Süleyman Demirel Üniversitesi Isparta Sözlü Tarih Araştırma ve Uygulama Merkezi (ISTAM), yaşayanların tanıklığında Isparta’nın 100 yıllık tarihini kayıt altına aldı. Kaynak 38 kişinin paylaşımlarının yer aldığı belgesel film gösterime sunuldu. ‘Yaşayan Tarih Isparta’ tanıtım kitapçığı dağıtımı gerçekleştirildi.
ISTAM Müdürü ve Yaşayan Tarih Isparta Proje Yürütücüsü İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Celalettin Vatandaş, Süleyman Demirel Üniversitesinin sözlü tarih hususunda öncü kurumlardan biri olduğunu söyledi. Sözlü tarihin çok kıymetli bir alan olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Vatandaş şöyle konuştu: “Hâlihazırdaki tarih anlayışı evinde, tarlasında, dükkânında yaşayan sıradan insanların hayatlarını yazmaz. Tarihin arka planını, olayları yaşayanların, o olgunun öznesi olanları yazmaz. Bu bağlamda devreye Sözlü Tarih girer. Size bir örnek vereyim: 1914 Isparta Depremi’ni ele alalım. Bin 500 kişi yaşamını kaybetti. Sözlü Tarih olmasa şöyle denilebilir: ‘Yapılar sağlam değildi. O yüzden can kaybı yüksek.’ Oysa işin aslı şöyle: “O zamanlar evler iki katlı. Giriş katında büyükbaş hayvanlar bağlı. Yer sarsıntısı anında büyükbaş hayvanlar panik yapıyor. Bağlı oldukları direkleri söküyor ve ev böylece çöküyor.” Bunu yaşayanların tanıklığında ya da ikinci kuşakların dinlediği hatıralardan çıkarıyoruz. Sözün özü dinamik hayatın içerisine girerseniz çok farklı fotoğraflar çıkar. Bu açıdan Sözlü Tarih çok kıymetlidir. Biz de SDÜ olarak Isparta’nın son 100 yıllık tarihini, yaşayanların tanıklığında, hatıralarında yazmaya çalıştık. Bunun için de 38 değerli büyüğümüzün bilgi ve hatıralarına başvurduk.”
2 yılı kapsayacak ikinci faz projenin ilk günü
Projenin uzun soluklu bir proje olduğunu belirten Prof. Dr. Vatandaş, “Şu an 10 aylık bir emek ve çabanın ilk meyvelerini sunuyoruz size. 30 dakikalık bir belgesel hazırladık. Eş zamanlı şekilde Isparta Sözlü Tarih Projesi Tanıtım Kitapçığı’nı dağıtıyoruz. Fakat gördük ki bu alan derin derya. Hemen yeni bir proje başlattık. 2 yılı kapsayacak ikinci faz projenin ilk gününü yaşıyoruz. Aynı anda Süleyman Demirel Üniversitesi’nin de tarihini araştırıp yazacağız. Yaşayanların tanıklıklarını yine kayıt altına alacağız. Bu süreçte kaynak 2 değerli büyüğümüzü de kaybettik. Buradan kendilerine Allah’tan rahmet diliyorum. Kederli ailelerine başsağlığı dileklerimi iletiyorum.” diye konuştu.
Yaşayan Tarih Belgesi’nin kaynak kişilerinden olan Gülser Boylu Erçetin yaptığı konuşmada yaşadığı dönemin Isparta’sından bahsetti. Erçetin o yıllara ilişkin anılarını şu şekilde anlattı: “Yoksulluğun çok yüksek olduğu dönemlerdi. Babam Kadir Boylu vizyonerdi, ufku açıktı. O yıllarda Fransa ve Amerika’ya gülyağı satmaya giderdi. Yoksulluk çekmedik. Ama örneğin bazı ailelerin çocukları siyah önlük beyaz yaka bulamazdı. Gri önlük giyerlerdi. Gri önlük giyenlerde ilkokulda sınıfın son sıralarına oturtulurdu. Bir gün babam ‘sen de gri önlük giyeceksin’ demişti. Hiç unutmuyorum. Babam eğitim sevdalısı idi. Çok şükür babamın adına bir okul yaptırıp Millî Eğitime armağan etmiştik. Onun hatıralarını yaşatıyoruz. 1950’li yıllarda çok iyi eğitim verilirdi Isparta’da. Bir de kışın çok kar yağardı. 1 metre kar olurdu. Babam benim okula gidebilmem için yollara kürekle açardı.
“Bu henüz başlangıç: Kitap Koleksiyonları ve Müze geliyor”
Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. İlker Hüseyin Çarıkçı, Yaşayan Tarih Isparta Belgeseli’ne kaynaklık eden 38 kişinin “Onur Konuğu” olduğu etkinlikte çok heyecanlı, umutlu olduğunu dile getirdi.
Prof. Dr. Çarıkçı şunları kaydetti: “Yaşayan Tarih Isparta Projesi’nin somut çıktılarının paylaşıldığı bu tarihi gün aynı zamanda yeni bir projenin de ilk adımıdır. Sözlü Tarih bizim için çok değerli. Şu an açıklıyorum: İkinci etap içerisinde yaşayanların tanıklığında aynı zamanda ‘Süleyman Demirel Üniversitesi’nin de tarihini yapacağız. 2 yıllık bir çalışma periyodunda daha kapsayıcı kitaplar ve belgeseller ekibimiz tarafından hazırlanacak. Bu kültürel mirasın kitap koleksiyonun ilk bölümünü teşkil ediyor. Çok geniş bir envantere dönüşecek. Hepinizin hatırlayacağı üzere Somut Olmayan Kültürel Miras Kitabı kısa bir süre önce yayınlanmıştı. Bir başka ekibimiz de bu alanda gece-gündüz çalışmaya devam ediyor. Size Isparta Müzesi kuracağımız bilgisini paylaşmak istiyorum.”
Prof. Dr. Çarıkçı, ISTAM ve SOKÜM Araştırma Merkezi’nin koleksiyon şeklinde kitaplar yayınlamaya devam edeceğini Isparta Somut Kültürel Miras Fotoğraf Kitabı’nın da Isparta’ya ve bilim dünyasına armağan edileceğini kaydetti. Prof. Dr. Çarıkçı, fotoğraf kitabının gençler için ‘mobil uygulamasının’ da bulunacağını belirtti. Kendisinin de doğma büyüme Ispartalı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Çarıkçı, “İtiraf etmeliyim ki bu çalışmaların somut çıktıları ortaya konulana dek Isparta’nın bu denli kültürel değerlere sahip olduğunu ben de bilmiyordum. Örneğin Isparta’da muazzam mezar taşları var. Onun kitabını da hazırlıyoruz şu an” diye konuştu.
Ardından Yaşayan Tarih Isparta Belgeseli gösterime sunuldu. Kaynak kişilere kitapçıklar ve CD’ler hediye edildi.