Dünyadaki üretim artışı gül yağı fiyatını düşürdü
Gülbirlik Genel Müdürü Hasan Çelik, 2018 yılı gül çiçeği kilogram fiyatının 9,20 TL olarak tespit edildiğini belirterek, ödemelerin önümüzdeki hafta başlayacağını söyledi. Döviz kurundaki artış nedeniyle gül yağı fiyatında da bir artış beklentisi olduğuna değinen Çelik, dünyada gül konkreti üretiminin fazlalaşması nedeniyle fiyatların düştüğünü vurguladı.
Gülbirlik Genel Müdürü Hasan Çelik, dün düzenlediği basın toplantısıyla gül üreticisinin beklediği fiyat miktarını açıkladı. Çelik, 2017 yılında 8,70 TL olan gül çiçeği kilogram fiyatının 2018 yılı için 9,20 TL olarak belirlendiğini dile getirdi. Çelik, Türkiye ve diğer ülkelerde artan gül üretiminin gülyağı fiyatlarını etkilediğini söyledi.
REKOLTE 9-9 BİN 500 TON
Küresel ısınmasın gül sezonunu da etkilediğine değinen Gülbirlik Genel Müdürü Hasan Çelik, “Gülbirlik olarak 2018 yılı gül çiçeği kampanyasını 26 Nisan 2018 tarihinde başlatıp, 17 Haziran 2018 tarihinde sonlandırdık. Böylece 55 gün süreyle gül çiçeği alımını gerçekleştirdik. Elde ettiğimiz bilgilere göre bölgemizde 2018 yılı gül çiçeği rekoltesinin yaklaşık 9 bin ton ile 9 bin 500 ton civarında olduğunu tahmin ediyoruz. Bu miktarlara çeşitli faktörlerden dolayı zayii olan yaklaşık %25-30’ luk kayıp dahil değildir” dedi.
ÜRETİM ARTIŞLARI DÜNYADA GÜLYAĞI VE GÜL KONKRETİ
FİYATLARININ DÜŞMESİNİ HIZLANDIRMIŞTIR
Zaman zaman gündeme getirdikleri sıkıntı ve problemlerin sektörde yavaş yavaş kendisin göstermeye başladığının altını çizen Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: Türkiye ve Bulgaristan başta olmak üzere diğer ülkelerdeki üretim artışları dünyada gülyağı ve gül konkreti fiyatlarının düşmesini hızlandırmıştır. Nihayet 2018 yılında bunu hep birlikte gördük.Biz Gülbirlik olarak 2018 yılı kampanyası içerisinde üretimini yapmış olduğumuz gülyağı ve gül konkretinin pazarlama çalışmalarına sezon sonundan itibaren başladık ve satış sözleşmelerini yaparak ön görülen tarihlerde yüklemelerimizi yaptık ve yapıyoruz.
FİYAT İÇİN DİKKATLİ ÇALIŞMA YAPTIK
Sektörümüzdeki bu zorlu süreç ve ülkemizin karşı karşıya kaldığı ekonomik yaptırımlar ve kur savaşlarına rağmen 2018 yılı için üretici ortaklarımızın emeklerinin korunması ve en iyi fiyatı verebilmek için Birliğimizin imkanları dahilinde çok dikkatli bir çalışma yaptık. Maliyet fiyatlarının artmış olmasına ve ihracat fiyatlarının geçen yıllara göre ve sektörün beklentilerinin çok altında olmasına rağmen ortaklarımızın memnuniyetini sağlamak adına Yönetim Kurulumuz konuyu etraflıca değerlendirmiştir.
9,20 TL OLARAK TESPİT EDİLDİ
Yapılan bu değerlendirme sonucunda gerek Birliğimizin ve gerekse Rosense A. Ş’nin ortak katılım ve destekleri ile 2018 yılı gül çiçeği kilogram fiyatı 9,20 –TL olarak tespit edilmiştir. Gül çiçeği bedeli ödemelerine önümüzdeki hafta başlanacak olup, hafta sonuna kadar bitirilmesi planlanmaktadır.”
DİKİM ALANLARININ ARTMASINA KARŞI DEĞİLİZ
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Gülbirlik Genel Müdürü Hasan Çelik, dikim alanlarıyla ilgili yaptıkları açıklamaların yanlış anlaşıldığını ifade ederek, “Geçmiş dönemlerde gül çiçeğinin yıllık 9 bin tonların üzerine çıktığı zaman sıkıntının yaşandığını gördük. Aşırı üretimden dolayı sektörün yaşadığı sıkıntıyı 3 kez yaşadım. Her zaman Allah dördüncüsünü göstermesin demiştim. Basında da buna dikkat çektim. Ama maalesef bazı çevrelerce belki yanlış anlaşıldık, belki anlaşılmakta zorlandık. Fakat tüm uyarılarımıza rağmen dikim alanları arttı. Dikim alanlarının artmasına karşı değiliz. Alternatif kullanım alanları olduğu sürece dikim ve üretimde sorun yok. Ama pazarlama sorununuz var ise o zaman elinizdeki kıymeti çok iyi değerlendiremiyorsunuz. Bundan sonraki süreçte geçmiş yıllarda yaşandığımız sıkıntıları galiba yaşayacak gibi görüyoruz. Ama alternatif pazarlama yöntemleri bulunduğu takdirde bunun üzerinden gelineceğini düşünüyorum. Biz üretici ortaklarımızı bu süreçte koruma ve kollama gayretini elimizden geldiği kadar göstereceğiz” diye konuştu.
ÜRETİM 5 BİN KİLOGRAMIN ÜZERİNE ÇIKTI
Döviz kurunun artması nedeniyle gül yağı fiyatında da artış beklendiği yönündeki bir soruyu yanıtlayan Çelik, “Dışarıdan bakıldığı zaman döviz kuru arttı dolayısıyla gülyağının kilogram fiyatının da artması gerekir gibi düşünülüyor. Ama dünya o kadar da büyük değil. Artık herkes birbirinin attığı adımı takip edebiliyor. Geçmiş yıllarda gerek rakip gördüğümüz Bulgaristan ve üretim yapan Azerbaycan ve İran gibi ülkelerde üretimin artması doğal olarak arz talep dengesini bozdu. Ülkemizde de üretim arttı. 3-3 bin 500 kilogram gülyağı kullanırken üretim 5 bin kilogramın üzerine çıktı. Bundan dolayı fiyatların düşüşte olduğunu biliyorduk. Kur silahının da devreye girmesiyle birlikte gülyağı kullanıcı firmalar gülyağı fiyatlarının kendileri açısından döviz karşılığı yüksek olduğunu tahmin ettikleri için fiyatları aşağıya çekmeye gayret ettiler. Bize karşı silah, koz olarak da ‘zaten Türkiye’de yeteri kadar stok var. Bulgaristan’da haddinden fazla var. Siz vermezsiniz oradan alırız, onlar vermezde başka yerden alırız’ dediler. O yüzden beklentilerin gerçekleşmesi mümkün olmadı. Temmuz ve Ağustos ayının başında gülyağının fiyatında önemli düşüşler oldu. Biz o fiyatlara yakalanmadan epeyi bir pazarlama faaliyeti gerçekleştirmiştik. Bu kriz böyle sürer mi? Yaşayıp hep birlikte göreceğiz” dedi.