Tarih: 06.08.2016 11:08
185 ton kerevit ve 930 ton balık rekoltesi
517 kilometrekarelik yüzölçümü ile Türkiye’nin 4’üncü büyük gölü olan Eğirdir Gölünde balıkçılık önemli bir geçim kaynağı oluşturuyor. Bugün yıllık ortalama 185 ton kerevit ve 930 ton balık rekoltesine ulaşıldı.
1985 yılında yaşanan mantar hastalığı nedeniyle göldeki su ürünleri neredeyse yok olma noktasına gelmişti. O tarihten sonra ilgili kurum ve kuruluşlarla birlikte sektör temsilcilerinin ortaklaşa almış oldukları radikal kararlar sonrasında Eğirdir Gölünde yeniden bir canlanma meydana gelmiş. Bu canlılık 2008 yılından itibaren 3 yıl süreyle uygulanan avlanma yasağı sonrasında daha da artarak devam etmiş ve bugün yıllık ortalama 185 ton kerevit ve 930 ton balık rekoltesine ulaşılmıştır.
Konu hakkında açıklamalarda bulunan Sınırlı Sorumlu Eğirdir Merkez Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Ayhan Küçükköse, gölün en büyük koruyucunsun gölden ekmeğini, aşını kazanan balık avcıları olduğunu söyledi.
Gölün doğal dengesinin korunmasına vurgu yapan Küçükköse; Av sezonu içerisinde kurallara uygun şekilde avlanma yaptıklarını ve ağlara takılan yavru kerevit ve balıkları yeniden göle saldıklarını kaydetti.
Alınan önlemler ve tedbirler doğrultusunda Eğirdir Gölünde her geçen yıl su ürünü popülasyonunun artarak devam ettiğini kaydeden Küçükköse; Artan popülasyona bağlı olarak avlanma kotalarında da artış beklediklerini ifade etti.
Eğirdir Gölünde kooperatiflere bağlı olarak yaklaşık 492 ruhsatlı tekne ve 900 balık avcısının bulunduğunu belirten Küçükköse; Yaş ortalamaları artan balıkçı teknelerinin yenilenmesi gerektiğinin altını çizerek devletten teşvik beklediklerini söyledi.
Sınırlı Sorumlu Eğirdir Merkez Su Ürünleri Kooperatifi üyesi olarak 40 yıldır balıkçılık yapan Çetin Ünsal ise; Eğirdir Gölünün kendileri için bir velinimet olduğunu ve ailesinin nafakasını gölden kazandığını söyledi.
Balık ve kerevit avcılığının şans olduğuna değinen Ünsal; “Sepetler dolu çıkmaya başlayınca yüzler güler, boş çıkınca da moraller bozulur ve suratlar asık olur. Her şeye rağmen çok şükür, bu göl bugüne kadar bizi doyurdu, inşallah bundan sonra da doyurmaya devam eder” dedi.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —