Kıdem tazminatları Türk İş'in namusudur

Türk İş İl Temsilcisi Sadık Kaya, "Kıdem tazminatı bizim kırmızı çizgimizdir. 30 gündür. Eğer bu düşürülürse genel greve gideriz. Kıdem tazminatı bizim namusumuzudur. Fedakarlık etmeyiz. Geri adım atmayız" dedi.

Mustafa Kahraman'la Çizgi Ötesi programının bu haftaki konukları Türk-İş İl Temsilcisi Sadık Kaya, Yol İş Sendikası Antalya 2 Nolu Şube Başkanı Adnan Kocabaş ve Tes-İş Şube Başkanı Osman Korkmaz oldu. Programda, asgari ücret , işsizlik, kıdem tazminatı konuları masaya yatırıldı.

ASGARİ ÜCRET YETERLİ DEĞİL
Türk-İş İl Temsilcisi Sadık Kaya, 1300 TL olan asgari ücretin yeterli olmadığını söyledi. Kaya, "Asgari ücret belirlenirken anayasada yer alan geçim şartlarının dikkate alınmasını yani işçinin ailesiyle günün ekonomik koşullarına göre insanca yaşamasını mümkün kılan tutarın esas olmasını istiyoruz. İşçinin ve ailesini harcama kalıplarını esas alınmasını ve TÜİK verilerinin kullanılmasını istiyoruz. Asgari ücret belirlenirken en düşük devlet memuru maaşına göre düzenlenmeli. Asgari ücret pazarlık konusu olmamalı. Bilimsel, objektif yöntemlere güvenilir verilerle tespit edilen bir ücret olmalı. Türk-İş'in açıkladığı açlık ve yoksulluk sınır verilerine göre değerlendirilmeli" diye konuştu. Asgari geçim indirimi vermenin yasal zorunluluk olduğunu belirten Kaya, işverenlerin bunu asgari ücretle birlikte ödemek zorunda olduklarını söyledi. Kaya, çocuk, eş durumuna göre bu rakamın değişkenlik gösterdiğini açıkladı.

KIDEM TAZMİNATI KIRMIZI ÇİZGİMİZDİR
Kıdem tazminatının emekli olduktan veya işten çıkarıldıktan sonra işçiye ödenmek zorunda olduğunun altını çizen Kaya, "Eskiden emekli olan arkadaşlar kıdem tazminatıyla ev alma hakkına sahiptiler. Şimdi ise oğlumuzun düğün, kızımızın çeyiz parası diyoruz. Bundan vazgeçmeyiz diyoruz. Hükümet, kıdem tazminatının Avrupa ülkelerinde 13-17 bizde 30 gün olduğunu bunun işverene ağır geldiğini ve fona devredilmesi gerekçesini öne sürüyor. Tamam ama biz Avrupa insanı gibi yaşam standartlarına sahip değiliz. Avrupa'da bir işçi tek maaşıyla gelip Türkiye'de tatil yaparken, ben aldığım maaşla Çünür'ü geçemiyorum. Biz de o standartlara gelelim. Tamam. Ama bu olmadan kıdem tazminatından fedakarlık etmeyiz. Kıdem tazminatı bizim kırmızı çizgimizdir. 30 gündür. Eğer bu düşürülürse genel greve gideriz. Kıdem tazminatı bizim namusumuzudur fedakarlık etmeyiz geri adım atmayız" dedi.

İŞSİZLİK MAAŞI ASGARİÜCRET KADAR OLMALI
Bugün asgari ücretle geçinemeyen kişinin işsiz kaldığında aldığı işsizlik maaşıyla geçinmesinin mümkün olmadığını dile getiren Kaya, işsizlik maaşın en az asgari ücret tutarında olması gerektiğini kaydetti. Kaya, "İş-Kur asgari ücret tutarında para ödüyor. Ama SGK primini sağlık olarak ödüyor. Emeklilik primi ödemiyor" dedi.

NEDEN HERKES MASA BAŞI İŞ İSTİYOR?
Isparta'da çalışacak elaman bulunamaması yönünde iş dünyasının şikayetlerine ilişkin soruya da yanıt veren Kaya, "Bu yönde şikayetler bize de geliyor. Neden herkse masa başı iş istiyor. Elbette işçi geleceğini düşünmek zorunda. İşçi emekli olmak için var gücüyle SGK primini yatırmaya çalışırdı. Şimdi kimse emekli olacağını düşünmüyor alacağı paraya bakıyor. İşçi nasıl olsa benim sürem çok prim günümü nasılsa doldururum diye hafif işlere bakıyor. Isparta genç neslin göç ettiği il. Antalya'ya göç veriyoruz. O nedenle bu ücretle değil daha iyi şartlar altında çalışmak işçimizin hakkıdır" diye konuştu.

