Tarih: 29.07.2018 08:08

KURAKLIK KAPIDA!

Facebook Twitter Linked-in

 KURAKLIK KAPIDA; NASA- KURUYAN ANADOLU RAPORU!
Bir şey olmaz dememeli.. Denilene örnek! Akşehir ve  Aral Gölleri kurudu…!
  Kuraklıklar her yıl ülkemizin farklı bölgelerinde etkisini göstermekte, bu bölgelerde başta içme suyu olmak üzere su kullanan sektörleri olumsuz yönde etkilemektedir. Kuraklığın doğal süreçteki oluşumunun engellenmesi mümkün değildir. Ancak, kuraklığın doğru yönetilmesi ile muhtemel kuraklığın olumsuz etkileri azaltılabilir ve kuraklık sonucunda ortaya çıkması muhtemel problemlere ilişkin önceden gerekli tedbirlerin alınması sağlanabilir.
Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) verilerini değerlendiren 4 kıtadan 19 bilim insanının hazırladığı 'Su Raporu' ana başlığı adı altında yayınlanan 'Kuruyan Anadolu' raporuna göre; gerekli önlemler acil olarak alınmadığı takdirde ;göller yöresindeki doğal göllerimizde tehlike altında. Türkiye’nin 5. Büyük gölü olan AKŞEHİR GÖLÜ tamamen kurudu.. coğrafya da yer almamakta… Geçen yıl Konya yöresinde  başta Meke Gölü olmak üzere bazı göller ve bir çok dere ve çay kurudu. Çok sayıdaki gölümüzde su kayıpları %30 ulaştı! Dünyanın ikinci büyük gölü olan ARAL Gölü bilinçsiz su kullanımıyla kurumakta…
 NASA’nın  raporuna göre;. - Son 50 yılda 6 kentte 36 göl tamamen kurudu
- 14 göl kuraklık tehlikesi altında( Eğirdir, Burdur, Kovada…….
- Son 60 yılda 2 milyon hektar sulak alan kurudu
- Burdur Gölü'nün sadece 2012'de kaybettiği su miktarı 3 milyar damacanadan fazla
- 20 yıl önce 'altı deniz' denilen Konya Havzası'nda su seviyesi her yıl 1.5 metre düşüyor. Rapor kesinlikle göz ardı edilmemeli.. Yaşanan meteorolojik olaylar kuraklığın göstergesi. , yağış rejiminde değişim yani kar yağışının azalması ve dönemsel aşırı yağışlarla sel tehlikesinin artması ve sıcaklıkların artması gibi gelişmeler yaşanmakta. Prof. Kadıoğlu, “Türkiye şu anda su stresi yaşayan bir ülke. En tehlikelisi kış kuraklığı, baharda ve yazın alınan yağış değil kışın alınan yağışlar çok önemli"  
Yağışların beklentilerin altında kalmasıyla 2017’de son 44 yılın kuraklık rekoru kırıldı. Sularımız azalmakta , nüfus ve suya bağlı olan gıda, kullanma suyu ihtiyacı giderek artmakta.. Doğa da da ülkemiz de de suyun tek üretildiği yer Doğa .Eğirdir Gölü gibi sulak alanlarımız. Su, ne kadar temizse; canlılar, gıdalar, o kadar sağlık ve huzurlu, kazançlı olunur.
KURAKLIK İNSANIN “FELAKETİ”
Kuraklığın peşi sıra gelecekte başka felaketlere de yol açacağını görmek için alim olmaya gerek yok. Buna en çarpıcı örnek; Suriye. İnsanlığın, Suriye’de kuraklık ve sonrasında çatışma sarmalına nasıl sürüklendiğine dair onlarca bilimsel çalışma yayınladı, Suriye’de 2006 ve 2011 yılları arasında yaşanan iklim değişikliğine bağlı kuraklıklar özellikle, ülkenin tahıl ambarı olan, aynı zamanda en yoksul bölgelerini etkiledi. Bölgedeki bir çok aile bu durumdan etkilendi, geçim kaynağını kaybetti. Çiftçilik ve tarımsal üretim faaliyetleriyle geçinen yaklaşık 1,5 milyon insan kırsaldan şehirlere göç etmek zorunda kaldı
. İlk yapılması gerekenler; sularımız popülist siyasetlerle değil, bilimin öngörüleriyle yönetilmeli. Su azaldıkça kirlendikçe daha çabuk buharlaşmakta ve yok olmakta.. Tarım ve hayvancılık uygulamaları ülke genelinde gözden geçirilmeli; acilen ulusal arazi kullanım planlamalarını kontrol ederek, tarım alanlarını, su havzalarını, ormanları çok keskin şekilde koruma altına almalı. Vahşi (salma) sulama sistemine kesinlikle izin verilmemeli. Buna göre değişen iklim şartlarına göre, doğru zamanda doğru bitki üretimi gerçekleştirilmeli. Doğal göllerin bulunduğu yerlerde suyun doğal döngüsüne barajlarla müdahale eden su politikaları- gereksiz gölet yapılmalarına son verilmeli. Bütün kentlerde , göller-su kaynakları için su bütçemizi yapmalı, az veya yetersiz su durumuna göre alınacak önlemleri mutlaka uyulmalı.
Yrd. Doç. Dr. Erol KESİCİ TTKD. Bilim Danışmanı…Eğirdir –Isparta Temsilcisi


Orjinal Habere Git
— HABER SONU —