaki baskıdan kaynaklandığını, ülkemizde yetiştirilen gülün devlet destekleri olmadan, AB ve Bulgaristan Devleti’nin sağladığı desteklerden faydalanan Bulgar gül üreticilerin yetiştirdiği Bulgar Gülü’nün küresel rekabette gerisine düştüğüne dikkat çeken Cesur, bu konuda herhangi bir önlem alınmadığı takdirde ve özellikle Isparta Gülü daha rekabetçi bir hale getirilmediği sürece, ülkemizdeki gül üreticilerinin ve gül ekonomisinin gelecekte daha da olumsuz etkileneceğini belirtti.
GÜL MİLLİ TARIM POLİTİKASINDA
YERİNİ MUHAKKAK ALMALI
Cesur, gül üreticisine herhangi bir doğrudan destek, prim ödemesi veya Gülbirliğe rekabet gücünü artıracak, maliyetlerini düşürecek herhangi bir devlet desteği yapılmadığına dikkat çekti ve çözüm önerilerini sıraladı: Çözüm olarak maliyetleri düşürecek doğrudan desteklerin, gül çiçeğinden elde edilen ürünlerin ihracatına yapılacak desteklerin, birlik ve kooperatiflere ürün teslimatı yapan ortaklarına yapılabilecek ürün alım desteğinin düşünülebileceğini belirtti.
Cesur, Gül’ü korumanın yolunun gül çiçeği üretiminin Milli Tarım Politikası’nda yer alarak desteklenmesinden geçtiğinin de altını çizdi.
İYİ Parti Isparta Milletvekili Dr. Aylin Cesur’un, Meclis Araştırma Komisyonu kurulması isteği ile Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na sunduğu araştırma önergesinin tam metni:
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA
Gül (yağlık) Isparta’da ilk defa 1888 yılında İsmail Efendi tarafından 30 dönüm olarak dikilmiş ve ilk yağ eldesi 1892 yılında yapılmıştır. 1935 yılına kadar imbik usulüyle damıtma işlemi yapılırken ilk fabrika 1935 yılında kurulmuştur. 1954 yılında 9 ayrı gül kooperatifi tek çatı altında toplanarak bugünkü GÜLBİRLİK kurulmuştur.
Isparta ilimizde tarımın stratejik ürünleri sıralamasında birinci sırada yer alan Gül (Yağlık) üretimi Türkiye sıralamasında da birinci konumundadır. 2019 yılı verileri baz alındığında Türkiye’de 16.560 ton Gül (Yağlık) üretim gerçekleştirilmiş olup Isparta ilimize ait Gül üretimi verileri ise 14.097 ton ile Türkiye’nin %85’ini oluşturmaktadır.
Gül (Yağlık) üretimini İlçe bazlı 2019 yılı verilerine göre incelediğimizde Isparta Merkez’de 3.956 da 1.701 ton, Keçiborlu İlçemizde 17.200 da alanda 7.307 ton, Gönen’de 5.100 da alanda 2.295 ton, Eğirdir İlçemizde 2.200 da alanda 1.320 ton ve Uluborlu’da 1.250 da alanda 688 ton Gül (Yağlık) üretimi gerçekleştiği görülmektedir.
Isparta ili genelinde yaklaşık 10.000 aile gül üretimi ile geçimini sürdürmektedir. Son dönemlerde üretici ve birlik arasında yaşanan olumsuzluklar, düşük fiyattan gül çiçeği alımları nedeni ile gül üreticileri ekonomik anlamda zor durumda kalmaktadır. Gül çiçeği toplatma işçi maliyetleri, budama, ilaç, mazot, gübre gibi ana maliyet kalemleri kg başına 6-7 TL olarak hesaplanmaktadır. Ancak Gülün düşük fiyattan alıcı bulması üreticilerimizi zor bir duruma sokmaktadır. Ayrıca gül üretimine yönelik gerekli desteklerin verilmemesi küresel rekabette Isparta Gülü’nün geriye düşmesine sebep olmakta, ülkemizdeki gül üreticilerinim ve gül ekonomisinin gelecekte daha da olumsuz etkilemesi riskini getirmektedir. Gül üreticilerimizin yaşadığı problemlerin tespit edilerek, çözüm yollarının bulunması adına Anayasamızın 98. ve TBMM İç Tüzüğü’nün 104. ve 105. Maddeleri uyarınca bir meclis araştırma komisyonu kurulmasını arz ederim. 15/10/2020
GEREKÇE
Gül ürün özelliği gereği hasadı ve işlenmesi ile zahmetli bir üründür. Yağının kalitesinin bozulmaması ve daha çok verim alınabilmesi adına doğru bir işleyiş ile belli bir zaman diliminde hasat edilmesi gereken bir üründür.
