Tarih: 26.08.2016 08:09
Çalıştay’dan Nükleer Enerji’ye destek çıktı
Ontario Üniversitesi Teknoloji Enstitüsü (UOIT) Öğretim Üyesi ve aynı zamanda Yıldız Teknik Üniversitesi Misafir Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Dinçer’in katılımlarıyla gerçekleştirilen çalıştayda, farklı enerji üretim teknolojilerindeki son yeniliklerin ele alındığı sunumlar yapıldı.
Çalıştay programında yer alan “Sürdürülebilir ve Yenilikçi Enerji Teknolojileri: Opsiyonlar ve Beklentiler” başlıklı panel oturumlarında ise ülkemizin enerji darboğazı ve alternatif yol haritaları tartışıldı.
SONUÇ RAPORU
Doç. Dr. Murat Öztürk ve Yrd. Doç. Dr. Murat Kaleli’nin hazırladığı Sonuç Raporu’na yakın plan yapıyoruz:
''1860 yılında Sanayi Devrimi başladığı zaman dünyada kişi başı ortalama gelir yaklaşık olarak 20-25 dolar civarındaydı. Günümüzde ise bu ortalama gelir 13,500 dolardır. Hayat standardında ki bu büyük artış 150 yıl içinde sağlanmıştır. Esasen bu hızlı artışı biz fosil yakıtlara yani kömür, petrol ve doğalgaza borçluyuz. Fakat her iyi ilaçta olduğu gibi fosil yakıtlarında yan tesirleri vardır. Bunlar küresel ısınma, iklim değişikliği, ozon tabakasının delinmesi, asit yağmurları, hava kirlenmesi, oksijen azalması, denizlerin kirlenmesi ve diğer benzeri zararlı tesirlerdir. Çevresel kirlilikten Türkiye’nin hissesine düşen zarar ise yaklaşık 65 milyar dolardır. Diğer taraftan fosil yakıt kaynakları hızla tüketilmektedir. Fosil yakıtları 1860’larda kullanmaya başladık, en kullanışlı fosil yakıtları, yani akar fosil yakıtların (petrol ve doğalgazın) çoğu 2060 yılına kadar tükenmiş olacaktır.
Şimdi dikkatimizi Türkiye’ye çevirelim. Bugün ülkemizde kişi başına gelir 13,500 dolar civarındadır. Endüstriyel memleketlerde bu ortalama 36,000 dolar seviyesindedir ve aradaki fark gittikçe büyümektedir. Bunun sebebi ise endüstriyel memleketlerin katma değeri yüksek ürünler üretip ihraç etmesi ve Türkiye gibi kalkınmakta olan ülkelerin katma değeri az ürünler satmasıdır. İleri memleketlerin yüksek hayat düzeyini yakalayabilmesi için Türkiye’nin katma değeri yüksek ürünler üretip satması gerekir. Bu konuda ileri teknoloji enerji üretim, depolama ve taşınım teknolojileri büyük bir fırsat arz etmektedir. Üniversitelerimiz de, araştırma merkezlerimiz ve laboratuvarlarımızda ve enerji ile ilgili endüstrilerde ileri teknoloji enerji üretimi, depolanması ve dağıtımı konularında Ar-Ge çalışmaları artırılmalı, ürünler ve sistemler geliştirilerek ticari hüviyet kazandırılmalıdır. Bu süreçte Türkiye ileri teknolojiler konusunda katma değeri yüksek cihazlar, sistemler ve araçlar üretecek ve bunların bir kısmını ve kazanılan bilgileri yurtdışına satacaktır. İleri teknoloji enerji üretim sistemlerine geçiş ayrıca Türkiye’de büyük bir istihdam oluşturacak, kömür, petrol ve doğalgaz ithaline son verilecek, dış ticaret dengesi lehimize değişecek ve ekonomik kalkınmamıza büyük bir ivme kazandıracaktır. Neticede Türkiye çağdaş uygarlığı yakalayacaktır.