TEKSTİL SANAYİNİN LOKOMOTİFİDİR
Tekstil sektörünü de değerlendiren Kaya, " Tekstil şu anda sanayinin lokomotifi durumunda. İhracatta şampiyon konumdayız. Biz üretiyor dikiyor satıyoruz. Ama maalesef kendimizi gösteremiyoruz. Uzak Doğu'dan gelen mallar bizleri zor duruma düşürüyor. Pamuk bizde, ama pamukta teşvik yok ABD'den pamuk alıyoruz. Bunları çözersek daha ileride olacağımızı düşünüyoruz. Bizim de örgütlenmede sıkıntılarımız var. Sendikalı olmak isteseler de işten çıkarılma korkusuyla olamıyorlar. Bölüşerek tok oluruz bölünürsek yok oluruz" görüşünü iletti.

BİRLİK ÇALIŞANLARI İÇİN DÜZENLEME YAPILMALI
Tes-İş Şube Başkanı Osman Korkmaz , sulama birliklerinin fesih kararından sonra Özel İdare'ye devri ile birlikte çalışanların durumunun ne olacağı konusuna açıklık getirdi. Korkmaz "Isparta'da tüm birliklerimizin geriden gelen borçları var. Devletin sulama birliklerine destek vermesi gerektiğini dile getiriyoruz. Birde vahşi sulamayla kayıp çok olduğu için masraf artıyor. Mutlaka kapalı sisteme geçilmesi gerekiyor. Kapalı sisteme geçilirken maliyetin yüzde 10'unu birliklerin ödemesi gerekiyor. griye kalanı 25 yıl içinde DSİ'ye ödeyecekler. Ama birliklerimizde bu güç yok. Siyasilerde katkı payı ödenmeyecekse fesih kararı alınıp Özel İdareye devredilebileceğini söylediler. Senirkent ve Hoyran birliği çiftçilerin bakısıyla feshedildi ama çalışanlarla ilgili düzenleme yok. Biz kapılı sitemi savunuyoruz. Şu an sulama birliklerinde Isparta bölgesinde 317 Türkiye genelinde 4 bin 950 çalışan var. Bir belirsizlik var. Bizler bu çalışanlarla ilgili düzenleme yapılmasını istiyoruz. Kapanan belediyelerdeki personel havuza aktarılarak ihtiyaç duyulan kamu kurumlarında görevlendirildi. Niye sulama birliğinde çalışan arkadaşlara bu hak verilmiyor? Biz çalışanların kamu kurumlarında görevlendirilmesini istiyoruz. Bir yasal düzenleme yapılmasını istiyoruz " dedi.

DSİ'YE PERSONEL ALIMI
DSİ'ye yeni kadrolu personel alınıp alınmayacağı sorusunu da yanıtlayan Korkmaz, "2013'te Türkiye genelinde 1400 arkadaşımız kadrolu olarak başladı. Isparta'ya 91 arkadaşımız geldi. 25 yıl eleman alınmamıştı. Kurum personel açısından zayıflamıştı. Her yıl DSİ'ye personel alımı konusunda talepler oluyor. Ümidimiz yeniden alınması" dedi.

TAŞERONA SENDİKA YOLUNU AÇAN YOL-İŞ TİR
Taşeronlara sendika konusunun Türkiye'de Yol-İş Sendikasının gündeme getirdiğini belirten Antalya 2 Nolu Şube Başkanı Adnan Kocabaş, asıl işin yanında yapılan işlerin yardımcı işler sınıfında değerlendirildiğini anımsattı. Kocabaş, "Şimdi Özel İdare personelinin yapmadığı iş yok. Çöpü toplar, yolu açar. Ama farklı işlerde ayrı ayrı müteahhit firmalar var. İhaleye girmiş ve işe başlamış. Şimdi ihalelerde üç yılık sürecin önüne açılınca, taşeron işçiye de sendikalı olmanın önün açıldı. İki ilde örnek çalışma başlattık. Kim çalışıyorsa hepsi Yol-İş çatısı altında örgütlendi" dedi. Kocabaş, Isparta Özel İdaresi'nin en çok verimlilik sağlayan kurumlardan biri olduğunu söyledi. Özel İdare'nin araç kapasitesinin yeterli olmadığını belirten Kocabaş, "Kapanan belediyelerin araçlar Özel İdare'ye devredildi, ama bu araçlar gördük ki hep hurdaymış. Çevre Bakanlığından üç çöp aracı geldi. İdareci işini yaparsa çalışanını sendikasıyla uğraşmazsa orada verim olur. Özel İdare Genel Sekreterimiz dört grayder alınacağını söyledi. Ben gurur duydum. 4 grayder köylere daha iyi hizmet eder. İdare yenileme yönünde çalışma var" görüşünü iletti.