Tarih: 18.01.2016 12:04

Organik üretimin şifresini çözdüler

Facebook Twitter Linked-in

Biri Elektrik-Elektronik Mühendisi diğer de Bilişim Mühendisi olan ikiz kardeşler büyük bir buluşa imza attı. Aslen Lüleburgazlı olan ancak 8 yıldır Isparta’da yaşayan Sercan ve Serhat Küpçü kardeşler Sera zararlılarını ultrasonografik cihazla kovan bir sistem geliştirdi. Sistem, insan kulağının duyamadığı ses frekansları yayarak zararlı böceklerin seraya girmesini engelliyor.

SDÜ öğrencisi olan Küpçü kardeşler TÜBİTAK’ın Şubat ayında düzenleyeceği ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılacağı ‘Melek Yatırımcı’ etkinliğine katılacak. Burada Türkiye’nin ünlü yatırımcılarına projelerini anlatacak olan ikiz kardeşler eğer sistemi kabul ettirirlerse Isparta ekonomisi içinde bir adım atacaklar. Çünkü kardeşlerin tek şartı var; Fabrika Isparta’ya kurulacak.

İkiz kardeşler Sercan ve Serhat Küpçü, dünyada bir ilke imza attı. Lisanslarını SDÜ’de tamamlayan ve yine SDÜ’nün yüksek lisans öğrencisi olan Küpçü kardeşler, tarım alanında çığır açacak bir buluşu gerçekleştirdi. Domates seralarındaki zararların başında gelen Tuta böceğini hiçbir ilaç kullanmadan kovmayı başaran ve organik üretimi böylelikle herkesin yapmasına imkân sağlayan kardeşler, şimdi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılacağı bir programa davet edildi. TÜBİTAK tarafından davet edilen ikiz kardeşler projelerini Türkiye’nin ünlü yatırımcılarına anlatacaklar. Eğer projelerini beğenen olursa geliştirdikleri sistemde seri üretime geçecekler.

FİKİR İKİZ KARDEŞLERDEN DESTEK MURAT GÜLTEKİN’DEN

Projenin fikir babası olan Sercan ve Serhat kardeşlere proje yazarı Murat Gültekin de eşlik ediyor. Proje yazma alanında uzman olan Gültekin, ikiz kardeşlere her alanda destek sağlıyor. Projenin hikâyesinden bahseden Küpçü kardeşler, öğrenciyken başladıkları çalışmanın neredeyse sonuna gelmelerinden dolayı mutluluklarını ifade etti. İşte ikiz kardeşlerin başarı hikâyesi;

DAHA ÖĞRENCİYKEN PROJEYE 400 BİN TL KAYNAK SAĞLADILAR

‘’Bu projeye SDÜ’de okurken başladık. Yani lisans 3. sınıftayken TÜBİTAK’ın 2209 diye bir öğrenci proje çağrısı var. Oraya başvurduk. Bitirme ödevini TÜBİTAK destekli yapmıştık. Son sınıfa geldiğimizde bireysel girişimcilik aşama destekleme TÜBİTAK’ın 1512 çağrı koduyla oraya başvurduk. Orada ilk AR-GE desteği almaya hak kazandık. 100 bin TL bir destek aldık. Ar-GE çalışmamızı onunla tamamladık. 2013 Nisan ayında desteği aldık. Ardından 1 yıl sonra 1507 diye KOBİ AR-GE destek paketi var. Ama 1512’den devam edenler bunu üretime geçmek için alıyor. Ona başvuru yaptık ve yaklaşık 300 bin TL destek de oradan aldık. Şimdi seri üretime geçmek için çalışmalarımızı yapıyoruz. Kısmet olursa Şubat ayı içerisinde İzmir’deki bir fuara da katılacağız.

FARE KOVUCU OLARAK BAŞLADIKLARI SİSTEM ŞİMDİ TÜM DÜNYAYI İLGİLENDİRİYOR

Biz Tuta böceği üzerinde çalışıyorduk. Yaptığımız şeyin bir böceğe bu kadar etki ettiğini işin başında açıkçası bilmiyorduk. Çünkü piyasada buna benzer ürünler var. Biz lisans 1. ve 2. Sınıftayken fare kovucu yapıyorduk. Depoların korunması amaçlı. Fare üzerinde çalışırken yaptığımız cihazın çekirgeleri de etkilediğini gördük. Sonra seradaki böcekleri etkileyebilir miyiz sorusu doğdu kendimizde ve üzerinde çalışmaya başladık. Serada birkaç farklı böcek üzerinde çalışma yaptık fakat yalnızca Tuta etkilendi bunların içinde. Tuta da çok geniş bir frekans aralığından etkilenmiyor. 22 khz ile 100.000 khz arasındaki tüm seslerden bahsediyoruz. İnsan kulağı tabi bu sesleri duymuyor. Tuta bunun arasından yaklaşık 10 khz arasında etkileniyor. Bunu bulabilmek için yaklaşık 1-1,5 yıl sesleri denedik sürekli. Etkilenme şekillerini anladık. Ardından da büyük sera denemelerine geçmeye başladık. İlk denemelerimizi Deregümü’de yaptık. Sonra Antalya’ya gittik Kurşunlu’da Aksu’da, Korkuteli’de denemeler yaptık. Oradaki denemelerimizde tamamıyla başarılı oldu. Hatta bazı deneme yaptığımız yerlerde Tuta’nın yanında beyaz sineğin de etkilendiğini gördük. Ama o konuda net bir çalışma yapmadık. Önümüzdeki süreçte yapacağız.

