Bugün, 22 Kasım 2024 Cuma

DÜNYA EVİMİZ BİZE EMANETTİR

DÜNYA EVİMİZ BİZE EMANETTİR

ISPARTA 4.10.2019 07:08:00 0
DÜNYA
EVİMİZ BİZE 
EMANETTİR
Diyanet 4 Ekim Cuma Türkiye Geneli Cuma Hutbesi yayınlandı Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 4 Ekim Cuma günü Türkiye genelindeki camilerde okunacak Cuma Hutbesi yayımlandı. Müslümanlar için sünnet kabul edilen Cuma hutbesinin konusu her hafta Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından belirlenmektedir. 4 Ekim Cuma günü Türkiye Geneli camilerde okunacak hutbenin konusu bu hafta 'Dünya evimiz bize emanettir' olarak belirlenmiştir.
 
Cuma hutbesi her hafta Cuma namazından bir gün önce Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yayınlanır. Yayınlanan Cuma hutbelerinin ülkedeki tüm camilerde okutulması istenir. Her hafta farklı konuları ele alan Cuma hutbelerinde dinimize göre bilinmesi gereken konulardan bahsedilir. Hutbenin amacı dine uygun yaşam ve davranışları Müslüman alemine doğru bir şekilde anlatmak ve onları bu konu hakkında bilgi sahibi yapmaktır. Bu amaç doğrultusunda her hafta dinen zararlı ve yasak olan şeylerin anlatıldığı gibi dinen yapılmasının faziletli ve sevap olduğu davranış ve tutumlardan da hutbelerde bahsedilir. Bu konular çevresinde yazılı metinleri bulunan Cuma hutbeleri insanları bilgilendirmek için onlara öğüt verir. Cuma hutbesi Müslümanlar için sünnettir. Hz. Muhammed Cuma hutbesine tüm Müslümanların katılmasını ve bu fazilette mahrum kalmamalarını istemiştir. Tüm camilerde Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından okutulması istenilen hutbeler Cuma namazından önce okunur ve her hafta günlük yaşamdaki durumlara ışık tutmayı ve Müslümanları dinen bilinçlendirmeye çalışır. Bu şekilde belirlenen konular her hafta farklılık gösterir.
 
4 Ekim Cuma 2019 tarihi itibariyle yayınlanan Cuma hutbesinin konusu ise ‘’DÜNYA EVİMİZ BİZE EMANETTİR’' olmuştur. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından belirlenen konu ile ilgili metin Başkanlık tarafından yayımlandı. 4 Ekim Cuma 2019 tarihinde Cuma namazında okunacak olan DÜNYA EVİMİZ BİZE EMANETTİR adlı konu ile ilgili yayımlanan Cuma hutbesi şu şekilde;   وَسَخَّرَ لَكُمْ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَمَا فِي الْاَرْضِ جَم۪يعاً مِنْهُۜ اِنَّ ف۪ي ذٰلِكَ لَاٰيَاتٍ لِقَوْمٍ يَتَفَكَّرُونَ :وَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّي اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ إِنْ قَامَتْ عَلَى أَحَدِكُمْ الْقِيَامَةُ وَفِي يَدِهِ فَسِيلَةٌ فَلْيَغْرِسْهَا  
 
DÜNYA EVİMİZ BİZE EMANETTİR
 
Muhterem Müslümanlar!
İbretle baktığımızda görürüz ki, küçük bir karıncadan, yörüngesinde akıp giden devasa gezegenlere kadar etrafımızdaki bütün varlıklar Cenâb-ı Hakk’ın eseridir. Rabbimiz, eşsiz gücü ve benzersiz sanatıyla kâinatta bin bir çeşit canlı yaratmıştır. Bunların her biri nimettir ve her nimet emanettir. Hutbeme başlarken okuduğum ayet-i kerimede, bu gerçek şöyle ifade edilmektedir: “Allah, göklerdeki ve yerdeki her şeyi kendi katından bir nimet olarak sizin hizmetinize vermiştir. Elbette bunda düşünen bir toplum için deliller vardır.”[1]
 
Kıymetli Müminler!
Varlığa değer biçen Allah’tır. Cenâb-ı Hak, mahlûkatı anlamsız ve boş yere yaratmamış; “Biz yeri, göğü ve arasındakileri oyun olsun diye yaratmadık.”[2] buyurmuştur. Kâinat, her zerresi ayrı bir anlam taşıyan, dengeli ve muhteşem bir bütündür. Hayat bulduğumuz bu dünyada her bir varlığın ayrı bir gayesi ve değeri vardır.
 
