Eğirdir Belediye Başkanı Ömer Şengöl, Kuşak Projesi ile evsel ve kimyasal atıklardan korunması gündemde olan Eğirdir Gölü ve Kovada Gölü ile ilgili çok iddialı açıklamalarda bulundu. Hem Eğirdir'in hem de Kovada'nın çözüm yolu gösterilmeyen yasakçı uygulamalar nedeniyle ölümüne sebep olunduğunu belirten Şengöl, "DSİ devreden çıksın, 5 yıl gölün yetkisi bize verilsin. Eğer gölleri pırıl pırıl etmezsem, içerisinde balıklar birbirini kırmazsa ayağıma taş bağlayın gölün en derin yerine atın" dedi. Türkiye'de yasakçı uygulamaların varlığından yakınan Şengöl, Akdeniz Genel Yayın Yönetmeni Soner Toros'a şu açıklamalarda bulundu:
BÜYÜKTAAHHÜT
"Belediye Başkanı seçildiğim gün konuya vakıf oldum. Bir yere çıktığım zaman bilerek söyleyelim diye hepsini inceledim ve uygulamasını bir çok yerde gördüm. Ben iddia ediyorum. Bana 5 yıllık verin. DSİ devreden çıksın. 5 yıl sonra Kovada Gölü’nde pırıl pırıl su olmazsa, balıklar olmazsa, Eğirdir Gölü pırıl pırıl olmazsa, göl balıklar birbirini kırmazsa benim ayaklanma 20'şer kiloluk 2 taş bağlayın gölün en derin yerine atın. Bunu taahhüt ediyorum. Türkiye'de bu katı atık bedelini icat eden adam benim. Bu çöp parası denen şeyi icat eden benim. Kanunda açık var. Ama belediyeler oy kaygısıyla gündeme getirmiyordu. Bakanlık zorunlu yaptı, bütün belediyeler almaya başladı. Şimdi kanunda açık var. Bana verecekler. Özel İdare 1-2 köyde foseptik yaptı. TÜBİTAK raporu doğrultusunda Ne oldu? Yaptı, bitti. Doğal arıtmada kontrol var, işletme var. Köy muhtarları 'bizim arıtma yapılıyor' dediler, yapıldı. Daha bir kez kapağını açan yok. Önün bakımı var, işletilmesi var.
DURDUĞUMUZ YERDE KENDİMİZE ¡SARIYORUZ
Ben doğanın yaptıklarına güveniyorum. Doğal arıtma kanalizasyonu sahaya veriyorsun akarak gidiyor. Güneşten bir miktar temizleniyor, rüzgar oksijenliyor bir miktar temizliyor. Bitkiler var, onları ekiyorsun pis suyu akıtıyorsun, insanların, hayvanların hepsi organik atık. İstanbul'da geri döndürülebilir malzemelerle ilgili çevre fuan vardı, gittim. Biz durduğumuz yerde kendimize iş arıyoruz. Çevreyi abartıyoruz.
EĞİRDİR GÖLU'NÜNEKOLOJİSİNİ BOZAN DEVLETTİR
Göl, 4 milyon yaşında imiş. 4 milyon yıldır içinde yaşayanlar kendilerine bir düzen kurmuşlar. 1950'lerde gelinmiş 'biz bundan enerji üretelim' denmiş, enerji projesi yapılmış. Sonra Alman Yahudisi gelmiş 'bu göle levrek atalım' demiş. Sonra maçta elma galip gelmiş 'buraları sulayalım' denmiş. Bunları yapanların hepsi devlet. Eğirdir Gölü'nün ekolojisini bozan bu çok bilen devlet. Burada bir bardak suda fırtına yaratılıyor. Eğirdir Gölü'ndeki Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği ve Kıyı Kanunu Yönetmeliklerinin çoğu bu gölün ölümüne sebeptir. Hem sevelim, hem dövelim. Hem elma üretelim hem ineklere süt alalım vesaire vesaire. Bu 9 canlı mı? Bu da canlı. Eğirdir Gölü'ne bir görev vereceğiz.
Elma mı? O zaman 'çevre ile ilgili bedeli elmacılar yüklensin' diyeceğiz. Esas sıkıntı. Yasaklamışlar çözüm yok. 'Yasak' o kadar.
Bana göre bütün Türkiye bizi kıskanıyor. Sünni yasaklar getiriliyor. Buraya bir tuvalet yapamıyoruz. Yasak mış? iyi arkadaş çözümü söyle. 'Hem doğal park diyorsun, hem insanlar gelmesin' diyorsun. Çözümünü bulun."
Akdeniz