TES – İŞ Isparta Şube Başkanı Osman Korkmaz, kazanılmış haklarından asla vazgeçmeyeceklerini belirterek; “Taşeronluk ülkemizi bir virüs gibi sardı. Taşeron sisteminin girdiği her yerde birçoğu ölümlü olmak üzere iş kazaları arttı, meslek hastalıkları yaygınlaştı, kayıt dışı çalışma yaygınlaştı” dedi.
TÜRK – İŞ’e bağlı ve kısa adı TES – İŞ olan Türkiye Enerji, Su ve Gaz İşçileri Sendikası’nın 12. Olağan Genel Kurulu Toplantısı dün Barida Hotels’de gerçekleştirildi. Saat 10.00’da Barida Hotels Gül Balo Salonunda başlayan kongreye; TES – İŞ Genel Başkanı Ersin Akma, TES – İŞ Genel Başkan Yardımcıları Hacı Meclüt Ünal, Hüseyin Ozil, Fatih Tülek, Eşref Erden ve Nakif Yılmaz, Isparta’nın yanı sıra çevre illerin TES – İş Şube Başkanları ve yönetim kurulu üyeleri ile TES – İŞ Isparta Şubesinin delege ve üyeleri katıldı.
KORKMAZ; “SORUNLARI BİLİYORUZ
VE ÇÖZÜMÜ İÇİN ÇALIŞIYORUZ”
Söz konusu kongrenin açılış konuşmasını yapan TES – İŞ Isparta Şube Başkanı Osman Korkmaz konuşmasında şunları söyledi; “29 Nisan 2018 tarihinde yapılan 11 inci Olağan Genel Kurulumuzda bizlere verdiğiniz görevi; sizlerden aldığımız güç, TES-İŞ’ li olmanın gerektirdiği sorumluluk ve kararlılıkla yerine getirmeye çalıştık. Hepinizin malumudur ki, Genel Kurul geçmiş dönemin değerlendirildiği, mevcut sorunların, çözüm önerilerinin ve gelecekte atılacak adımların tartışıldığı, yönetimlerin güven tazeledikleri en önemli organlardır. Bu Genel Kurulumuzun da, üyelerimizin mevcut sıkıntılarına çözüm bulma noktasında kararlılığımızın sergilendiği, şanlı sendikal mücadele tarihimize yakışır bir Genel Kurul olmasını diliyorum.
1963 yılında kurulan ve bugüne kadar vermiş olduğu, hak ve demokrasi mücadelesiyle, Türkiye’ de ve Dünyada saygın bir yer edinen sendikamızın; kurucularını, bugüne kadar görev yapan başkanlarını ve yöneticilerini saygıyla anıyorum. Hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaşayanlara sağlıklı ve mutlu, uzun ömürler diliyorum. 59 yıldır, her koşulda sendikasına sahip çıkan ve mücadelenin ön saflarında yer alan, Enerji işçisine şükranlarımı sunuyorum.
Üyesi, yöneticisi ve çalışanlarıyla her zaman birlik ve beraberlik içinde mücadele veren sendikamız, sahip olduğu engin tecrübeyle bu meşaleyi geleceğe taşıyacak ve TES-İŞ’ i her daim büyüterek sendikal hak ve özgürlükler yolunda emin adımlarla yürümeye devam edecektir.
Emperyalizmin saldırısını çok açık bir biçimde bölücü terör örgütünün ülkemizde ve güneyimizdeki faaliyetlerinde görüyoruz. Vatanımızın birlik ve bütünlüğünü, vatandaşlarımızın huzurunu korumak için gerçekleştirilen terör operasyonlarını, Barış Pınarı, Zeytin Dalı ve Fırat Kalkanı gibi harekatları bizler de tüm kalbimizle destekledik. TES-İŞ üyesi mesai arkadaşlarımız bazı operasyon bölgelerinde görev yapmaya devam ediyorlar. Bu vesileyle şehit olan askerlerimize ve görevdeyken şehit düşen diğer üyelerimize Allahtan rahmet, Aziz Milletimize, Silahlı Kuvvetlerimize ve ailelerine sabır diliyorum.
Yaralı askerlerimize geçmiş olsun dileklerimizi sunuyor, acil şifalar diliyorum.
İşçi sınıfı olarak, Ülkemizin bağımsızlığına ve zenginliklerine, Ulusumuzun birliğine, Vatanımızın bütünlüğüne, Demokratik ve laik sosyal hukuk devletine hep birlikte sahip çıkmaya devam edeceğiz. Üretmek, verimi ve kaliteyi artırarak enerjide dışa bağımlı olmaktan kurtulmak ve ülkemizi gelişmiş ülkeler arasında hak ettiği yere getirmek için var gücümüzle çalışacağız. İşimize ve işyerlerimize sahip çıkacağız. İşyerine sahip çıkmanın vatana sahip çıkmak olduğunu bilecek, bunu evlatlarımıza en büyük mirasımız olarak bırakacağız. Bizler işimiz ile İş yerlerimiz ile ilgili bu düşünceleri savunurken; Sınır öteside dahil olmak üzere memleketin her bir köşesinde, tüm felaketlerde özveri ile çalışan DSİ. çalışanları; Gece gündüz demeden özellikle Sulama mevsiminde çiftçilerimize Su temin edilmesini sağlayan Sulama Birliği çalışanlarımız; Türkiye’ de Kar Kış demeden hayatları pahasına büyük bir özveri ile Elektriğin kaliteli ve kesintisiz iletilmesini sağlayan TEİAŞ çalışanlarımız; Yazın Sıcağı, Kışın Soğuğu sırtından geçen Doğal Afet, Pandemi demeden 7/24 görevinin başında olan Elektrik Dağıtım Şirketinde çalışan üyelerimiz.
