Psikolog ve Diyetisyenden anne - babalara çağrı: Çocuğunuza saygı duyun, Zaman ayırın, Beslenmesinde tutarlı olun

Isparta Belediyesi Sağlık İşleri Müdürlüğü tarafından ailelere yönelik verilen eğitimlerin dördüncüsü olan ‘Çocuklarla İletişim, Davranış Bozuklukları ve Çözüm Yolları’ ve ‘Erken Çocukluk Döneminde Beslenme’ konulu seminer Öğretmenevi Toplantı Salonunda gerçekleştirildi.
 
Seminerde sunumlar Isparta Belediyesi Sağlık İşleri Müdürlüğü Aile ve Psikolojik Danışma Merkezi Psikoloğu Havva Deniz ile Diyetisyen Tansu Duran tarafından yapıldı. Isparta Belediye Başkan Yardımcısı Fahretdin Gözgün’ün de katıldığı seminerde Isparta Belediyesi Sağlık İşleri Müdürlüğü Aile ve Psikolojik Danışma Merkezi Psikoloğu Havva Deniz katılımcılara ‘Çocuklarla İletişim, Davranış Bozuklukları ve Çözüm Yolları’ hakkında bilgiler verdi. Deniz, sunumunda ‘İletişim Nedir?’, ‘Çocuklarla iletişim kurulurken nelere dikkat edilmesi gerektiği hususlarında katılımcılara bilgiler aktardı. İletişimde beden dilinin öneminden bahseden Psikolog Havva Deniz, iletişim enstrümanlarında sözcüklerin yüzde 10, ses tonunun yüzde 30, beden dilinin ise yüzde 60 oranında etkili olduğunu vurguladı.
 
Sağlıklı iletişimin temel özelliklerinden bahseden Deniz, çocuklarla iletişim için ilkeler ve önerilerden söz etti. Çocuklara yönelik iletişimin yaşa uygun ve çocuk dostu olması gerektiğine değinen Deniz, “Çocuklara yönelik iletişim çocukları bütünsel olarak ele almalıdır” derken, “Çocuklarınızla ilişkilerinizde olumlu rol modelleri sunun. İletişimin bir parçası olarak güvenli sığınaklar oluşturun” tavsiyesinde bulundu. Çocuklarda davranış bozukluğunun, çocuğun belirli bir sınır ya da engellenmesinden sonra çevresiyle olan ilişkilerinin bozulması uyumsuz davranışları sergilemesini doğurduğunu kaydeden Psikolog Havva Deniz, davranış bozukluklarının nedenleri hakkında kapsamlı bilgilendirmelerde bulundu.
 
Deniz, çocuklardaki davranış bozukluklarının nedenlerinin ‘dikkat çekmek’, ‘Ebeveyne karşı güç kazanma isteği’, ‘İntikam alma isteği’ ve ‘yetersizlik’ten kaynaklı olabileceğini aktararak şunları söyledi: “Davranış bozukluğu olan çocuklarla olumlu ilişki kurmak için karşılıklı saygı, çocuğa zaman ayırma, cesaretlendirme, sevgiyi anlatmak ve paylaşmak önemlidir. Uyum ve davranış bozuklukları kendiliğinden geçmez, bu bozukluğun altında yatan sebeplerin ortadan kaldırılması ile geçer” Yine çocuklarda saldırganlığın nedenleri arasında televizyon ve kitle iletişim araçlarının olumsuz etkisi, olumsuz anne-baba tutumları, aile içi şiddet, beyin zarı iltihabı, beyin zedelenmesi gibi fizyolojik konuların olabileceğini aktaran Deniz, ailelere “Çocuğa saldırganlık modeli olmayın. Saldırgan davranışlara tolerans göstermeyin ve saldırgan davranışları kesinlikle dayakla cezalandırmayın” tavsiyesinde bulundu.
 
Isparta Belediyesi Sağlık İşleri Müdürlüğü Diyetisyeni Tansu Duran da, ‘Erken Çocukluk Dönemi ve Beslenme’ hususunda katılımcıları bilgilendirdi. Beslenmenin, bedensel gelişim, duygusal gelişim ve fiziksel gelişime etkisi, kişiye özgü planlanan beslenme ile yapılan olumlu değişiklikler ile bireylerin sağlığının korunabileceğini ve böylelikle ciddi rahatsızlıklara yakalanma riskinin de azalacağını belirtti. Erken çocukluk gelişimini etkileyen üç ana bileşenin ‘beslenme’, ‘çevre’, ‘eğitim’ olduğuna değinen Diyetisyen Tansu Duran, erken çocukluk döneminde beslenmenin temel özelliklerinden bahsetti. Duran, “Bu dönemde gelecekteki beslenme alışkanlığı büyük oranda belirlenir. Beslenme alışkanlığının gelişmesinde temel olarak ailenin ve aile mutfağının belirleyici olduğu bir dönemdir” dedi. Beslenmede çocuğun yaşına ve gelişimine uygun davranmanın öneminden de bahseden Duran, “Çocuklara besinlerin yararları zorlamadan öğretilmelidir. Yeterli beslenmesini sağlamak, kararlı ve tutarlı sabırlı tutum sergilemek önemlidir” görüşlerinde bulundu. Duran, çocukların besin gurupları içinde sebzeleri az sevdiğini, besinleri karışık olarak tüketmekten hoşlanmadıklarını ve besinleri tanıyabildikleri şekilde görmek istediklerini hatırlatarak, çocukların beslenmede neler istedikleri hakkında ayrıntılı bilgiler aktarırken, “Çocuğa hemen her türlü yiyecek sunulmalı, hiçbir yiyecek rutin olarak verilmemeli, çocuğun yiyeceği reddettiği bazı davranışlarına da izin verilmelidir” dedi.
 
Ailelerin beslenmeye karşı neler yapması gerektiği hususlarında da görüşlerini belirten Diyetisyen Tansu Duran, çocuklara okul öncesi dönemde sağlıklı beslenme alışkanlığının kazandırılması gerektiğine dikkat çekerken, çocukların okul döneminde ise kahvaltı yapmadan evlerinden çıkarılmaması gerektiğinin önemine işaret etti. Duran, “Çocuklar düzenli ve öğün atlamadan beslenmelidir. Yiyecekleri tabağına gereksiniminden fazla konulmamalıdır. İyi bir beslenme alışkanlığı için çocuğa her besin gurubundan yedirilmelidir” dedi.
 
Ailelere çocukların beslenmeleri konusunda önemli tavsiyelerde bulunan Duran, “Ara öğünlerde şeker, bisküvi, çay, gazoz, kolalı içecekler verilmemelidir. Çocuğun gelişimi için kendi kendine yemek yeme alışkanlığı kazandırılmalıdır. Sevmediği besinler konusunda ısrar etmeyip aynı guruptaki benzer besinler verilmelidir. Araştırmalara göre yetersiz ve dengesiz beslenmiş çocukların hem fiziksel hem de mental yönden geri oldukları, sevgisiz ve ilgisiz yetiştirilen çocukların yeterli beslenseler dahi mental yönden geri olduklarını ortaya koymuştur. Ayrıca unutulmamalıdır ki, çocuğun sağlıklı beslenme alışkanlıklarını geliştirmesinde anne babaların tutarlılığı ve ona iyi örnek olması en temel koşuldur” şeklinde konuştu.


Orjinal Habere Git