Bizim yegâne gayemiz düzgün olmak, düzgün insanlarla birlikte çok çalışmaktır. Kendi insanımızla, kendi imkânlarımızla yerli ve milli ileri teknolojileri hep beraber keşfedelim. Faaliyetlerimize katılan başta Prof. Dr. İbrahim DİNÇER Bey olmak üzere tüm bilim insanlarımıza, mesai arkadaşlarımıza, öğrencilerimize “Enerji ve Kaynaklara alternatif bakışlar” isimli çalıştayın düzenleme komitesi adına başarılı bir çalıştay diler, sevgi, saygı ve takdirlerimi sunarım. Prof. Dr. Nuri Özek''
ÇALIŞTAYIN AMAÇI VE KAPSAMI
Başta ülkesine ve vatanına faydalı bilinçli, dünya dinamiklerini ve değişimlerini okuyabilen öğrenci profili yetiştirmek için ve öğrencilerimizin ufkunu açabilmek için böyle bir program düzenlenmiştir.
Günümüzde, ülkelerin gelişmişliğinin kıyaslanmasında, sanayideki üretim kapasitelerinin artması ve yeni teknolojilerin güncel hayata geçirilme hızı en önemli parametrelerden biri olarak görüldüğü bilincini;
Tüm bu gelişmeler, beraberinde yüksek enerji ihtiyaçlarını da gerektirdiği bilincini;
Gelişmiş ve Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin her geçen gün enerji talebinin artması sınırlı olan kaynakların hızla tükenmesine neden olduğu bilincini;
Yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen enerjinin birim maliyetinin düşürülmesi ve daha sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulması üzerine yapılacak çalışmalara odaklanılması gerektiği bilincini paylaşmak için böyle bir çalıştay düzenlenmiştir.
Çalıştayın sabahki ilk bölümünde University of Ontario Institute of Technology (UOIT) öğretim üyesi Prof. Dr. İbrahim DİNÇER, Teknik Eğitim Fakültesi Dekanı Ali Kemal YAKUT, Teknoloji Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Reşat SELBAŞ konuşmalarını yapmışlardır. Öğleden sonraki bölümde ise iki oturum gerçekleştirilmiş ve konuşmacılar Prof. Dr. Adnan ÇALIK, Doç. Dr. Murat ÖZTÜRK, Yrd. Doç. Dr. Murat KALELİ yenilikçi teknolojileri farklı konu başlıkları altında ele alınmıştır. Konuşmacılar;
Akıllı Enerji Çözümleri
Türkiye’nin Enerji Kaynakları ve Potansiyeli
Güneş Enerjisi Destekli Hidrojen Üretiminin İncelenmesi
Bor Teknolojileri ve Uygulamaları
SDÜ Hidrojen Teknolojileri Araştırma ve Uygulama Merkezi’nde Yapılan Çalışmalar
Yeni Nesil Güneş Gözeleri konulu tebliğler sundular. Konuşmalarda yenilikçi teknolojiler, enerji teknolojileri ve uygulamaları hakkında bilgiler verilmiş, Teknoloji Fakültelerinde verilen konferansların ve çalıştayların faydalarına değinilerek devamının olması gerekliliği vurgulanmıştır.
ÇALIŞTAY PANELİ
Çalıştayın son etkinliği olarak Prof. Dr. Nuri ÖZEK’in başkanlığında “Sürdürülebilir ve Yenilikçi Enerji Teknolojileri: Opsiyonlar ve Beklentiler” konusunda panel düzenlenmiştir.
Türkiye için Sürdürülebilir ve yenilikçi enerji teknolojileri konusunda durum nedir?
Beklentiler hangi boyutta? Ve neler yapılmalı? Hangi seçenekler ortaya çıkmalı?
Hayata geçmesi gereken 3 önemli enerji seçeneği neler olabilir ve nasıl bir politika içermelidir?
