Sarıkamış Şehitlerimizi Rahmetle Anıyoruz

Diyanet – Sen Isparta Şube Başkanı Osman Akçil, Sarıkamış’ta bir tek kurşun bile atmadan 105 yıl önce donarak şehit düşen 90 bin askerimizin aziz hatırasını bir kez daha rahmetle yadettiklerini belirterek; “Ülke olarak o şehitlerimizin ruhu ile ayaktayız” dedi.
 
Sarıkamış Destanının 105. Yıldönümü münasebetiyle bir açıklama yapan Diyanet – Sen Isparta Şubesi Başkanı Osman Akçil, açıklamasında; “Türk tarihinde bir destan olan Sarıkamış şehitleri bilindiği gibi, yazlık giysiler ve çarıklarla eksi 45 derece bir soğukta kahramanlık destanı yazmışlardır. Bu destanı nesilden nesile aktarmak ise bizlere düşmüştür. Bizler bu programla şehitlerin varisleri olduğumuzu bir kez daha gösteriyoruz. Onların yolu yolumuzdur. Şehitlerimizi bir kez daha rahmet ve minnetle yad ediyoruz.
“BUNDAN TAM 105 YIL ÖNCE 90 BİN
ASKERİMİZ DONARAK ŞEHİT OLDU”
Bilindiği gibi bundan 105 yıl önce;  Tarihimizin hazin örneklerinden biri olan Sarıkamış Harekâtı, 21 Aralık 1914 tarihinde Enver Paşa’nın Rusları, taarruz beklemedikleri Sarıkamış ve Allahu Ekber Dağları tarafında, bu dağları aşarak sıkıştırma ve mağlup etme arzusu ile verdiği talimatla başladı. Köprüköy Meydan Muharebesinin raporlarını alan, yarbaylıktan paşalığa terfi ettirilen dönemin Harbiye Nazırı yani bugünkü adıyla Milli Savunma Bakanı Enver Paşa, Alman kurmay ve generalleriyle Erzurum’a geldi. Enver Paşa, Erzurum ve Köprüköy’de birer taburu teftiş etmişti; ancak ordu birliklerinin tamamı hakkında yeterli bilgiye sahip değildi. Üstelik, ordu kumandanı Hasan İzzet Paşanın, bu mevsimde harekât yapılamayacağı, taarruzun bahara bırakılması tavsiyesine karşılık, onu vazifesinden azletti ve taarruza karar verdi. Yemen Cephesinden Sarıkamış’a sevk edilen iki alayımız Arabistan Köprüköy’deki mahşeri sıcak için kullandıkları askeri teçhizatı ile Sarıkamış’ın soğuğunda, İstanbul’dan gelecek olan giyecek, yiyecek ve silah yardımını beklerken, yardımı taşıyan Osmanlı gemileri, Rusların saldırıları sonucu Karadeniz’in sularına gömülmüştü. Kış, 3-4 Ocak 1915 gecesi daha da şiddetlendi. Fırtına ile yağan kar, yolları tıkayıp, çadırları yıktı. Arkasından da dondurucu soğuklar bastırınca, 150 bin kişilik ordunun 90 bini donma, dizanteri ve tifo gibi hastalıklarla mahvoldu. Sarıkamış İstasyonuna giren Enver Paşa, bu felaket karşısında, Üçüncü Orduyu yüzüstü bırakıp, İstanbul’a döndü. Neticede, Ordunun kış şartlarına hazır olmaması ve olumsuz iklim şartları sebebiyle ikmal ve iaşe hizmetlerinin yapılmayışı, kıtalarda açlığa, hayvanların telef olmasına, dolayısıyla birliklerin dağılmasına sebep oldu. Enver Paşanın şuursuzca verdiği gece taarruzu emirleri, kayıpları daha da arttırdı. Harekât kabiliyetinden mahrum Enver Paşa’nın, bu gerçeği göz ardı ederek verdiği emir neticesinde tek kurşun atmadan 90 bin askerimiz şehit olmuştu. Sarıkamış Harekâtı sonunda, Doğu Anadolu kapıları, Ruslara açıldı. 13 Mayıs 1915’te Ermenilerin işbirliği yaptığı Rus kuvvetleri, önce Van’a, bilâhare Muş ve Bitlis’e girdi. Ermenilerin harp esnasında Ruslara yaptıkları büyük hizmetin karşılığı olarak, bu illerin valilikleri, Ermenilere verildi. Harpten sonra, Ermeni-Rus işbirliği sonunda, bölge halkına karşı müthiş bir soykırıma girişildi. Ermeniler, katliam yapıp, Doğu Anadolu’yu harabeye çevirdiler” dedi.
 


Orjinal Habere Git