Tarih: 13.03.2017 18:53

İşte duruşmada bugün yaşananlar

Facebook Twitter Linked-in

Isparta'da FETÖ-PDY soruşturması kapsamında haklarında dava açılan ve aralarında eski Isparta Valisi Memduh Oğuz, eski Süleyman Demirel Üniversitesi Rektörü Hasan İbicioğlu, bazı eski rektör yardımcılarının da bulunduğu 48'i tutuklu 130 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Isparta Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşma sanık sayısının fazlalığı nedeniyle adliye konferans salonunda yapıldı. Akşehir Cezaevinde bulunan tutuklu eski Isparta Valisi Memduh Oğuz, duruşmaya SEGBİS aracılığıyla katıldı. Mahkeme heyeti bugünkü duruşmada dinlenmeyen müşteki ve tanıkları dinledi.

Isparta'da yurt işletmeciliği yaptığını belirten Şükran Kaya, SDÜ'de stant açmak için kendisinden para istendiğini belirterek, "Biz de verdik. Ama mağdur edildik. Şikayetçiyim" dedi. O dönemde yurt müdürlüğü yaptığını kaydeden Dudu Eryılmaz da , "Dönemin SDÜ Yapı İşleri Daire Başkanı Zümriye Irlayıcı'nın kendilerine hesap numarası vererek, organizasyonlarda stand açmak için parayı bu hesaba yatırmaları istediğini  çünkü o parayı yatırmadıkları takdirde stand açamadıklarını belirterek, "Parayı yatırmaya mecburduk" ifadesinde bulundu

'O PLATFORMUN ASIL KURUCUSU DEMİRHAN'DIR'

Isparta'da bir internet haber sitesinin sahibi olan Mehmet Güngör de tanık olarak dinlendi. Güngör, davanın tutuklu sanığı Hasan İbicioğlu'nun rektör seçilmesinde rol oynayan Bilimsel Düşünce Topluluğu Platformu'nun asıl kurucusunu davada tutuklu  sanığı örgütün Isparta bölge imam olduğu iddia edilen  Osman Demirhan'ın olduğunu bu kurulun Fetullah Gülen cemaatinin  beyni olduğunu, platformun kuruluşu amacının İbicioğlu'nu rektör seçtirmek olduğunu söyledi.  Bunları göreve geldikten sonra kadrolaşma ve Gülen cemaatine nasıl para aktarırız hesabına girdiklerini söyleyen Güngör, 2008'den beri SDÜ Araştırma ve Uygulama Hastanesi'ne alınan personellerden himmet parası toplandığını da iddia etti.

‘BURADA YARGILANANLAR SATRANÇTAKİ PİYONLAR’

İbicioğlu döneminde, Gülen cemaatinin, Genel Sekreter olan Aziz  Bayrak'ın tasfiye edilmesi ve kendi adamlarını genel sekreterlik görevine getirmekle meşgul olduklarını ifade eden Güngör, "Bunun için öncelikle Bayrak'ın şube müdürlerini görevden uzaklaştırdılar. Aziz Bayrak cemaatin üniversitede yayılmasına izin vermeyince görevden alındı. Etrafındakiler de dağıtıldı" dedi. Burada yargılananların satranç oyunundaki piyonlar olduğunu burada yargılanması gereken kimselerin dışarıda bulundukların iddia eden Güngör, "İbicioğlu döneminde öğretim elamanı alım komisyonlarında FETÖ'cü olmayan öğretim elemanı sınav yapamazdı" ifadesinde bulundu.    

MAHKEMEYE GELDİ TUTUKLANDI

Mahkeme heyeti daha sonra bylcok kullandıkları gerekçesiyle  yakalama kararı çıkarılan davanın tutuksuz sanıkları Menderes Coşkun ve Yusuf Demir'e bylock kullanıp kullanmadıklarını sordu.  Menderes Coşkun, söz konusu telefonunu kendisine değil oğluna ait olduğunu belirterek, bu telefonu oğlunun Mekke'den aldığını belirterek "Cihaz benim değil. Kullanılan programı bilmiyorum" dedi.  Yusuf Demir ise böyle bir program kullanmadığını belirterek ilk defa bu gelişmeyi mahkemede duyduğunu söyledi. Sanıklar, haklarındaki yakalama emrinin kaldırılmasını talep etti. Savcılık makamı,  Menderes Coşkun hakkındaki yakalama kararının şimdilik kaldırılmasına Yusuf Demir'in ise tutuklanmasını istedi.  Mahkeme heyeti de, Coşkun hakkındaki yakalama emrinin kaldırılmasına sanık Yusuf Demir'in ise tutuklanmasına karar verdi.  Böylece davada tutuklu sanık sayısı 49'a yükseldi.

GİZLİ TANIĞIN İFADELERİ OKUNDU

Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde ise, davanın ‘Dağhan’ kod adlı gizli tanığının ifadelerine yer verildi. Mahkeme Başkanı Mustafa Yazıcı tarafından okunan ifadede gizli tanık; 2006’da bir arkadaşının aracılığıyla dini hassasiyetlerini gözeterek örgütün toplantılarına katıldığını söyledi. Toplantıya daha sonra hoca diye hitap edilen Osman Demirhan'ın geldiğini Demirhan'ın toplantıya gelenlere işlerini ve neler yaptıklarını sorduğunu belirten gizli tanık,  Demirhan'ın örgüt elebaşısı Fetullah Gülen'in Zaman gazetesine daha fazla ağırlık verilmesini söylediğini anlattığını katılanlardan himmet işinin ve miktarının arttırılmasını istediğini söyledi.   Demirhan'ın verilecek himmetlerin dini yardımlardan öte dünyadaki diğer ihtiyaç sahiplerine gideceğini anlattığını kaydeden gizli tanık, “Osman Demirhan,  himmet paralarıyla yetişecek çocukların sadece Türkiye'de değil, dünyada da çok önemli yerlere geleceğini,  o dönemki siyaset,  banka gibi yerlerdeki kişilerin kendi gruplarından olduğunu ve olmaya devam ettiğini, bu şekilde himmetlerin artarak devam etmesi gerektiğini, 10 sene kadar sonra buralarda bulunanların, kendilerinin okullarındaki kişilerden oluşacağını anlattı” ifadesinde bulundu. Demirhan'ın toplantıya yeni gelenlere  örgütün yurt dışına düzenlediği gezilere katılması gerektiğini söylediğini  anlatan gizli tanık, Osman  Demirhan’ın,  Isparta'da ki iş adamlarından oluşan çeşitli kuruluşlarda,  siyasi kurumlarda ve başka kurumlarda  da kendilerinden olan kişiler bulunduğundan bu kişilerle  sürekli irtibat halinde olunması gerektiğini anlattığını söyledi.  Gizli tanık “Osman Hoca kendilerine bir müjde vereceğini söyledi. Fetullah Gülen tarafından ödüllendirildiklerini söyledi ve cebinden bir kağıt çıkardı.  Fetullah Gülen'in Isparta'nın çalışmalarından dolayı başta Osman Hoca olmak üzere  bütün mütevelli heyetindeki kişilere teşekkürlerini yazdığını okudu " dedi.  Isparta'nın Kazakistan’dan sorumlu şehir olduğunu o toplantılarda öğrendiğini belirten gizli tanık, toplantıların birinde de Kazakistan için toplantıya katılanlardan 20 bin dolar istendiğini de ifade etti.
kaynak: posta32




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —