21. yüzyıl öğrendiklerini yaşama uyarlayabilen bireyler istiyor

Eski Kültür Sineması’nda düzenlenen Öğretmenler Günü programında konuşan İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Ahmet Yıldırım, 21.yüzyılın problem çözebilen, eleştirel düşünebilen, muhakeme ve karar verme becerisine sahip, öğrendiklerini ezberden ziyade yaşama uyarlayabilen bireyler istediğini belirtti. Yıldırım, “Bu konuda bir öğretmenin başarılı olabilmesi için ne tek bir yöntem var ne de tek bir cevap var. Yöntemleri ve cevapları bulup daha da genişletmek görevi ise işte bu salonda yorulmak bilmeyen sanatkârların görevi” dedi.
 
 
Isparta’da 24 Kasım Öğretmenler Günü çeşitli etkinliklerle kutlandı. Kutlamalar kapsamında ilk olarak İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Ahmet Yıldırım, 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanı’nda Atatürk Anıtı’na çelenk koydu. Çelenk koyma törenine Düzenlenen törene Vali Yardımcısı Ömer Faruk Ateş, ve çok sayıda öğretmen katıldı. Tören çelenk sunumunun ardından saygı duruşu ve İstiklal Marşımızın okunmasıyla sona erdi.
24 Kasım Öğretmenler Günü resmi kutlamalarının adresi ise eski Kültür Sineması oldu. Burada öğretmenler güllerle karşılandı. Buradaki programa Vali Ömer Seymenoğlu, İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Ahmet Yıldırım ve öğretmenler katıldı.
ÖĞRETMENLİK ÖYLE BİR MESLEKTİR Kİ TANIMINI İCRACISI BELİRLER
Programın açış konuşmasını yapan İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Ahmet Yıldırım, “Öğretmenlik mesleği için onlarca tanım yapılabilir, biri bahçıvan der çiçek yetiştirir, biri mimar der toplumu inşa eder, biri ışık der yolları aydınlatır böyle sürer gider. Fakat öğretmenlik öyle bir meslektir ki tanımını icracısı belirler. Işık olmak, rehber olmak, bahçıvan olmak ya da maalesef öfke ve sitemle anılır, cevherimiz yüce Allah’ın yarattığı en değerli varlık olan insan bu yüzden hata payı şansımız yok, tekrar deneme şansımızda yok geri dönüşü imkansız. Tüm fiziksel ruhsal gücünüzü harcayacaksınız, tüm bilgi birikiminizi yüreğinizdeki tüm sevgiyi ortaya koyacaksınız, sanatınızı konuşturacak mücevherinizin en görkemlisini ortaya çıkacak ve geleceğe armağan olarak sunacaksınız. Ancak eserinizin ihtişamıyla tanımlanırsınız o zaman yani kısacası öğretmenlik mesleğinin tanımı siz neyseniz sizin adınız o ne mutlu ki burada bana karşımda duran birbirinden maharetli sanatçıların bana verdiği sinerji ve heyecanla konuşuyorum” dedi.
SAYIN BAKANIMIZIN İFADE ETTİĞİ GİBİ DÜNÜN BİLGİLERİYLE
YARININ MÜCEVHERLERİNİ DE YETİŞTİRMEK MÜMKÜN DEĞİL
Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Isparta’nın eğitim seviyesini emsallerinin üzerine çıkarmış yine de yorgunluğunu bir kenara bırakıp daha iyisi için yarın neler yapabilirim diye bakan bir ordunun temsilcileri var burada, öğretmen kimdir sorusunun cevabını arayan bir öğretmenin karşısında şöyle bir gerçek çıkar; önceden öğretmen öğrencisine yaşamı için gerek duyabileceği bilgileri sunarak onun hayatını daha kolay hale getirebilirdi, bugünün dünyasında artık yeterli değildir.  