Isparta’da 15 Temmuz Ruhu

Isparta’da 15 Temmuz Ruhu

Isparta’da 15 Temmuz Ruhu

Isparta’da 15 Temmuz darbe girişiminin 6. Yıldönümü etkinliklerinde binlerce vatandaş bir araya geldi. 
15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri kapsamında "Türkiye Aşkına" temasıyla düzenlenen anma etkinliklerinin akşam bölümü Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayip Erdoğan’ın İstanbul Saraçhane meydanında yaptığı konuşmanın 15 Temmuz Cumhuriyet ve Demokrasi meydanına kurulan dev ekrandan alanı dolduranlar tarafından izlenmesiyle devam etti.
 Ardından Isparta Belediyesi önünden başlayan kortej düzenlendi. Korteje Vali Aydın Baruş, Garnizon Komutanı Albay Mustafa Kahraman, Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, kamu kurum ve kuruluş müdürleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. Korteje katılanlar Mimar Sinan Caddesi’ni takiben  15 Temmuz Cumhuriyet ve Demokrasi Meydanı’na kadar ellerinde Türk bayrakları ile yürüdüler.
KUR’ANI KERİM OKUNDU
DUA EDİLDİ….
Kortej sonrası 15 Temmuz Cumhuriyet ve Demokrasi Meydanı’nda Isparta Belediyesi Mehteran Takımı tarafından mehteran gösterisi geçekleştirildi.
Etkinlikler Kur’an-ı Kerim tilaveti sunulması ve İl Müftüsü Bayram Şahin tarafından dua edilmesiyle devam etti.
VALİ BARUŞ; “ISPARTA MEYDANINDAKİ BU GÖRÜNTÜ VEFAKÂRLIĞIN, BİRLİK VE BERABERLİĞİMİZE
OLAN İNANCIN AÇIK BİR İFADESİDİR”
Törende bir konuşma yapan Vali Baruş, “Saygıdeğer Ispartalılar, Kalbi daima Vatan Sevgisiyle, Milletiyle Birlikte Çarpan Kardeşlerim, 15 Temmuz 2016’da, Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığına, Milletimizin özgür iradesine kasteden hain darbe girişimine karşı Milletimizin büyük bir destan yazarak kazandığı Milli İrade ve Demokrasi Zaferinin 6’ıncı yıldönümünü idrak ediyoruz.  Demokrasi ve Milli Birlik Günümüz kutlu olsun. Türk Milletinin tarihinde dönüm noktası oluşturan bu zaferin yıldönümünde şehadetleriyle geleceğimizi aydınlık kılan Aziz Şehitlerimizi bir kez daha tazimle yâd ediyor, Şanlı Gazilerimize minnetlerimizi sunuyorum.  Ispartalıların, bu akşam burada gösterdiği kardeşlik birlik ve beraberlik manzarası bizi Millet kılan değerlerimize olan sadakatin, şehitlerimizin emanetine olan vefakârlığın, birlik ve beraberliğimize olan inancın açık bir ifadesidir.  15 Temmuz’da canlarını vatan ve millet için pervasızca feda eden Şehitlerimizin hatırasını yâd eden Sizlere teşekkür ediyor, tüm katılımcıları en derin hürmet ve muhabbetlerimle selamlıyorum. Sevgili Kardeşlerim, Bundan tam altı yıl önce, sıcak bir Temmuz akşamında, yine bugünkü gibi Camilerde omuz omuza kıldığımız Cuma Namazının ruhumuza verdiği huzuru ve Milletçe bir olmanın mutluluğunu yaşarken, bu beraberlik ruhuna kurşun sıkan bir suikastla karşılaştık. Bu kumpasın hedefi Türkiye idi. Ülkemizin güçlenmesini, dünya arenasında adaletin ve hakikatin sesi olmasını hazmedemeyen kötü niyetli odaklar Türkiye’ye diz çöktürmek istediler. Türk Milletinin büyük bir teveccühü ve tercihi ile işbaşına gelmiş Sayın Cumhurbaşkanımızı hedef alarak milli iradeyi, Türkiye Büyük Millet Meclisini bombalayarak demokrasimizi ortadan kaldırmak istediler. Devletin stratejik kurumlarını; MİT’i, Polisimizi, TRT’yi, TÜRKSAT’ı hedef alarak güvenliğimizi yok etmek istediler. Demokrasiyi, Milli İradeyi çiğnetmemek için meydanlara akan insanlarımızı kurşun yağmuruna tutarak, tanklarla, helikopterlerle, uçaklarla acımasızca saldırarak inancımızı, direncimizi ortadan kaldırmak istediler. Ülkemize, demokrasimize, şerefimize kast eden darbeci hainlere