Yukarıda sorular etrafında yapılan konuşmalarda ise aşağıda verilen çıktılar elde edilmiştir.
Türkiye’nin enerji alanında Ar-Ge ve yenilik ekseninde durum analizi için gerekli olan temel dinamikleri;
Üniversitelerimizde ve sanayimizde girişimciliğin enerji alanında teşvik edilmesi ve yerli teknolojilerin üretilmesi,
Ar-Ge ve Yenilik Faaliyetlerinin Artırılarak Bilginin üretilmesi,
Üretilen yenilikçi bilginin yayılması ve faydalı son ürün çıktısına dönüştürülmesi mutlaka teşvik edilmeli,
Ar-Ge ve yenilik politikalarının ve mutlaka stratejik yol haritaları yakın, orta ve uzun vade de oluşturulmalı,
Yenilikçi teknoloji alanında insan kaynaklarının geliştirilmesi ve harekete geçirilmesinin önemli olduğu vurgulanmıştır.
Ar-Ge ve yenilik sisteminin basamakları olarak düşünülen bu dinamiklerin enerji alanında etkinleştirilmesi, geliştirilmesi gereken ihtiyaç ve ürün çıktısı odaklı alana dönüşmesine olanak sağlayacaktır. Sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda aşağıda verilen seçeneklerin ortaya çıkmasının faydalı olabileceği bildirilmiştir;
Ülkemiz linyitlerinden daha temiz, verimli enerji üretmenin ve entegre sistemlerde kullanılabilirliği
Alternatif enerji kaynaklarından (Hidrolik, Rüzgâr, Güneş, biyokütle, jeotermal) enerji üretilmesi; bunun için gerekli üretim sistemlerinin geliştirilmesi,
Alternatif enerji seçeneklerinden hidrojeni sürdürülebilir kaynaklardan üretilmesi, hidrojen depolama ve güç dönüşüm teknolojilerinin geliştirilmesi,
Güç üretim tesislerinde, ulaşım araçlarında ve elektronik cihazlarda kullanılacak yakıt pilleri ve alternatif yakıtlara uygun araç teknolojilerinin geliştirilmesi;
Enerjinin depolanması teknolojilerinin geliştirilmesi,
Nükleer enerji üretiminde yetkinleşmek.
Yaşam Kalitesinin Yükseltilmesi Hedefi Doğrultusunda hayata geçmesi gereken üç önemli enerji seçeneği;
Alternatif enerji sistemlerinden rüzgar türbini ve güneş tarlası entegre santrallerinin geliştirilmesi; dönüşüm verimliliği yüksek ve ticari olarak rekabet edebilir yerli ve verimli fotovoltaik güneş hücrelerinin geliştirilmesi ve ticarileştirilmesi önemlidir.
Enerji taşıyıcısı olan hidrojen, geleceğin enerji sistemlerinde ve ulaşım araçlarında yakıt pilleri ile birlikte doğrudan kullanılmasıyla elektrik enerjisi üretimine kadar farklı rollere sahip olacaktır. Hidrojen enerjisi kullanımının çevreye zararlı salımların azaltılmasına katkısının yanı sıra, bilinen fosil yakıt sistemlerinden alternatif enerji sistemlerine geçişte de önemli roller üstleneceği beklenmektedir.
Artan çevresel kaygılar ile birlikte, zararlı gazların emisyonlarının azaltılması hedefi doğrultusunda temiz bir enerji kaynağı olan nükleer enerji alanındaki çalışmalar, önümüzdeki 20 yıllık dönemde yenilikçi ve yapısı itibariyle kendinden güvenli reaktör (nesil IV) tasarımlarının olgunlaşarak uygulamaya geçmesi beklenmektedir. Ülkemizin nükleer enerji alanında yeni teknolojilerinin geliştirilmesi çalışmalarında kendine bir yer bulması doğru bir yaklaşım olacaktır. Bunun içinde mutlaka doğru yol haritaları oluşturulmalıdır.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —