Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Recep Çetin, 4 Şubat Dünya Kanser Günü kapsamında tüm dünyada yaygın olarak görülen kanser hastalığı hakkında önemli bilgiler verdi.
Prof. Dr. Çetin, Türkiye’de her yıl 175 bin kişiye kanser teşhisi koyulduğunu söyledi. “Kanser” en yaygın olarak görülen ölüm nedenleri arasında ikinci sırada Kanser hastalığının dünya genelinde giderek artan bir sağlık problemi olmakla birlikte toplumlarda önemli bir sosyo-ekonomik yüke, kişilerde de maddi ve manevi kayba yol açtığını vurgulayan Prof. Dr. Recep Çetin, kanserin, kalp ve damar hastalıklarından sonra en yaygın olarak görülen ölüm nedeni arasında yer aldığını belirtti.
Ülkemizde her yıl 175 bine yakın kişiye kanser teşhisi konulduğunu vurgulayan Çetin, “Erkeklerde en sık görülen kanser türü akciğer ve prostat iken, kadınlarda en sık görülen meme kanseridir. Bir yıl içinde 17 binden fazla kadına meme kanseri teşhisi konulmaktadır.” dedi. Kanserin yüzde 90 çevresel, %10 oranında da genetik faktörlere bağlı olduğunu belirten Prof. Dr. Recep Çetin, çevresel faktörler arasında “tütün”, “alkol”, “obezite” ve enfeksiyonlar”ın ilk sıralarda yer aldığını söyledi. Yaşanılan ya da çalışılan alanlardaki çevre koşullarının kanser gelişimi için risk faktörü olabileceğini ifade eden Prof. Çetin şöyle konuştu: “Ev ya da iş yerinde bulunan bazı maddeler, kanser riskini artırır. Asbest, hava kirliliği, UV radyasyon, sigaraya maruz kalma çevresel risk faktörlerindendir. Diyetle alınan bazı besinler kanser gelişim riskini artırırken, bazıları da koruyucu olabilmektedir.
Aldığımız bazı vitaminler veya antioksidan maddeler kanser açısından koruyucu olmakla birlikte, fazla tüketilen alkol veya hazır gıdalar kanser etkeni olabilir.” Çağın hastalığı “kanser” erken teşhis edildiğinde başarılı bir şekilde tedavi ediliyor Hastalıkta erken teşhisin önemine dikkati çeken Prof. Dr. Çetin, sözlerinin devamında şunları kaydetti: “Kanser belirtileri hakkında bilinç artırılarak hem kanser risklerine karşı konulabilinir hem de kanser riskiyle karşı karşıya kaldığınız durumlarda erken teşhis ve tedavi sayesinde bu hastalıkla mücadele edebilir. Çağımızın hastalığı olarak adlandırılan kanser, erken teşhis edildiği zaman çeşitli yöntemlerle başarılı bir şekilde tedavi edilebilmektedir. Tedaviler planlanırken mutlaka hastalar ile detaylı konuşulmalı ve tedaviye birlikte karar verilmelidir. Tedavi cevabının sınırlı olduğu metastatik hastalıkta, palyatif merkezler ve bakım üniteleri önceden konuşularak bilgilendirilmelidir. Hastaya uygulanan tıbbi ve psikolojik destek kadar, hastanın bilinçli ve pozitif davranması da kanser tedavisinde önemli rol oynamaktadır.”
Kanserin erken teşhisinde bir takım bulgular ve rahatsızlıkların olduğunu belirten Çetin, kanser belirtisi olabilecek yaygın rahatsızlıkları şu şekilde sıraladı: İştahsızlık ve nedensiz ani kilo kaybı: Ani başlayan iştahsızlık veya özellikle son 6 ay içinde vücut ağırlığının %10’undan fazlasının kaybedilmesi, kanserin en yaygın belirtilerinden biridir. Ani kilo kaybı özellikle; pankreas, mide, gırtlak, akciğer veya ilerlemiş diğer tüm kanserlerde görülebilir. İştahsızlık ve kilo kaybı, guatr ve diyabet gibi hastalıkların da belirtisi olabilir. İnatçı yüksek ateş: Herhangi bir soğuk alınlığı ya da gribal enfeksiyon gibi durumlar dışında ortaya çıkan ve tüm müdahalelere rağmen düşmeyen inatçı ateş, lösemi ve lenfomanın önemli belirtileri arasında sayılabilir. Artan yorgunluk: Öncesine göre giderek artan dinlenme ihtiyacı ve hareket halindeyken çabuk yorulma özellikle lösemi başta olmak üzere bazı kanser türlerinin belirtisi olabilir. Vücutta kanama: Herhangi bir darbe veya kaza olmaksızın vücutta kendiliğinden oluşan morluklar, küçük kırmızılıklar şeklinde olan cilt ve ağız içi kanamalar löseminin önemli belirtileri arasındadır. Ciltte iyileşmeyen yaralar ve deride değişiklikler: Deride değişik renkteki asimetrik lekeler oluşması veya vücutta var olan benlerin büyümesi, renk değiştirmesi cilt kanserinin belirtisi olabilir.
Yutkunma problemi ve kronik ses kısıklığı: Yiyecek yutmada zorlanma ve ses kısıklığı, özellikle yemek borusu ile gırtlak kanserlerinin belirtisi olabileceği unutulmamalıdır. İdrarda veya dışkıda kan görülmesi: İdrarda kan görülmesi böbrek veya idrar kesesi tümörünün habercisi de olabilir. Hemoroid belirtileri ile karıştırılabilen dışkıda kan görülmesi de kolon ve rektum kanserinin belirtisi olabilir. Vücutta oluşan şişlikler: Vücudun çeşitli yerlerinde oluşan şişlikler birçok kanser türünün belirtisi olabilir. Ayrıca fark edilen şişlikler kanserin ilk evresinin habercisi olabileceği gibi son evre göstergesi de olabileceği unutulmamalıdır.”