karşı Milletimiz, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN’ın çağrısına uyarak, ölüme meydan okuyarak tarihin altın sayfalarında yer alacak destansı bir mücadele verdi. Bu millet, yüce yaradılışlı ve hamiyet sahibi bir millet olduğunu dünyaya bir kez daha gösterdi ve dedi ki; “Zillet Altında Yaşamaktansa Mezar Toprağı bize daha iyi gelir”  Genciyle, yaşlısıyla, kadınıyla, erkeğiyle, polisiyle, jandarmasıyla, askeriyle verilen bu destansı mücadelede 251 kardeşimiz şehadet makamına, 2000’in üzerinde kardeşimiz gazilik mertebesine ulaştı. Canımızdan canlar yitirdik. O kahramanlardan her birinin hikâyesi bu direnişteki azmin, sebatın ve fedakârlığın simgesi oldu.  Onların verdiği cansiperane mücadele,  vatan ve millet aşkının ne anlama geldiği konusunda evlatlarımıza anlatacağımız ilham kaynağı oldu. Ankara’da Özel Kuvvetler Komutanlığı’na girmeye çalışan darbeci hain Semih TERZİ’yi Komutanı Zekai AKSAKALLI’dan aldığı emir ile alnından vurarak öldürdükten sonra, otuz kurşunla şehit edilen Kıdemli Başçavuş Ömer HALİSDEMİR, Boğaziçi Köprüsü’nde darbeci askerleri ikna etmeye çalışırken melunların kurşunlarına hedef olarak şehadete erişen Erol OLÇOK, Kurşunlanan babasına yardım etmeye çalışırken zırh delici mermiyle vahşice katledilen 17 yaşında, hayatının baharında Abdullah Tayyip OLÇOK, Ankara Gölbaşı’nda TÜRKSAT girişinde darbecileri engellemeye çalışırken hainler tarafından makineli silahlarla taranarak şehit olan Ahmet ÖZSOY, Kazan’da, Türk Havacılık ve Uzay Sanayi önünde darbecilere “biz buraya şehit olmaya geldik” diye seslenirken Rahmana kavuşan Muhtar Ali ANAR, Beştepe’ye gittiğinde kendisini arayan babasına telefonda; “Baba, bugün devletim, bayrağım için bir şeyler yapmazsam ne zaman yapacağım, Hakkını helal et” diye onunla vedalaştıktan sonra hain kurşunlarla şehit edilen Aydın ÇOPUR, O gece dışarı çıkarken helallik istediği eşinin; “Sana bir şey olursa biz sensiz ne yaparız” sorusuna, “Vatan olmazsa biz de olmayız” cevabını vererek Genelkurmay Başkanlığı önünde hava saldırısında ölümsüzlüğe kavuşan Beytullah YEŞİLAY,  Gölbaşı’nda Özel Harekat Daire Başkanlığı’na düzenlenen  bombalı saldırıda hayatının baharında, 23 yaşında, Cennet’in kokusunu soluyarak şehitliğe yürüyen Cennet YİĞİT, Bayrampaşa Emniyet Müdürlüğü önünde FETÖ’cü hainlere direnirken hayatının baharında, 15 yaşında, şehadet mertebesine erişen Halil İbrahim YILDIRIM, İstanbul Büyükşehir Belediyesi önünde darbecilere hitaben; “Burası Çanakkale” diye haykırarak vücudunu siper ederken hain kurşunlara hedef olan İlhan VARANK, İstanbul’da 66. Zırhlı Tugay Komutanlığı’nda darbeci hainleri teslim almaya çalışırken kurşunlarla şehit edilen Kurmay Albay Sait ERTÜRK,  Ankara Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığı’nda uçaklardan atılan bombalarla nişanlısı Polis Memuru Halit GÜLSER ile birlikte omuz omuza şehadete koşan Polis Memuru Seher YAŞAR, Memleketimizin dört bir köşesinden vatan sevdalısı nice kahramanlar….Onlar, şehit kanlarıyla sulanmış bu Aziz Vatanın bağımsız kalması, Milletimizin bu topraklar üzerinde izzet ve şerefle yaşaması için canlarını Hakka teslim ettiler. Binlerce gazimiz, bu ülkeye ve insanına zara gelmesin diye vücutlarını siper ettiler. Onlar Ay Yıldızlı Albayrak uğruna, Türkiye Aşkına kendilerini feda ettiler. Allah şehadet makamına ulaşan kardeşlerimize rahmet eylesin, mekânlarını Cennet, makamlarını Ᾱli eylesin. Kıymetli Kardeşlerim, Türk Milleti, binlerce yıllık tarihi boyunca, kendisini esaret altına almak isteyen şer güçler ve onların işbirlikçilerinin kurduğu her türlü desiseye karşı verdiği varoluş mücadelesinde her daim muvaffakiyetle ve alnının yüz akıyla çıkmış büyük bir millettir.  