Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’den Açıklama Geldi; Kararlılıkla Devam Edeceğiz

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’den Açıklama Geldi; 
Kararlılıkla
Devam 
Edeceğiz

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’den Açıklama Geldi; Kararlılıkla Devam Edeceğiz

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, iki haftalık yarı yıl tatilinden sonra da aynı kararlılıkla yüz yüze eğitime devam edileceğini söyledi. Özer, Öğretmenlik Meslek Kanunu teklifinin de TBMM'de görüşülmeye başlandığını belirtti.
 
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Türkiye Özel Okullar Derneği Geleneksel Eğitim Sempozyumu'na katıldı.
 
Burada konuşan Bakan Özer, 6 Ağustos'tan itibaren söylediği 3 önemli konuyu hatırlatarak, "Okulların yüz yüze açık kalması için COVID-19 salgınının sıfırlanmasını beklemeye tahammülümüz yoktur' demiştim. Sonrasında okulların ilk açılması ve en son kapatılması gereken yerler olduğuna değindim. Giderek tonu artırarak da okulların açık kalmasının bir eğitim meselesi olmadığını, milli güvenlik meselesi olduğunu vurguladım. 6 Eylül'de başladığımız birinci dönem serüvenimizi hiç kesintiye uğratmadan, haftada 5 gün tüm eğitim kademelerinde başarılı bir şekilde tamamlamanın mutluluğunu yaşıyorum" dedi.
 
Okullarını özleyen öğrencilerin bu sürecin başarılı yürütülmesinde çok büyük katkı sağladığını belirten Bakan Özer, şöyle konuştu: "O çocuklarımız maske, mesafe, hijyene inanılmaz şekilde, beklentilerimizin çok ötesinde riayet etti. Çocuklarımızın okul ortamı, arkadaşları ve öğretmenlerini ne kadar özlediğini gösterdi. Elbette bu sürecin kahramanları her zaman olduğu gibi öğretmenlerimizdi. Öğretmenlerimiz yaklaşık 5 ay maskeyle ders anlattı. Aşılanma oranlarında sadece Türkiye ortalamasının üzerinde değil, tüm gelişmiş ülkelerdeki öğretmenlerin üzerinde aşılanma oranına sahip. Öğretmenleri maskeyle, büyük zorluklarla eğitimi sürdürme kararlılığından ve aşılanmayla hem kendi sağlıklarını hem de okulların yüz yüze eğitime devam etmesindeki umut ve güvenirliği artırarak toplumda örnek teşkil ettikleri için kutluyorum."
"İKİNCİ DÖNEM YÜZ YÜZE
EĞİTİM DEVAM EDECEK"
İkinci dönemin başlangıcıyla ilgili salgına bağlı tatilin uzatılıp uzatılmayacağı yönündeki tartışmalara da değinen Bakan Özer, şunları söyledi: "Bu iki haftalık yarıyıl tatilinden sonra da aynı kararlıkla yüz yüze eğitime devam edeceğiz. En sık sorulan sorular, 'Acaba tatil uzayacak mı' Ben de o soruyu soranlara şöyle cevap vermek istiyorum. Neden herhangi bir kapanma olacağı zaman ilk başlanılacak yerler okullardır? Neden kafeler, restoranlar, AVM'ler değildir? Bizler eğer 21'inci yüzyılda iddialı bir ülke olmak istiyorsak, bölgesinde ve dünyada üretimiyle toplumsal barışıyla, demokrasi kültürüyle örnek teşkil eden bir ülke olmak istiyorsak beşeri sermayemize sürekli yatırım yapmak zorundayız. Eğitimde fırsat eşitliğini sürekli yükseltmek zorundayız."
"Okullar arasındaki başarı farklarını azaltmak için çalışmalar devam ediyor"
Uzun yıllardır kronik bir sorun olarak nitelendirdiği okullar arasındaki başarı farklarını azaltmak için çalışmaların devam ettiğini de anlatan Bakan Özer, eğitimde fırsat eşitliğini artırmak için üç ana konuya ağırlık verildiğini söyledi.
 
Bakan Özer, "Birincisi, okul öncesine eğitime erişimi artırmak, ikincisi okulların imkan farklılığını azaltmak, üçüncüsü de bir eğitim sisteminin ancak öğretmenleri kadar başarılı olduğu gerçeğinden yola çıkarak, öğretmenlerimize çok yönlü mesleki gelişimler için destek vermek. Bu üç hedefe ulaşmak için öncelikle okul öncesine 3 yaştaki okullaşma oranını yüzde 14'ten yüzde 50'ye, 4 yaştaki okullaşma oranını yüzde 35'lerden yüzde 70'e, 5 yaşta yüzde 78'lerden yüzde 100'e çıkarmayı hedefledik diye konuştu.
"2022 YILINDA 3 BİN YENİ ANAOKULU
VE 40 BİN YENİ ANASINIFI YAPACAĞIZ"
2022 yılında Türkiye genelinde yeni anaokulu yatırım planlarını da açıklayan Milli Eğitim Bakanı Özer, sözlerini şöyle sürdürdü: "Okul öncesi eğitime erişimde Türkiye'nin tüm noktalarında 81 ili, ilçelerinde özellikle dezavantajlı bölgelerinde kapasiteyi maksimuma çıkartmak, mümkün olduğu kadar okul dışı faktörlerin okula etkisini azaltmak için 2022 yılında 3 bin yeni anaokulu ve 40 bin yeni anasınıfı yapacağız. Bunu ağırlıklı olarak İstanbul'da gerçekleştireceğiz ve 1000 anaokulu yapacağız. İstanbul'daki rakamlar çok çarpıcı, 157 devlet anaokulumuz var ama bin 538 özel öğretim anaokulumuz var. Yani maddi imkanı yetersiz olan ailelerin okul öncesine eğitime erişimini artırmak için İstanbul'a çok daha fazla yatırım yapmamız gerekiyor."