Orta yaşlardaki bir ev hanımının çamaşır makinesinin düğmesini çevirirken acaba bozar mıyım diye kaygı içerisindeyken, ilk okula giden bir çocuğumuz öğrencimiz çamaşır makinesine komut veren kodlar yazıyor artık.   Ne bilmemiz gerektiği hakkında hiçbir fikrimiz yok, biz bugün sınıfa girdiğimizde müfredatımızda olanları sunuyoruz öğrencilerimize. Ama 10 yıl sonra bunların ne kadarını kullanacaklar ya da nasıl bir dünya ile karşı karşıya kalacaklar biliyor muyuz maalesef hayır.  Bu noktada nasıl bir yol izlemeliyiz soru şekli belki de bu çamaşır makinesine dokunmaktan korkan teyze gibi teknolojiden ürken bir öğretmen gibi hayalimizdeki öğretmen modeli bu değil sayın bakanımızın ifade ettiği gibi dünün bilgileriyle yarının mücevherlerini de yetiştirmek mümkün değil.
BU KONUDA BİR ÖĞRETMENİN BAŞARILI OLABİLMESİ İÇİN
NE TEK BİR YÖNTEM VAR NE DE TEK BİR CEVAP VAR
21. yüzyıl problem çözebilen eleştirel düşünebilen muhakeme ve karar verme becerisine sahip öğrendiklerini ezberden ziyade yaşama uyarlayabilen bireyler istiyor artık. Bu konuda bir öğretmenin başarılı olabilmesi için ne tek bir yöntem var ne de tek bir cevap var yöntemleri ve cevapları bulup daha da genişletmek görevi ise işte bu salonda yorulmak bilmeyen sanatkarların görevi. Öğretmene mimar demek yanlış değil ama bence eksik gelecek inşa edecek öğretmen yeri geldiğinde maharetli bir sıva ustası yeri geldiğinde çatı ustasıdır. Zemin etüdü de öğretmenin sorumluluğundadır aslında manzaranın düzeneğiyle akademik becerileri yüklenmekle bitmez bizim işimiz süslenmemiş bilgi kazanç değil toplumun temellerine döşenmiş dinamittir ancak.  Yunus da demez mi ilim meclisine girdim eyledim kıldım talep, ilim ta gerilerde kaldı ille de hedef ille de hedef işte bu sorumluluğun bilinciyle bir milyon eğitim neferimiz var bizim.
HALEN İYİMSER BAKABİLİYORUZ GELECEĞE
Anadolu’nun her semtinde her köyüne dağılmış heybesinde ne varsa yorulmadan yüksünmeden dağıtan Necmettin, Aybüke, Ayşe ve nice nice isme bürünmüş vatan sevgisiyle doldurduğu mangal yüreği Tunceli, Şırnak semalarında atmaya devam ede. Şahadetlerinin yüceliğiyle hainlere ve emperyalist destekçilere tarihi ders veren başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk dünyada her türlü vahşetin karşısında durarak merhametin, barışıl, ilerleyici hedeflerini ilmek ilmek örmeye ant içer emeklisi olmaz öğretmenin emektarı olur deyip son nefesine kadar öğretmene devam eder. Bu sebeple hala iyimser bakabiliyoruz geleceğe. Dünya hala karanlık ve tehlikeli bir hal alsa da bir avuç iyi insan kurtaracak bizi biz buna inanıyoruz çünkü biz 5 yaşında okul öncesi öğretmeni için Allah’ım lütfen öğretmenimi çok sev mesajını velisi vasıtasıyla yazdıran saflıktaki bir mesleği icra ediyoruz. Bu yoğun duygular içinde öncelikle ilimizde görev yapan değerli meslektaşlarımın nezdinde tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü kutluyor; ülkemiz adına sadece bilgi birikimiyle değil canıyla da hizmet etmiş şehit öğretmenlerimize ve ebediyete intikal etmiş tüm emektar öğretmenlerimize Allah’tan rahmet diliyorum.”
Konuşmanın ardından aday öğretmenlerin yemin töreni geçekleştirildi. Daha sonra emekli olan öğretmenlere plaket takdim edildi. Program müzik dinletisi ile sona erdi.


Orjinal Habere Git