Aziz Milletimiz, her zaman, vatanına ve mukaddes değerlerine kast eden düşmanlarla cansiperane bir anlayışla mücadele etmiş, iman ve cesareti sayesinde her türlü imkânsızlığın üstesinden gelmeyi başarmıştır. Yıllardır bölücü terör örgütü vasıtasıyla, fitne ateşini yakarak milletimizin birlik ve beraberliğini zafiyete uğratmak etmek isteyen güçlere ve onun piyonlarına karşı, polisimizin, jandarmamızın, askerimizin ve milletimizin verdiği kahramanca mücadele, bu şer amaçlara ulaşılmasına mani olmuştur. Türkiye Cumhuriyetinin müreffeh bir seviyeye yükselmesini, kendi bölgesinde büyük bir güç haline gelmesini, uluslararası platformda hak ve adaletin gür sesi olmasını hazmedemeyen şer odakları,  Yıllarca kol kanat gerdikleri terör örgütlerinin saldırılarıyla Türkiye’ye baş eğdiremeyeceğini anlayınca, FETÖ terör örgütünün, aklını ve ruhunu kendilerine teslim etmiş elemanlarını kullanarak Milletimizi arkadan hançerleyerek şer emellerine boyun eğdirmek istediler. 15 Temmuz 2016’da Türkiye, bağımsızlığını yok ederek milli iradeyi zorbalıkla vesayet altına almak isteyen alçak bir darbe girişimi ile karşılaştı.  Milletimizin, düşman güçlere karşı ülkesini savunması ve bölücü terörle mücadele etmesi için ellerine teslim ettiği silahları,  İhanetin ruhlarına verdiği eşsiz canilikle kendi insanına doğrultmaktan çekinmeyen hainlerin gerçekleştirdiği bu melun saldırı, cesaretini ve yiğitliğini ecdadından miras alan Aziz Milletimizin eşsiz direnişi ile bertaraf edildi. 15 Temmuz darbe girişiminin hedefi Bağımsız Türkiye Cumhuriyetiydi. Milletimizin hür iradesi ve demokrasimizdi.  Şehitlerimizin kanları ve canları uğrunda mücadele ederek bölünmez yurt kıldığı vatanımızı, terör örgütleri ve yabancı güçlerle pazarlık yaparak bölmek istediler. Türk Milletinin büyük bir teveccühüyle seçilen Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Türkiye Büyük Millet Meclisinin şahsında milli iradeyi ve demokrasiyi yok etmek, kendi melun amaçlarına ram olacak, kulluğu esas alan zorba bir yönetim kurmak istediler. Türkiye Cumhuriyeti Devletini yabancı güçlerin vesayeti altında, uydu bir devlet yapmak istediler. Kısacası, Aziz Türk Milletini kendi emellerine boyun eğen büyük bir zillete mahkûm etmek istediler.  Milletimizi korkutarak, sindirerek amaçlarına ulaşmayı planlamış olan bu işgal güçleri, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN’ın çağrısına uyarak meydanlara akın eden alicenap Milletimizin çelik iradesi ve vatanperver askerlerimizin, polisimizin eşsiz direnişi karşısında zillet içerisinde yenilgiye uğradı. Hayallerinde kurdukları karanlık bir dünyaya ulaşmak için yabancı güçlere kul olma onursuzluğunu marifet bilen, onların şer emelleriyle kendi menfaatlerini tevhit eden FETÖ terör örgütü ve onun sahipleri,  Karşılarında; tanklara, helikopterlere, uçaklara, mermilere göğsünü siper ederek ölüme meydan okuyan büyük bir millet buldular. Aziz Milletimiz,  iradesini vesayet altına alma hezeyanıyla vatanına saldıran melunlara ve onu himaye eden güçlere karşı gerçekleştirdiği eşsiz kıyamıyla hamiyetinin yüceliğini bir kez daha gösterdi.  Çanakkale’de olduğu gibi, “Türkiye Geçilmez” nidasını tüm dünyaya haykırdı. Muhterem Ispartalılar, 15 Temmuz’da, hayatlarını bu Millete siper ederek Demokrasi Destanı’nı yazan Aziz Şehitlerimize olan borcumuzu asla ödeyemeyiz. Şehitlerimize ve gazilerimize minnet ve vefa borcumuz vardır. Bu borcu ifa etmek için üzerimize düşen vazifeler olduğunu asla unutmayacağız. 