Kadın okumalı, sosyalleşmeli ve siyasete girmeli

Kanal32’de ekranlara gelen Basın Kulübü’ne konuk olan TOBB Kadın Girişimciler İcra Kurulu Üyesi Dişhekimi Nilgün Çökelek idi. Örnek bir kadın girişimci olan Nilgün Çökelek, kadın girişimciliğin önündeki engellerden çözüm önerilerinden bahsetti.
Gazeteciler Mehmet Erçakır ve Soner Toros’un hazırlayıp sunduğu Basın Kulübü, bu hafta kadın girişimciliği ekranlara taşıdı. İş hayatında kadının yeri, önündeki engeller ve yapılması gerekenlerin konuşulduğu program canlı yayın bağlantılarıyla da renklendi.
Girişimciliğin kendisi için yeni bir kavram olmadığına dikkati çeken Diş hekimi Nilgün Çökelek, ilkokul sıralarındayken ilk deneyimini simit satarak yaşadığını ifade etti. Çökelek, “Ben çok küçük yaşlarda başladım. İlkokuldayken bir kooperatifimiz vardı. Biz simit satıp bu kooperatiften kar payı alırdık. Tenefüs aralarında simit satardık. Kooperatife üyesiniz ve yatırım yapıyorsunuz. Toplanan paralardan kar payı alıyordunuz. İlk girişimcilik hikayem buydu. Sosyalleşmeye çok küçük yaşlarda başlamamız gerek. Kadının zincirlerini kırmamız gerek. Kadın okumalı, sosyalleşmeli ve kadın siyasete girmeli” diye konuştu.
KADIN HER YERDE OLMALI
Kadınların her şeyden önce sosyal bir baskıya maruz kaldıklarını vurgulayan Nilgün Çökelek, kadınların zeki varlıklar olduğunu ve iş hayatının her pozisyonunda yer alması gerektiğine işaret etti.  Çöekelek şöyle konuştu: “Kadınlar zeki ve komplike düşünen yaratıklar. Aynı anda telefonda konuşup akşam ne pişireceğini düşüp aynı zamanda ütü yapabilir. Ama yetiştirilme tarzı olarak sen sus konuşma diye bastırılmış bir kadın modeli var. Ne yaparsanız yapın bir noktaya kadar geliyorsunuz bir kadın olarak daha yukarı çıkmayı engelleyen görünmeyen bir mekanizma var. STK’da Isparta’daki örgütlenmelerde, Meclis’te ne kadar kadın var? Nüfusumuza baktığınızda da çok azız. Böylece erkekler bizim adımıza düşünmek zorunda kalıyor. Bence temsiliyetimizi öncelikle arttırmamız lazım. Sadece yerelde değil ülkede de böyle bir engel var. Kadın mutlaka her yerde olmalı” dedi.
KADINLAR DİZİLERE BAĞIMLI YAŞIYOR
Kadınların okumuş bile olsalar eve ve televizyona bağımlı bir hayat sürdüklerinden şikayet eden Diş hekimi Nilgün Çökelek, kadınların desteklenmesi gerektiğini belirtti. Çökelek şöyle dedi: “Kadının evde dizilere bağlanması, sabah programlarına başlayıp hayattan kopmuş kadınlarla bir yere varma şansımız yok. Beynimizi kullanmanız gerek. Belli bir şeye odaklanmamış insanlar bunu çocuklarına da yansıtıyor. Kendi mutsuzluğunu çocuğa da aktarıyor. Filmlerde kadın girişimcileri destekleyebiliriz. O dizilerin içine bunu sokmamız lazım. Kadınlar kendilerini o kadar düşürüyorlar ki ben evlendirme programlarını izleyemiyorum bile. Kadınlar için çok güzel şeyler yapıldı ancak daha fazla olmalı. Biraz daha kadınlara destek anlamında fazlası olabilir. Kadınsanız daha çok sizi destekleyecek kefile ihtiyacınız var. Yine de çok yeterli olduğunu düşünmüyorum.  Seçimlerde kadınlar toparlanır görüntüye girer. Listeler açıklanır kadınlar yoktur. Sadece siyasette değil STK’larda da oy toplarken vardır başkan olmak istediği zaman yoktur. Bu bana çok adil gelmiyor. Kadını insan olarak görmek gerek. Cinsiyet olarak bakarsak hiçbir yere varamayız.  Kadın erkek olarak bir arada yapılabilecek birçok şey var. Erkeklerin yoğun olarak yaptığı bir işi 20 yıldır bileğimin gücüyle yapmaya çalışıyorum. Bazı şeyler artık değişmeli.”
12 AY AÇAN GÜL YAPILMALI
Isparta’da ziyaretçileri beton güllerin karşıladığını söyleyen Nilgün Çökelek, hayalindeki Isparta’da 12 ay açabilen güller olduğunu ve şehrin bu şekilde anılması gerektiğini söyledi. Çökelek, “Isparta’ya geldiğimizde beton güller yerine gerçek güllerle karşılaşalım.  Gül Isparta demek. Kozmetik anlamda bir sürü şey yapılıyor. Gül ile anılan bir şehrin de daha çok güle ihtiyacı var. Neden olmasın? Yapılabilir” dedi.


Orjinal Habere Git