1-113.jpg

ORGANİK ÜRETİMİ HERKES YAPABİLECEK

Sistem 3 cihazla çalışıyor. 10 m2’den 100 m2’ye kadar 3 cihaz etkili. 3’ü de farklı frekans veriyor. 3’ünün toplamı Tuta’yı tamamen etkilemiş oluyor. Hiç ilaç kullanmadan yüzde 95’e kadar etkili oluyor. Çünkü bitkiyi Tuta’dan korumak için üreticiler 2 farklı ilaç kullanıyor ve bu ilaçlar kökten veriliyor. Böylelikle ilaç bitkinin içyapısına bulaşıyor. Tuta yumurtasını domatesin üzerine bıraktığında verilen ilaçtan dolayı yumurta domatesin içine giremiyor ve zehirden ölüyor. Hatta Bambus arılarını ilaç kullandıktan sonraki 30 gün içeri salamıyorlar. Bu arı da döllenmeyi sağlıyor. Arı da zehirden etkilenmesin diye. Ama bizim cihazımızı kurulduğunda hem bambus arıları çalışabiliyor hem de ilaç kullanılmadan organik üretim yapılabiliyor. Aynı zamanda ilaçlama yaparken çiftçide zehre maruz kalıyor. Tuta ilacı aşırı zehir içeren ilaçlardır. Onlardan da tamamen kurtulmuş olunuyor. Türkiye’de her sene 150 bin dönüm civarında domates ekiliyor. 1 dönüm için yaklaşık 500 TL gibi Tuta ilacı harcanıyor. Bu Türkiye için geçerli bir rakam. Dünyada 18 milyar dolar gibi Tuta ilacı harcanıyor.

ÜNLÜ İŞADAMLARININ KARŞISINA ÇIKACAKLAR

Isparta’da 1512 desteğini alan ilk biziz. Hatta Türkiye’de 1512’den lisans öğrencisiyken destek alan tek kişi bizleriz. Şimdi özel pazar için TÜBİTAK’ın davetlisi olarak Ankara’ya gideceğiz. TÜBİTAK’ın melek yatırımcıyla buluşturma aşaması var. Şimdi biz o aşamadayız. TÜBİTAK bizi yaklaşık 100 yatırımcıyla buluşturacak. Projemizi o yatırımcılara anlatacağız. Yatırımcılardan biri eğer bizim projemizi beğenirse ya da projemizi satın alacak ya da yatırımcı olarak bize ortak da olabilir. Gidip göreceğiz. Eğer cihazımızı yatırımcı beğenir ve seri üretime başlarsak cihazın dönüme başlına 400-500 TL gibi bir maliyeti olacak. Yani bir domates üreticisi ilaç fiyatına cihazı satın alabilecek. Cihaz 2 yıl garantisi olacak ve en az 10 yıl bu cihazı sorunsuz kullanabilecek.

DAHA PROJE AŞAMASINDAYKEN YATIRIM İÇİN GELEN ŞİRKETLER OLDU

Projemizi geliştirmeyi düşünüyoruz. Şimdi ilk çalışmamızı beyaz sinek üzerinde yapacağız. Etkilendiğini gördük ama bilimsel bir çalışma yapmadık. Başka projelerimiz de var. Örneğin bitkilerin büyümesini yüzde 40 hızlandıran bir proje üzerinde çalışıyoruz. Yine topraktan gelen zararları önlemeye yönelik bir projemiz daha var. Daha proje aşamasındayken bizim yaptığımız çalışmayı duyup gelen birkaç şirket oldu. Projeyi satın almak isteyenler oldu. Aynı zamanda farklı üniversitelerden de çağıranlar oldu. Gelin projeyi burada yapın gibisinden.

TEK ŞARTLARI FABRİKANIN ISPARTA’YA KURULMASI

Projemizi melek yatırımcılardan biri beğenir de seri üretime geçmeye karar verirse tek şartımız var; Fabrikayı Isparta’ya kurmak. Sonuçta katma değeri yüksek bir ürün üretilecek. Aynı zamanda fabrikayla birlikte en az 50-100 kişinin çalışmasını öngörüyoruz. İstihdama da katkı sağlayacağız. Ama ihracata da başlanırsa o zaman 500-600 kişiden aşağı çalışan olmaz. Bunu sadece üretim bandında çalışan olarak öngörüyoruz. Pazarlama ve servis ağını da işin içine katarsak bu rakam daha da yukarılara çıkacaktır.

DOÇ. DR. ÇAKIR’A TEŞEKKÜR

Bu projede bize desteğini esirgemeyen Doç. Dr. Abdulkadir Çakır hocamıza sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz. Ayrıca adını sayamayacağımız birçok hocamıza ayrı ayrı teşekkürlerimizi sunuyoruz. 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —