Tarih: 11.05.2018 08:50
Şikayetlerin %80’i mermer ocaklarının doğa tahribatıyla ilgili
SDÜ tarafından düzenlenen madencilik çalıştayına katılan Isparta Orman Bölge Müdürü Kenan Akduman, Isparta’da Bimer ve Cimer üzerinden kendilerine gelen şikayetlerin yüzde 80’inin mermer ocaklarının doğada yaptıkları tahribatla ilgili olduğunu söyledi.
Süleyman Demirel Üniversitesince yürütülen Isparta Yerel Ekonomik Kalkınma Vizyonu 2018 (YEKvizyon) kapsamında dün Barida Hotel’sde düzenlenen çalıştayda mermercilik sektörü masaya yatırıldı. SDÜ Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Servet Demirbağ moderatörlüğünde gerçekleştirilen çalıştayda mermeciliğin Isparta’nın ihracatında ilk sırada olduğu vurgulandı. Çalıştayda konuşan Isparta Orman Bölge Müdürü Kenan Akduman, mermer işletmecilerinden doğanın tahribatıyla ilgili daha hassas davranmalarını istedi.
MEMNUNİYET DUYUYORUZ
Isparta Orman Bölge Müdürü Kenan Akduman, madencilik sektörünün ülke ve Isparta için önemli olduğunu belirterek, “Bu çalıştayda Isparta’da madenciliğin mermer işletmeciliğinin ekonomik getirisinin gerekliliğinin önemini çok güzel şekilde ifade edildi. Bundan çok memnuniyet duyuyoruz. Nihayetinde ülkemizin cari açığının azaltılması noktasında mermercilik sektörünün çok değer ifade ettiğini kurumsal ve kişisel olarak çok iyi biliyoruz. Bunun yükselmesi için de elimizden geleni gayreti gösteriyoruz” dedi.
300 ŞİKAYETİN YÜZDE 80’İ TAHRİBATLA İLGİLİ
Orman Bölge Müdürlüğü ve Orman Genel Müdürlüğü’nün faaliyetlerinin binde 1’ini madencilik oluşturduğunu dile getiren Akduman, şunları söyledi: “Ancak olumsuzlukları nedeniyle gündemimizin büyük bir kısmını işgal etmektedir. Bundan ötürü de ciddi manada yük ve baskı altındayız. 2007 yılından itibaren Bimer ve Cimer üzerinden vatandaşlar tarafından yaklaşık 300 şikayette bulunuldu. Bunun yüzde 80’i mermer sahalarının tabiatta yapmış olduğu tahribatla ilgili. Bunu topluma izah etmekte, ekonomik gerekliliğin neticesi açısından sürdürülebilir olması açısından ihtiyaç olduğunu anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bu sektörün ilerlemesiyle ilgili gerek yasal gerekse uygulama açısından angaje olmuş durumdayız. Bu sektörün işlerinin belli bir düzen dahilinde devam etmesine katkı yaptığımızı düşünüyorum.
BU SAHALARIN TEKRAR REHABİLİTESİ VE DOĞAYA
KAZANDIRILMASI İÇİN HASSASİYET RİCA EDİYORUM
Maalesef kamuoyundaki kısmen yanlış algı da olsa hassasiyet bu işin sürdürülebilirliğiyle ilgili bizi endişeye sevk etmektedir. Mermerin alınması, değerlendirilmesi ve ihracatıyla ilgili herhangi bir sıkıntı yok. Ama bunun sürdürülebilir olması için mutlaka işletilmiş sahaların rehabilite edilmesi bizim açımızdan çok önemli. Çok iyi örneklerle işletmecilik yapan arkadaşlarımız var. Bunun sürdürülebilirliği açısından mutlaka disipline etmemiz gerekiyor. Hepimize çok ciddi görevler düşüyor. Toplumun bu hassasiyeti ve şikayetleriyle bu işin sürdürülebilirliğini ben açıkçası öngörmüyorum. Buna mutlaka herkesin destek vermesi gerekir. Madencilik işletmeciliği faaliyetine başlayan her müteşebbisimizin bu sahanın mutlaka rehabilite edilmesi ve doğaya kazandırılması hassasiyetiyle işletmeciliğini yapması gerektiğine inanıyorum. İdareci olarak biz bu konuca gerekli çabayı gösteriyoruz. Reel cari mevzuatta birlikte bunu birlikte yürütmemizin imkanı ancak sizin desteklerinizle olacak. Genel alan içerisinde verdiğimiz izin sayısı binde 6 bile değil. 2 bin hektar civarında bir izin söz konusu. Binde 6 bile olmayan bu tahribat bizde ciddi manada gündem oluşturmaktadır. İznin başlangıcından itibaren bu sahaların tekrar rehabilitesi ve doğaya kazandırılması için hassasiyet rica ediyorum.”GÜLSES GAZETESİ
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —