Bu kalp seni unutur mu…

Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk, aramızdan ayrılışının 81’inci yıldönümünde saygıyla ve özlemle anıldı.
 
Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk, ebediyete intikalinin 81. yıl dönümü ile ilgili ilk tören dün saat 09.00’da 15 Temmuz Cumhuriyet ve Demokrasi Meydanında yapıldı.
GÖNDERDEKİ BAYRAKLAR
YARIYA İNDİRİLDİ
Buradaki törene; Vali Ömer Seymenoğlu, İYİ Parti Milletvekili Aylin Cesur, Garnizon Komutanı Garnizon Komutanı Tuğgeneral Tamer Atay, Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Akbulut, Vali Yardımcıları, askeri ve mülki erkan, siyasi parti il başkan ve temsilcileri, daire müdürleri, sivil toplum örgütü temsilcileri ile öğrenciler katıldı. Çelenklerin Atatürk Anıtına sunulmasının ardından saatler 09.05’i gösterdiğinde 2 dakikalık saygı duruşunda bulunuldu ve müteakiben İstiklal marşı söylendi. İstiklal marşının söylenmesi ile birlikte bayraklar yarıya indirildi ve Anıtın önündeki meşale yakıldı.  
İTO ŞEHİT MUSTAFA GÖZÜTOK
ORTAOKULU ÖZEL ANMA PROGRAMI
Cumhuriyet Meydanındaki törenin ardından anma programına saat 09.30’dan itibaren Kültür Sarayında devam edildi. Burada, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Şehit Mustafa Gözütok Ortaokulu tarafından hazırlanan özel anma programı icra edildi.
YILDIZ “ATATÜRK
SEÇKİN BİR FİKİR ADAMIYDI”
Saygı duruşu ve İstiklal Marşının söylenmesi ile başlayan programda ilk olarak kürsüye Anma programını hazırlayan İstanbul Ticaret Odası (İTO) Şehit Mustafa Gözütok Ortaokulu Müdürü Mehmet Yıldız geldi. Günün anlam ve önemi hakkında konuşan Müdür Yıldız; “Çok yönlü ve üstün kişilikli bir lider olan Mustafa Kemal Atatürk’ün aramızdan ayrılışının üzerinden tam 81 yıl geçti. Her fani gibi o da payına düşeni yaşadı. O kısacık hayatında bir ulusun kötü tarihini yenmesini sağladı. Ve dünya tarihinde benzeri görülmemiş izler bırakarak bu dünyadan göçtü. Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarihe iz bırakan bir komutan idi. Milletine sonsuz bir inanç ve güven besliyordu. İşgal donanmaları İstanbul’a demir attığında herkes umutsuzluğa kapılırken O, ‘geldikleri gibi gidecekler’ diyecektir.
“ATATÜRK, DÜŞMANLARINI BİLE
KENDİSİNE HAYRAN BIRAKAN BİR LİDERDİ”
Mondros Ateşkes Antlaşmasından sonra ortaya çıkan tehlikeli durumu ilk o görüp milletinin dikkatini çekti. Erzurum Kongresinde vatanın bölünmez bir bütün olduğunu tüm dünyaya ilan etti. Sakarya Savaşı sırasında söylediği ‘vatanın her karış toprağı vatandaş kanıyla sulanmadıkça, terk olunamaz’ sözü ve ayrıca ‘yurt toprağı sana her şey feda olsun, kutlu olan sensin, senin için fedaiyiz’ sözleri onun vatan sevgisini ve kararlılığını göstermektedir. Başkomutanlık Savaşının ardından ‘ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri’ emrini verirken de biliyordu ki, bu milleti üstün kılan ya istiklal ya ölüm parolasıyla yaşıyor olmasıdır. Gücünü milletten alan Gazi Mustafa Kemal ve silah arkadaşları bitti denilen bir milletten yeni Türkiye’yi inşa ettiler. Tarih boyunca birlikte aynı coğrafyada yer alsak da pek çok düşmanımız var. Düşmanlarımız bize öfkeli. Orta Asya’dan çıkıp bu tarafa geldik diye öfkeliler. Malazgirt’te Bizanslıları yendik diye, medeniyetleri sandıkları bu toprakları kendimize toprak ettik diye öfkeliler. Balkanlara gidip Viyana’ya vardık diye öfkeli. Keçi çobanlığını bırakıp ilmi en hakiki mürşit bildik diye öfkeliler. Diktikleri kefeni Sakarya’da, Dumlupınar’da yırttık diye öfkeliler.
“O, BİZE CUMHURİYETİ EMANET ETTİ,
SONSUZA KADAR YAŞATMAK BİZİM GÖREVİMİZ”
Bu kez tamam derken emperyalizm emelleri Akdeniz’e döktük diye öfkeliler. Bu bin yıllık bu öfke dinecek gibi değil. Karşıdan geldiklerinde kaybedeceklerini bilenler arkadan dolanmayı kaç kez denedi ve daha kaç kez deneyecekler. Fırsatlarını bulduklarında mezhebimizi, meşrebimize, doğumuzu batımıza, sağımızı solumuza kışkırtacaklar. Onlar birimiz değil hepimiz yok olduğunda huzur bulacaklar. Bu yüzden bir olmalıyız, birlik olmalıyız, diri olmalıyız. Birbirimizi farklılıklarımızla severek, ay yıldızlı bayrak gibi bir ağaç gibi tek vücut, bir orman gibi kardeş olmalıyız. Atatürk’ün bize emanet ettiği bu ülkeye, onun ilke ve inkılaplarına sahip çıkmalıyız” dedi.
BAŞ; “ATATÜRK,
DÜNYA LİDERİYDİ”
Törende daha sonra kürsüye Türk Silahlı Kuvvetleri adına Piyade Üsteğmen Şevket Gürkan Baş geldi. Üsteğmen Baş da konuşmasında; “Askeri yönü liderliği ve kişisel özelliklerini anlattı. Atatürk, 20. yüzyılın dünyaca kabul etmiş dehası, seçkin kişiliği, zaferlerinin köklü inkılap ve reformlarıyla sadece Türk Milleti için değil, tüm insanlık tarihi için yol gösterici olmuş ve olacaktır. Ebedi Başkomutanın adı muhabere alanlarının muzaffer ve yenilmez komutanı sıfatıyla özleşmiştir.
“O’NUN HAYATI
BAŞARILARLA DOLUDUR”
Milletini hüsrana uğratmayan, milletine verdiği sözü her zaman yerine getiren ileri görüşlü bir önder olarak kendisini tüm dünyaya kanıtlamıştır. Dünya tarihi askerlik ve devlet adamlığı niteliklerini kişiliğinde bütünleştiren pek az örnek insanın varlığından söz eder. İşte Atatürk bu müstesna insanlardan birisidir. Bütün görevlerinde birinci önceliğini birlikleri eğitimine ve disiplinine, savaşçı bir ruh kazanmalarına vermiş, katıldığı muhaberelerde hiçbir zaman yenilgi yüzü görmemiş ve hatta yaptığı yeniliklerle katkıda bulunmuştur” dedi.
ÖĞRENCİLERDEN ‘ATATÜRK
ORATORYOSU’
Kutlama programında daha sonra İstanbul Ticaret Odası (İTO) Şehit Mustafa Gözütok Ortaokulu öğrencilerince Atatürk’ün sevdiği şarkılar seslendirildi ve Atatürk’ün hayatını anlatan ‘Atatürk Oratoryosu’ sunuldu.
 


Orjinal Habere Git