Tarih: 08.03.2018 08:42
Şiddet bir insanlık suçudur
Isparta Barosu Kadın Hakları Komisyonu Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Av. Arzu Elma Benli, şiddetin bir insanlık suçu olduğunu ifade ederek, “AB Standartları her 7 bin 500 kadın için bir sığınma evi açılmasını öngörmekte, Belediye yasası ise nüfusu 50 bini geçen tüm belediyeler için sığınma evi açmak yükümlülüğünü getirmektedir. Ancak ilimiz de dâhil olmak üzere nüfusu 50 bini geçen belediyelerin açmakla zorunlu olduğu sığınma evi sayısı yok denecek kadar azdır” dedi.
Isparta Barosu Kadın Hakları Komisyonu Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Av. Arzu Elma Benli, 8 Kadınlar Günü nedeniyle yaptığı açıklamada kadına şiddete dikkat çekti. Av. Benli’nin konuyla ilgili yazılı açıklaması şöyle; “ Tüm kadınlarımızın bu anlamlı gününü kutluyorum. Sevginin, şefkatin, özverinin simgesi olan kadınlarımız toplumda sadece bir anne değil, öğretmen, psikolog, danışman gibi anlatmakla bitmeyecek birçok rol üstlenmektedir. Kadınlarımız sadece evin içerisinde değil, iş ve toplumsal hayatımızda da çok önemli role sahiptir. Kadının emeği, katkısı olmadan yapılan her iş eksiktir. Günümüzde 8 Mart’lar kadın sorunlarına çözüm önerilerinin tartışıldığı, kadınlara karşı her türlü ayrımcılığın kaldırılması ve kadına yönelik şiddete son verilmesi istemlerinin; en yoğun olarak dile getirildiği gündür. Kadına yönelik şiddet bütün dünyada en yaygın insan hakları ihlalleri arasındadır. Oysaki tarihimizde Türk Kadını Kahramanlık destanının yazıldığı Çanakkale savaşında Gelibolu yarımadasının her karış toprağında Mehmetçikle beraber düşmanla göğüs göğse çarpışmış, çok büyük işler başarmıştır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk “Dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir milletinde Anadolu köylü kadınının üstünde kadın çalışmasını zikretmeye imkân yoktur ve dünyada hiçbir milletin kadını “Ben Anadolu kadınından daha fazla çalıştım, milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Anadolu kadını kadar hizmet gösterdim” diyemez, veciz sözleriyle Türk kadınlarının değerini ifade ederek onurlandırmıştır.
KADINLAR YERYÜZÜNDEKİ TOPLAM İŞGÜCÜNÜN ÜÇTE İKİSİNİ OLUŞTURUYOR
Türkiye 1985 yılında Birleşmiş Milletler Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesini (CEDAW) imzalamış ve 2000 yılında da Pekin Ek İhtiyari Protokolünü kabul etmiştir. Kadınlar, Dünya nüfusunun % 50 sini, Yeryüzündeki toplam işgücünün üçte ikisini oluşturuyor. Ancak yaşamın bütün alanlarında çalışma alanında, istihdamda, karar alma mekanizmalarında, politikada kadınlar nüfus oranında temsil edilmiyor. İnsan hakları merkezli yaşanabilir dünya için kadının etkinlik alanının güçlendirilmesi, sağlık, siyaset, hukuk ve benzeri alanlarda fırsat ve olanaklarda eşit düzeyde yararlanması kadın ve erkeğe verilen hakların yüklenen sorumlulukların adil biçimde dağıtılması son derece önemlidir. Kadınlarımızın eğitimli, bilgili ve bilinçli olması modern bir toplumun ön şartıdır. Zira kadınlar özelde ailenin, genelde toplumun temelini oluşturmaktadır.
KADINLARA İYİ DAVRANANLARI İNSANLARIN EN HAYIRLISI OLARAK ZİKRETMİŞTİR
Güzel dinimiz de kadına önem vermiştir. Peygamberimiz “Kadınlarla iyi geçinin “(Nisa 19) ayetinin gereğini hakkıyla yerine getirmiş ve tavsiyelerde bulunmuştur. Kadınların itilmesine, aşağılanmasına, haklarının gasp edilmesine, sözlü ve fiili şiddet uygulanmasına şiddetle karşı çıkmıştır. Kadınlara iyi davrananları insanların en hayırlısı olarak zikretmiştir.