2019 verilerine göre Türkiye’de 38.457 dekarlık alanda gül yetiştiriciliği yapılırken Isparta 31.641 dekar ile ülke genelinin %82.28 ini oluşturarak birinci sırada yer almaktadır. Ne yazık ki ülkemizin lider üretici konumundaki ilimiz gül çiçeği üreticileri ekonomik zorluklar yaşamaktadırlar.
Ispartalı gül üreticisi çiftçilerimizin bugünlerde yaşadığı sorun Gül çiçeği (Yağlık) kg fiyatıdır. Gül çiçeği üreticisi ürettiği ürünün değerinde satılabilmesini istemektedir. GÜLBİRLİK 2020 yılı için gül çiçeği taban fiyatını 7.35 TL olarak belirlemiştir. 2019’da 7.80 TL olarak belirlenen taban fiyatının, girdi maliyetlerinin bu yıl geçtiğimiz yıllara göre ciddi miktarda artmasına rağmen 2020 yılında 45 Kuruş azalış göstermesi ile gül çiçeği taban fiyatı son derece düşük kalmaktadır.
Bulgaristan’ın AB’ye girişi ile birlikte bu ürün için almış olduğu destek sayesinde ekim ve dikim alanlarını artırmış olması, Çin’in üretim alanlarını genişletmesi gül ve gülyağı üretimimizin geleceği açısından potansiyel bir tehlike olarak görülmektedir. AB’nin Bulgaristan devletinin Bulgaristan’daki gül üreticilerine sağladığı destek karşısında, Türkiye için hem bir kültür öğesi olan hem de kayda değer ekonomik değeri olan gül çiçeği üretiminin de Milli Tarım Politikası içinde yer alarak desteklenmesi ve dünya pazarlarında rekabet gücünün artırılması gerekmektedir.
Ülkemizde Isparta Bölgesinde yaklaşık 10.000 dolayında ailenin gül çiçeği üretimi yaptığı bilinmektedir. Ancak, gül üreticisine herhangi bir doğrudan destek, prim ödemesi veya Gülbirliğe rekabet gücünü artıracak, maliyetlerini düşürecek herhangi bir devlet desteği yapılmamaktadır. Yağ gülü endüstri bitkilerine dâhil edilmiştir ancak bu üreticiye yeterli bir yardım sağlamamıştır. Sektördeki en büyük rakibimiz olan Bulgaristan’da hem gül üreticisi hem de sektördeki firmalar desteklenmektedir.
Sınırlı bir bölgede üretimi yapılan gül çiçeği bir kültür ürünü olarak ele alınmalı ve bu kapsamda devlet desteğine ve korumasına tabi olmalıdır. Birlik ve kooperatiflere ürün teslimatı yapan ortaklarına yapılabilecek ürün alım desteği ve bölgenin önemli ürünü olan gül çiçeğinden elde edilen ürünlerin ihracatında teşvik verilmesi yerinde olacaktır. Bu teşvikten Kooperatif ve yerli firmaların ayrıcalıklı olarak faydalandırılması gerekmektedir.
Ispartalı üreticilerimizin ürünlerine düşük fiyattan alıcı bulması ilçe ekonomilerine zarar vermekte, üreticimiz maliyetlerini karşılamakta zorlanmaktadır. Üreticiler zarara uğramamak adına sezon başında fiyat açıklanmasını talep etmektedirler. Gül çiçeği üretimi ile ilgili sorunların tespit edilerek üreticilerimizin sorunlarına yönelik çözüm yollarının araştırılması adına Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını teklif ve arz ederim.”