Danıştay'ın aldığı kararla birlikte yeniden ibadete açılacak olan Ayasofya Camii'nde halı serme çalışmaları devam ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da incelemelerde bulunduğu Ayasofya'daki halılar oldukça beğenildi. Büyük güne sadece 3 gün kaldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Twitter hesabından Ayasofya Camisi'nden fotoğraf paylaştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 24 Temmuz'da kılınacak cuma namazı ile 86 yıl sonra ibadete açılacak olan Ayasofya Camisi'nde incelemelerde bulundu. Erdoğan, Twitter hesabı üzerinden "Ayasofya..." mesajıyla camiden fotoğraf paylaştı.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Cuma günü ibadete açılacak olan Ayasofya Camii'nde incelemelerde bulundu. Başkan Erdoğan'a, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ve İstanbul Valisi Ali Yerlikaya da eşlik etti.
Ayasofya'da ilk namaz için artık geri sayım başlarken hazırlıklar hız kesmeden devam ediyor. Son olarak halılar da serilmeye başlandı.
Ayasofya Camisi bu cuma ibadete açılacak. Caminin en önemli unsurlarından halıların üretimi bir yandan sürerken bir yandan da serimi yapılıyor. Manisa'da üretilen halılarla ilgili üretim yapan fabrikanın yönetim kurulu başkanı Ali Rıza Özkul son durumu anlattı. Özkul, "Ayasofya halısı ile ilgili Turizm Bakanlığı yaklaşık 15 gün önce bizimle iletişime geçti. Biz de memnuniyetle kabul ettik. İnşallah açılışa yetiştireceğiz. Burada 4 bin metrekarelik halı işi var. Şimdi 2 bin metrekaresini döşüyoruz. Diğer 2 bin metrekaresi de restorasyon bitince yapacağız. 6 ay civarında bir süre söylüyorlar" dedi.
"KANSEROJEN OLMAYAN
BİR BOYA KULLANILIYOR"
"Yüzde 100 yün bir halı" diyen Özkul, "Kanserojen olmayan bir boya kullanılıyor. Açık renkler tarihi mekanlarda biraz hafif kalıyor. Böyle bir koyu rengin olması bir asalet getirdiğine inanıyorum. İçeride de koyu yeşil sütunlar ve duvarlar var. Mekana güzel bir uyum sağlayacağını tahmin ediyorum. Şu anda 8 saf kadar döşendi. Döşeme devam ediyor. Halının döşemesi açılışa ancak yetişecek. 75 kişilik personelimiz çalışıyor. İçeride de 8 kişilik bir ekip var. Osmanlı dönemi 17. Asır Rumi diye sanat dilinde geçiyor. Klasik bir motif. Renk olarak 4 renk var. Ördek başı yeşilin tonları var. Açıktan koyuya doğru gidiyor. En koyu tonu kontürlerde kullanılmış. En açık rengi de Rumilerin iç kısımlarında kullanılmış. Uzaktan bakıldığında hiç desen yokmuş gibi, üzerine yaklaşıldığında görülüyor. Saf çizgileri 125 cm aralıklarla döşeniyor" diye konuştu.
"MEKANDA KIBLEDE
BİRAZ PROBLEM VAR"
Özkul, "Mekanda kıblede biraz problem var. Kıble burada biraz çarpık, binaya göre değil. Sağa doğru dönük. Osmanlı döneminde bu düzeltilmiş. Biz de halıları ona göre döşüyoruz. O açıya uyarak döşüyoruz. Binanın paraleline tam uymuyor" ifadelerini kullandı.
Renk konusunda iki ayrı görüşün olduğunu söyleyen Özkul, "Bordo görüşü vardı. Vişne çürüğü üzerine konuşulmuştu. Son seçim Cumhurbaşkanının onayıyla oldu. Daha kaliteli olur düşüncesiyle Yeni Zelanda yünü yapalım dedik. Cumhurbaşkanımız ithal malzeme kullanmayalım dedi. Yerli yünün en iyisini kullanalım dedi ve o şekilde yaptık. 5 kilogram metrekare ağırlığı, 16 mm kalınlığı var" diye konuştu.