2017’den itibaren binalara Enerji Kimlik Belgesi zorunluluğu getirileceğini hatırlatan SDÜ Enerji Verimliliği Topluluğu Danışmanı Yrd. Doç. Dr. Melik Ziya Yakut, yeni yapıların buna göre tasarlanması gerektiğine işaret etti.
SDÜ Enerji Verimliliği Topluluğu Danışmanı ve Teknoloji Fakültesi Mekatronik Mühendisliği Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Melik Ziya Yakut, K32’de katıldığı Birebir Programı’nda önemli açıklamalarda bulundu. Enerji tasarrufunun önemine değinen Yrd. Doç. Dr. Yakut, 2017’den itibaren binalarda enerji kimlik belgesi zorunluluğu olacağını hatırlattı. Artık yeni binaların enerji verimliliğine göre tasarlanması gerektiğine işaret eden Yakut, bu konuda Isparta’nın geri kaldığını ileri sürdü.
BİNALARIMIZ ESKİ YÖNTEMLERLE YAPILIYOR
2017’den itibaren Enerji Bakanlığı’nın binalar için enerji kimlik belgesi zorunluluğu getireceğini belirten Yrd. Doç. Dr. Melik Ziya Yakut, şunları söyledi: “Burada mühendis arkadaşlara çok önemli görevler düşüyor. Tek tek tüm binalarımıza bir etiket, bir belge vereceğiz. Aynı beyaz eşyaların verimliliğini gösteren belge gibi binalarımızın da bir belgesi olacak. Ama binalarımız şuanda verimlilik üzerine kurgulanırken klasik yöntemlerin dışında bir bakış açısına sahip değil. Öncelikle güney cepheye otursun durumu var. Bu tabi önemli bir hadise ama sadece yeterli bir konu değil. Burada geri dönüşüm kısmından tutun, güneşlenmenin başka türlü değerlendirilebileceği konular dikkate çok alınmıyor. 1-2 tane temel, klasik, eskiden beri taşıdığımız parametreli bakış açılarımızla kısıtlı. Biz bu konuda bilinçlenerek artmasını, değişmesini istiyoruz.
ISPARTA’DA HALEN ESKİ YÖNTEMLERDEN İBARET BİNALAR VAR
Örneğin çatılarımızın fotovoltaik sistemlere uygun halde tasarlanması gerekiyor. Çöp sistemlerimizin artık taşınırken ve değerlendirilirken bunların hesaba katılarak toplanabildiği bir bina yapısının oluşması gerekiyor. Araçlarımızın ona göre modellenmesi gerekiyor. Artık elektrikli araçlara bile bir tasarım gerecek. Binalar 5-10 yıllık planlamayla yapılacak bir şey değil. Bir bina yapıldığı zaman uzun yıllar orada yaşayacak. İleride enerjide bir dönüşüm tsunamisi yaşayacağız. Bu yaşayacağımız tsunamiye maalesef hazır değiliz. En çok inşaat sektörü olan bir şehirdeyiz. Ama üzülerek bakıyorum halen klasik, eski yöntemlerden ibaret binalar var. Biraz yalıtımla mevcut binalarımızda mesafe kat ettik. yeni yapılanlarda da 1-2 değişiklik var. Ama tam anlamıyla yenilikçi bir vizyonla yapılmış, çevreci ürünlerin kullanıldığı, ısı veriminin yüksek olduğu bina tasarımı gündeme gelemiyor. Bunu vatandaş da zorlayacak. İnşaat sektöründe çalışan arkadaşlarımız da ürünlerini bu şekilde daha iyi satabilecekler. Bu yüzden enerji kimlik belgesini önemsiyoruz.”
ÜMİT EDİYORUM YENİ BİR YAŞAM MODELİNE UYGUN BİR ISPARTA’NIN ŞİMDİDEN ADIMLARI ATILIR
Güneş kolektörlerinde bölgemizin hatırı sayılır bir noktada olduğuna değinen Yrd. Doç. Dr. Melik Ziya Yakut, “Güneş kolektörünü kullanarak su ısıtma konusunda dünyada ilk 3 ülkeden birisiyiz. Isparta, Antalya, Burdur bölgesi bunun zirvesini oluşturuyor. Bu bilinci temiz enerji konusunda oluşturabilirsek muhteşem olacak. Kendi enerjisini kendi üretecek firmalara teşvik verilebilir. Ama bir binayı değil mahalleleri, şehirleri bu şekilde tasarlamak gerekiyor. Şehir bölge planlamadan başlayarak, mahallere tek tek inmemiz gerekecek. Ümit ediyorum yeni bir yaşam modeline uygun bir Isparta’nın şimdiden adımları atılır” diye konuştu.
ISPARTA’MIZIN ENERJİ TASARRUFU SAĞLAMAK ADINA BİR BİLİNCİ OLUŞTU
Öte yandan temiz enerji konusunda Isparta’nın ulusal ve küresel ölçekte çok şanslı bir il olduğunun altını çizen Yrd. Doç. Dr. Yakut, sözlerini şöyle sürdürdü: “Isparta’mız iyi bir güneşlenme potansiyeline sahip, bir çok bölgemiz de rüzgar potansiyeline sahip. Bugün Isparta’mızda hem rüzgar hem de güneş santralleri var. Doğalgazla ilgili bir santral kurulma durumu var. Bir tane var. Daha da büyüğü gelecek inşallah yakın zamanda. Bu anlamda yenilebilir ve alternatif enerji kaynakları açısında bölgemiz gayet müsait bir bölge. Aynı şekilde Isparta’mızın enerji tasarrufu sağlamak adına bir bilinci oluştu. Özellikle doğalgaza geçişten sonra insanlar evlerinde nasıl bir katkı sağlayarak enerjiyi tasarruflu kullanabilirizi öne çıkarmaya çalışıyoruz. Bize nasıl daha fazla tasarruflu bir konfor koşulunu evimizde sağlayabiliriz diye sorular geliyor.
28 TANE ENERJİ SANTRALİMİZ VAR
Şuanda Isparta’mızda 28 tane üretim yapan enerji santralimiz var. Bunların 11’i lisanslı, 17 tanesi lisanssız üretim yapan tesisler. Isparta’mız su kaynakları açısından da şanslı bir ilimiz. Yüzde 60’ı yakını hidroelektrik üzerine çalışan santrallerle kurulu durumda. yüzde 20’lik payda da rüzgarla üretim yapıyoruz. Güneşte de durum yüzde 10 civarlarında ve bu artarak devam edecek. Bir taraftan da fosil yakıtlardan uzaklaşan bir politikamız var. İlimizde doğalgazı yayılır bir hale getirdik. İlçelerimizde yakın zamanda doğalgazı göreceğiz” şeklinde konuştu.