İNSANLIK SUÇUDUR
Şiddet bir insanlık suçudur. Kadınların şiddete uğradığında ya da şiddet riski olduğunda şiddet ortamında yaşayamayacağı açıktır. Kadınların şiddete uğradığında ya da şiddet riski olduğunda sığınacakları bir yere ihtiyaçları vardır. AB Standartları her 7500 kadın için bir sığınma evi açılmasını öngörmekte, Belediye yasası ise nüfusu 50.000’i geçen tüm belediyeler için sığınma evi açmak yükümlülüğünü getirmektedir. Ancak ilimiz de dâhil olmak üzere nüfusu 50.000’i geçen belediyelerin açmakla zorunlu olduğu sığınma evi sayısı yok denecek kadar azdır.
ŞİDDETİ ÖNLEMEK HEPİMİZİN SORUMLULUĞUNDADIR
Ulusal düzeyde takip edilen politikalara rağmen eşitlik kavramı, kadın erkek arasında hakkaniyetli bir ilişki kurmak isteyen söylemler yasa önünde eşitliği sağlamış lakin kadının mağduriyeti halen giderilememiş ve adalet sağlanamamıştır. İnsan hakları evrensel bildirgesi ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınmış bulunan kadın haklarını tanımak ve geliştirmek ve kadına yönelik şiddeti önlemek hepimizin sorumluluğundadır.
ŞİDDETE UĞRAYAN KADINLARA ÜCRETSİZ PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK,
TIBBİ DESTEK VE YASAL YARDIM YAPILMALIDIR
Bu nedenlerle;-Kadınların ekonomik hayata katılımı, eğitim ve sağlık olanaklarına erişimi ve her şeyden önemlisi karar alma mekanizmalarında temsili arttırılmalıdır.
-Aile içi şiddeti ve genel olarak kadın ve çocuklara yönelik şiddeti önlemek için kampanyalar, ana-baba eğitim programları başlatılmalı, evlilikte uyum seminerleri arttırılmalıdır.
-Medyanın, kadın ve çocuklara yönelik şiddeti, cinsel istismarı teşvik edici yayınlar üzerinde kendi oto-denetim mekanizmasını kurarak kadın ve çocuklara yönelik şiddeti bir malzeme olarak kullanmaktan vazgeçmesi sağlanmalıdır. Kadını yücelten görüntüler daha fazla yer almalı, kamu spotları arttırılmalıdır.
-Şiddete uğrayan kadınlar için başvuru ve sığınma evleri sayısı artırılmalı, ücretsiz psikolojik danışmanlık, tıbbi destek ve yasal yardım yapılmalıdır.
-Kadına karşı şiddetin önlenmesine yönelik daha ağır yaptırımların uygulanması için gerekli hukuki düzenlemeler yapılmalıdır.
-Kadın erkek arasında çatışmalarda çözümün şiddet olarak görülmemesi için, çözümün hukukta aranması bilinci toplumda oluşturulmalıdır.
HER TÜRLÜ HAKSIZLIĞA KARŞI DEMOKRASİ VE ADALETLE MÜCADELE EDECEĞİMİZİ BİLDİRİRİZ
Isparta Barosu Kadın Hakları Komisyonu olarak: - Toplumsal cinsiyet adaletini tesis etmede sosyal ve hukuksal düzenlemelerin geliştirilmesi için her türlü çabayı göstermeye devam edeceğimizi, - Kadına yönelik şiddet ve insan onurunu zedeleyen her türlü haksızlığa karşı demokrasi ve adaletle mücadele edeceğimizi bildiririz. Birlik ve beraberliğin önem arz ettiği günlerden geçiyoruz. Mehmetçiğimiz Zeytin Dalı harekatın da sadece kadının değil erkeğin de çocukların da haklarının korunduğu huzur ve güvenliğin tesis edilerek özgür bir bölgenin oluşması için destan yazmakta, ölümsüzlüğü tatmaktadır. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, Gazilerimize şifa, Ailelerine sabır dilerim.
Çanakkale ruhunun tekrar canlandığı şu günlerde Mehmetçik Vakfına katkıda bulunarak maddi ve manevi anlamda onlarla birlikte olduğumuzu göstermemiz gerektiğini meslektaşlarımın ve duyarlı vatandaşlarımızın takdirlerine sunarım. Huzurun tesis edildiği, acıların, gözyaşının, savaş ve ölümlerin olmadığı Dünya temennisiyle, Dünya Kadınlar Gününüzü kutluyoruz.”
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —