Kastamonu ile deplasmanda berabere kalıp takımı liderlikten ediyoruz, kendi sahamızda fark atmamız gereken takıma puan kaptırıyoruz. Artık karar verin ‘Biz İyi miyiz? Kötü Müyüz? Hangisiyiz?
2. Lig’de ilk yarı önceki gün yapılan maçlarla sona erdi. Beyaz Grupta mücadele eden Ispartaspor ilk yarıyı 18 puanla küme düşme potasının iki basamak üstünde ve 13. Sırada tamamladı.
YEŞİL – PEMBELİ TARAFTARLAR; “LİDERLE DE SON
SIRADAKİ TAKIMLA DA BERABERE KALIYORUZ BU NASIL İŞ?”
Ispartasporlu Taraftarlar, ilk yarıda takımın ortaya koyduğu futbol ve aldığı sonuçlardan memnun olmadıklarını dile getirerek, takımın bu durumuna bir anlam veremediklerini ifade ettiler. Konu ile ilgili olarak görüşlerini açıklayan Yeşil – Pembeli Taraftarlar; “Evet, sezona Fuat Buruk ile başlayıp kötü bir giriş yaptık ve ilk 5 maçta 3 mağlubiyet 2 beraberlik aldık. Daha sonra yönetim göreve Teknik Direktör Koray Palaz’ı getirdi. Koray Hocamız, sürekli takımı ‘mağlup olmama’ya odaklı olarak oynatıyor. Bu da takımın ilk yarıda ilginç sonuçlar olmasına neden oldu. Zira, küme düşme potasının oralarda bulunan takımın durumu gereği lider Kastamonuspor ile deplasmanda oynadığı maçtan farklı mağlup ayrılması beklenirken, takım golsüz beraberlikle ve bir puanla döndü. Aynı durum o haftalarda şampiyonluğa oynayan ve ikinci sırada bulunan Erzincanspor maçında da yaşandı ve takım yine güçlü rakibine mağlup olmayarak deplasmandan puanla döndü. Bunlara hepimiz sevindik. Ancak, takım kendisinin altında yani küme düşme potasındaki takımları hatta kendi sahamızda oynadığımız halde yenemedi ve sürekli puan kaybetti. Altımızdaki takımlarda sadece ve sadece Altay’ı yenebildik. Dolasıyla, mutlak surette galibiyetle ayrılmamız gereken bu maçlarda sürekli 2’şer puan kaybederek büyük bir yara aldık.
“BİZ İYİ MİYİZ? KÖTÜ MÜYÜZ? HANGİSİYİZ?”
Oysa, üstteki takımlara mağlup olup, altımızdaki takımları yenmiş olsaydık şimdi 18 değil, 28 puanımız olacaktı ve bu puan da bizi ikinci yarı için ligden düşmeme adına büyük bir oranda rahatlatacaktı. Ama şimdi durum çok kritik. Bir maç kazanıyoruz 3 sıra yükseliyoruz, bir maç kaybediyoruz 3 sıra düşüyoruz ve bir anda kendimizi küme düşme potasının orada buluyoruz. Bir maç daha kaybetsen küme düşme potası içinde olacağız. Biz taraftarlar olarak böyle kötü olumsuzluklar yaşamak ve böyle kötü rüyalar görmek istemiyoruz. Peki bu durumda biz Ispartaspor olarak iyi miyiz? Yoksa kötü müyüz? Biz hangisiyiz? Böylesine tehlikeli bölgeden uzaklaşmamız için en azından altımızdaki takımları mutlak surette yenmemiz ve ikinci yarıya rahat girmemiz gerekiyordu. Fakat, şimdi ikinci yarıya bir hayli sıkıntılı başlayacağız. Biz da takıma mutlak surette etkili bir golcü alamazsak durum daha da kritik olacak ve düşme tehlikesini çok yakından hissetmemize neden olacak.
“İKİNCİ YARIDA BU PUANLARA
ULAŞAMAZSAK LİG DÜŞERİZ”
Bilindiği gibi, ikinci ligde ortalama ligde kalma puanı 42 ila 45 puan arasındadır. Bu puanlar ilk yarıda ise 22 – 25 puan bandındadır. Biz ilk yarıyı 18 puanla tamamlayarak kümede kalma bandının altında tamamladık. İkinci yarı 42 veya 45 puan bandına ulaşmak için daha çok çalışmamız ve daha çok galip gelmemiz mecburi durumda görünüyor. Eğer bunu başaramazsak maalesef lig düşmemiz kaçınılmaz olacak. Bunun acı örneklerini geçtiğimiz sezonlarda yaşadık.
“MAĞLUBİYET SAYIMIZ GALİBİYET SAYIMIZDAN ÇOK”
Takımımız ilk yarıda 17 maçta sadece ve sadece 3 galibiyet alabildi. Aldığımız galibiyet, mağlubiyet sayımızın altında kaldı. Yani, mağlubiyet sayımız galibiyet sayımızdan daha yüksek. Bu ligde kalmamız adına gerçekten kötü bir veri. Bunun yanında 9 defa da berabere kalarak grubun en fazla berabere kalan takımı olduk. Evet, Teknik Direktörümüz takımı ‘mağlup olmama’ taktiği ile oynatıyor. Bu beldi şampiyonluğa oynayan takımlar karşısında geçerli olabilir ve iyi sayılabilir ama altımızdaki takımlara da aynı taktik olmaz ki. Onlar bizim bire bir rakiplerimiz olduğu için o takımları mutlak surette yenmeliyiz ki ligde kalabilelim. Aksi takdirde ligden düşeriz. Takım mağlup olmuyor ama galip de gelemiyor.
“KÜME DÜŞMEMEMİZ İÇİN…”
Dolayısıyla, takımımızı ikinci yarıda ilk yarıdan da zor bir süreç bekliyor. Olay sadece sahaya çıkıp iyi bir oyun oynamak yetmeyebiliyor. Hakemlerin kötü yönetimleri, saha şartları ve rakiplerin yaptığı transferlerle güçlenmiş olarak karşımıza çıkmaları gibi sonuçlarla da karşılaşacağımızı da göz önüne alarak ikinci yarıya hem başta golcü olmak üzere yeni transferler yaparak hem de iyi futbol oynayacak bir takım oluşturarak girmemiz gerekiyor” dediler.