15 Temmuz Diriliş Ruhunu Benliğimizde ve Kalbimizde Daima Yaşatacağız. Ülkemizi, Milletimiz ve birbirimizi, hiçbir menfaat gözetmeksizin,  pazarlıksız ve içten seveceğiz. Vatan, Millet, Bayrak, Din, Ezan, Namus, İzzet ve Şerefimiz tehlikeye düştüğünde hiç çekinmeden canımızı vermeye hazır olacağız. Zillet altında yaşamaktansa şerefli bir ölümü tercih edeceğiz. Türkiye’nin ve Türk Milletinin yücelmesi için çok çalışacağız. Ceddimizin ve şehitlerimizin emanetinin değerini çok iyi bileceğiz. Ülkesini ve milletini kendi nefsinden çok seven, Türkiye’nin gücüne ve geleceğine inanan, Milletimizin bekasını sağlayan mukaddes değerleri kalbinin en ücra köşesinde hisseden, sahip olduğu bu değerleri hiç korkmadan her ortamda cesaretle haykırabilen,  Mukaddes değerler uğrunda mücadele gerektiğinde ve “Kim var! Denildiğinde, sağına ve soluna bakmadan, ben varım!” diyebilme şuuruna sahip nesiller yetiştireceğiz. Cennet Vatan Uğruna, Cumhuriyet Uğruna, İstiklal Uğruna, Bayrak Uğruna, Ay Yıldız Uğruna, Milli İrade Uğruna, Millet Uğruna, Milli İrade Uğruna, Bağımsızlık Uğruna, Demokrasi Uğruna, Ezanlar Uğruna, Destanlar Uğruna, Değerlerimiz Uğruna, İstikbal Uğruna, Gençlerimiz Uğruna, Zafer Uğruna, 2023 Uğruna, Bereket Uğruna, Kısacası Biricik Sevdamız Türkiye Aşkına Sahip Çıkacağız. 15 Temmuz’da şehit ve gazi olan kardeşlerimizin emanetine sahip çıktığını, 15 Temmuz ve demokrasi nöbetlerinde olduğu gibi bu gece de gösteren, buradaki tüm vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum. Cenab-ı Hak bu millete, 15 Temmuz gibi ihanetleri bir daha yaşatmasın, FETÖ ve diğer terör örgütlerinin şerrinden bizleri emin eylesin, Yüce Mevla ülkemize ve milletimize tuzak kurmaya kalkanlara fırsat vermesin, Rabbimiz bizleri kardeşçe yaşama şuuruna sahip olanlardan eylesin, Yüce Yaradan kalplerimizi şehadet ve gaza ruhundan mahrum bırakmasın, Hak Teâla bu Aziz Milleti kıyamete kadar baki kılsın. 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü vesilesiyle, o karanlık geceyi şehadet nurlarıyla aydınlık hale getiren Aziz Şehitlerimize Yüce Allah (cc)’tan sonsuz rahmet diliyor, Şanlı Gazilerimizi şükran ve minnetle anıyorum. Şehitlerimizin ve Gazilerimizin Saygıdeğer Ailelerine en derin hürmetlerimi sunuyorum” şeklinde konuştu.
DERECEYE GİRENLERE
ÖDÜLLERİ VERİLDİ
Protokol konuşmalarının ardından törende İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü  tarafından düzenlenen 15 Temmuz konulu şiir, kompozisyon  yarışmalarında dereceye girenlere ödülleri protokol üyeleri tarafından verildi.
ŞANLI TÜRK BAYRAĞI
VALİ BARUŞ’ATESLİM EDİLDİ
Program kapsamında Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından organize edilen sancak koşusunun ardından şanlı Türk Bayrağı 15 Temmuz Cumhuriyet ve Demokrasi Meydanı’na kadar taşınarak burada Vali Baruş’a teslim edildi.
Program Türk halk müziği sanatçısı Başkal tarafından verilen konserle son bulurken alanda kamu kurum ve kuruluşları ile sivil toplum kuruluşları  birer saatlik süre ile demokrasi nöbetine başladılar. 
SELALAR GÖKYÜZÜNDE YANKILANDI
Saatler 00:13’ü gösterdiğinde ise Isparta’daki tüm camilerden sela okundu.
Demokrasi nöbeti sabah ezanının hemen öncesinde okunan sela ile sona erdi.
DEMOKRASİ
NÖBETİ BAŞLADI
Isparta 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanındaki törenin ardından sabaha kadar süren demokrasi nöbeti başlatıldı.
İŞTE 15 TEMMUZ ZAFER TÖRENLERİNDEN GÖRÜNTÜLER;









 

Anahtar Kelimeler: ruhu temmuz ıspartada