Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi ve Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı Ali Balaban, 24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle yaptığı açıklamada genel merkezlerinin öğretmenler üzerinde yaptığı bir araştırma sonucuna göre öğretmenlerin buruk bir kutlama içinde olduklarını belirtti. Türk Eğitim Sen ve farklı 5 internet sitesinde 25 bin 288 kişiyle yapılan anketin sonuçlarını paylaşan Balaban, şu bilgileri verdi: “Ülkemizde öğretmenlik mesleğinin ne kadar meşakkatli olduğunu, öğretmenlerin zor şartlarda, canla, başla görev yaptığını hepimiz biliyoruz. Bu vesileyle tüm öğretmenlerimizin ve eğitim çalışanlarımızın 24 Kasım Öğretmenler Gününü kutlar; sağlık, mutluluk ve başarılar dilerim.
Türk Eğitim-Sen Genel Merkezi 02-15 Kasım 2016 tarihleri arasında öğretmenlerin sosyo-ekonomik durumları, mesleki sorunları, güncel olaylara bakışı ile ilgili bir anket çalışması gerçekleştirdi. Türk Eğitim-Sen’in internet sitesi dışında 5 ayrı internet sitesinde daha yayınlanan ankete 25 bin 288 kişi katıldı.
Bu anket sonuçlarına göre öğretmenlerimiz; gerek ekonomik gerek mesleki sorunları nedeniyle 24 Kasım’ı buruk kutlamaktadır. Ay sonunu zor getiren, cebindeki son kurşun bile hesabını yapan, borç içinde yaşayan, emekli olmayı bile geliri azalacağı için düşünmeyen öğretmenlerimiz, bu mesleğin toplumda saygın bir konumda olduğuna da inanmamaktadır.
Atatürk dönemini en itibarlı dönem olarak niteleyen öğretmenlerimiz, iş güvencelerinin tehdit altında olduğunu düşünmektedir. Mesleki sorunlarının psikolojilerini etkilediği öğretmenlerimiz, mesleki sorunlarla da boğuşmaktadır. Öğretmenler son dönemde hayata geçirilen ve geçirilmesi planlanan bazı uygulamalara da karşı çıkmaktadır. Sözleşmeli ve mülakatla öğretmen alımından, proje okullarında 8 yılını dolduran öğretmenlerin zorunlu yer değiştirmeye tabi tutulmasına, performans sisteminden, rotasyon uygulamasına kadar birçok konuya öğretmenlerimiz tepkilidir.
Bu anket çalışması Türkiye’de öğretmenlerin durumuna projeksiyon tutmaktadır. Anketin sonuçları iyi irdelenmeli, Milli Eğitim Bakanlığı öğretmenlerin endişelerini dikkate almalıdır. Aksi taktirde stresli, yaptığı işle mutlu olamayan, huzursuz öğretmenlerle milli eğitimi daha ileriye taşımamız mümkün olmaz.
Öğretmenlik mesleğinin en önemli problemi itibar meselesidir. Milli Eğitim Bakanlığının öğretmenlerimize kaybettikleri itibarı kazandırma yolunda bir icraatı bulunmamaktadır. Aksine çıkardığı kanun ve yönetmeliklerle öğretmenin itibarını daha da kaybettirmektedir.
Kredi kartına bağımlı hale gelen, banka kredilerine muhtaç edilen, borçlarını kapatmak için çektiği kredi karşılığı evini ipotek gösteren öğretmenler olduğu düşünüldüğünde, bizler nasıl eğitimin itici gücü, olmazsa olmazı öğretmenlerimizi mutlu ve huzurlu kılacağız? Eğitimi nasıl daha ileri taşıyacağız? Kafasında geçim derdi olan öğretmenlerle mi dünya yarışında ipi göğüsleyeceğiz.
Kafa atılan, sopayla dövülen, gözünde yumrukla derslere giren öğretmenleri Bakanlık ne zaman görecek, ne zaman duyacak? “Öğretmene yönelik şiddeti önlemek için tedbirler ne zaman alınacak.
Huzurun olmadığı, adaletin sağlanmadığı, ayrımcılığın ortadan kaldırılmadığı bir ortamda eğitim çalışanlarından başarı beklemek abesle iştigal olur.
İş güvencemizin ortadan kaldırılmaya çalışıldığı, çeşitli bahanelerle 657 sayılı DMK'nun değiştirilerek memur kavramının değiştirilmek istendiği herkesin malumudur. Türk Eğitim-Sen dün olduğu gibi bugün de mücadelesini sürdürecektir.
Hukuksuzluğun karşısında ve üyesinin yanında olan Türk Eğitim-Sen Güven Kapısı olmaya devam edecektir.
Bütün bu olumsuzluklara rağmen görevini en iyi şekilde yerine getirmeye çalışan saygıdeğer öğretmenlerimizin ve diğer eğitim çalışanlarının öğretmenler gününü kutlar, saygılar sunarım.”