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de çalışanların ve özellikle sendikalı işçilerin kazanılmış haklarının geri alınmak istendiği kritik bir dönemden geçmekteyiz. Ama TES-İŞ olarak geçmişte olduğu gibi bugünde bu sorunların üstesinden geleceğiz. Kazanılmış haklarımızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Bildiğiniz gibi taşeronluk ülkemizi bir virüs gibi sardı. Taşeron sisteminin girdiği her yerde birçoğu ölümlü olmak üzere iş kazaları arttı, meslek hastalıkları yaygınlaştı, kayıt dışı çalışma yaygınlaştı.
Özellikle kaçak Suriyeli ve Afgan işçiler çok daha düşük ücretler ve kötü çalışma koşullarıyla istihdam edildiler. Emek sömürüsü daha da arttı ve emekçiler arasına ayrımcılık tohumları atıldı. Tüm bunların sonucunda sendikasızlaşma ve kuralsız çalışma düzeni geldi.
Nihayet; 696 sayılı KHK ile taşeron işçilerin kadroya alınmaları yönünde önemli bir adım atıldı. Kamuda çalışan yüz binlerce taşeron işçisi kadroya alındı. Bu gelişmeyi memnuniyetle karşıladık ve kadroya geçen arkadaşlarımızı sendikamıza üye yaparak diğer arkadaşlarımızla aynı haklardan faydalanmalarını sağladık. Ancak bu düzenleme ile taşeron işçilerinin sürekli işçi kadrosuna geçmesi, yalnızca 4 Aralık 2017 itibarıyla çalışmakta olanları kapsadı. DSİ.’ DE ÇALIŞAN KİRALIK ARAÇ ŞOFÖRLERİ, TEDAŞ, TEİAŞ, EÜAŞ, SULAMA BİRLİKLERİ olmak üzere çok sayıda KİT’te çalışan ve bu haktan yararlanamayan arkadaşlarımız bulunmaktadır. Bu arkadaşlarımızın da bir an evvel kadroya alınmasını, diğer arkadaşlarımız ile eşit haklardan yararlanmalarını ve kamuda taşeron uygulamasına tamamen son verilmesini istiyoruz.
Kadroya geçen arkadaşlarımızın ise 696 sayılı kanun hükmünde kararnameden dolayı emeklilik, tayin ve pozisyon değişiklileri konusundaki sorunları halen çözüm beklemektedir. Bir yandan eleman ihtiyacı varken genç yaşta arkadaşlarımız emekli edilmektedir. Sağlık, Ailevi ve zorunlu nedenlerle tayin isteyen arkadaşlarımızın tayinleri maalesef yapılmamaktadır. Diğer yandan bu arkadaşlarımız pozisyonlarına göre yevmiyeleri verilmesine rağmen, halen sürekli işçi göründükleri için idareciler tarafından her işte çalıştırılmak istenmektedir. Bu sorunların da bir an evvel çözülmesi, iş barışının ve huzurun sağlanması gerekmektedir.
Türkiye’de yaklaşık 7 milyon işçi, asgari ücretle geçimini sağlamaktadır.
Yıllar yılı milyonlarca insan sefalet ücretine mahkûm edilmiştir. 1 OCAK 2022 tarihinden itibaren geçerli olan asgari ücrete son yılların en büyük zammı yapılmış, asgari ücret üzerindeki vergi yükü kaldırılmıştır. Ancak, iğneden ipliğe yapılan yüksek zamlar sevincimizi kursağımızda bırakmıştır. Üzülerek ifade etmemiz gerekir ki; Sayın Cumhurbaşkanımız “AGİ medeni hal durumuna göre yeniden belirlenecek” demesine rağmen verilen yasa teklifinde AGİ ortadan kalkmıştır. Dolayısıyla, asgari ücrete gelen zam ve vergi muafiyeti ancak AGi’nin de devam etmesi ile bir anlam ifade edecektir. Yapılan zamların ardından tüm işçilerin ücretlerinde iyileştirme yapılması zorunluluğu doğmuştur. Gidişat tüketici fiyatlarında gerileme olmayacağına ve artan fiyatların kalıcı olacağına işaret etmektedir.
İyice bilinsin ki; biz ülkemiz için çalışır alın teri dökeriz. Ekmek paramız için çalışırız, isteriz ki bacamız tütsün. Soframızda aş olsun, ekmek olsun. Çocuklarımız sağlıklı ve gelecek kaygısı duymadan büyüsün. Emeğin en yüce değer olduğunu hiç kimse unutmasın. Bizi hiç kimse unutmasın ve hafife almasın. Emeğin gücü karşısında hiç kimsenin duramayacağını herkes kafasına soksun. Bizim için en güzel geleceğin ülkemizin aydınlığı, refahı ve mutluluğu olduğunu, evlatlarımıza bırakacak en büyük mirasımızın da namusumuz ve boyun eğmez kişiliğimiz olduğunu cümle alem bir kez daha duysun.
Bu duygu ve düşüncelerle, 12. Olağan Genel Kurulumuzun Camiamıza, Türk İşçi Hareketine ve Tüm Ulusumuza güzel günler getirmesini diler, hepinize saygılar sunarım” dedi.