Değerli Müslümanlar!
Allah, kendi zatından uzak ve bağımsız bir evren var etmemiştir. Bütün varlıklar Allah’ı anlatır; O'nun mülküdür. Varlık âleminin kontrolü O’na aittir. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulmaktadır: “Göklerde ve yerde bulunanlar, her şeyi ondan talep eder. O, her an yaratma halindedir. O halde, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?”[3] Şu halde, çevremize karşı olan sorumluluğumuz, Rabbimizin eserine ve mülküne olan saygımızın gereğidir. Allah’ın koyduğu kanunlara aykırı davranarak tabiata zarar vermek ise, Cenâb-ı Hakk’a karşı sorumluluğumuzu ihmal etmek demektir.
 
Aziz Müminler!
Bizler, bir dağa bile muhabbet nazarıyla bakan, “Uhud bizi sever, biz de onu severiz”[4] buyuran bir Peygamberin ümmetiyiz. “Birinizin elinde bir fidan varken kıyamet kopuyor olsa bile derhâl onu diksin!”[5] buyuran Sevgili Peygamberimizi rehber ediniriz. Bütün hayvanların haklarını gözetmeleri hususunda ashabını sürekli uyaran Peygamberimizi önek alırız.
 
Kıymetli Müslümanlar!
Bir taraftan tonlarca ekmeğin çöpe atıldığı diğer taraftan açlık sebebiyle birçok insanın hayatını kaybettiği acı bir çağı yaşıyoruz. Ne yazıktır ki günümüzde dünyevî hırslarının esiri olan insanoğlu, çevresiyle dostça, adil ve insaflı bir ilişki kuramadı. Bütün canlılara nefes kaynağı olan ormanları yaktı, kanımızı doyurduğumuz toprakları çölleştirdi, suya kandığımız nehirleri kirletti. Medeniyetimizde bir ekmek kırıntısının dahi yere atılması hoş karşılanmazken tonlarca gıdanın çöpe atılmasına daha ne kadar rıza göstereceğiz? Geri dönüşüm imkânı olan atıkları, umursamaz bir tavırla çöp tenekelerine daha ne kadar hapsedeceğiz? Oysa çevremize sevgi ve şefkatle davrandığımız ölçüde bizler de huzur ve sağlık içinde yaşayacağız. Aksi halde zarar görecek olan sadece tabiat değil, bizatihi bizler olacağız. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de insanoğlu şöyle uyarılır: “İnsanların kendi elleriyle yapıp ettikleri yüzünden karada ve denizde düzen bozuldu; böylece Allah, hata ve yanlışlarından vazgeçsinler diye işlediklerinin bir kısmını onlara tattırıyor.”[6]
 
Muhterem Müminler!
Bizler, engin bir merhamet sahibi olan Allah’ın yeryüzündeki halifeleriyiz. Halife olmak, sorumluluğun adıdır; yeryüzünün efendisi değil koruyucusu olmaktır. Halife olmak, yeryüzünü Allah’ın rızasına uygun bir şekilde kullanmaktır. İfsat etmemek, zarar vermemektir. O halde, yaratan ve yöneten Rabbimizin bizlere emaneti olan çevremize karşı duyarlı olalım. Gün gelip emanetin sahibi olan Rabbimize hesap vereceğimizi aklımızdan çıkarmayalım. Yeryüzünün sadece insanların değil bütün canlıların hayat alanı olduğunu bilerek yaşayalım.

Anahtar Kelimeler: bizeemanettir d?nyaevimiz
Cuma 10.5 ° / 7.7 °
Cumartesi 11.2 ° / -0.4 °
Pazar -0.3 ° / -5.2 °