Ülkemizdeki su kuşlarının 3’te 1’i bölgemizde sayılıyor
Doğa Koruma ve Milli Parklar 6. Bölge Müdürü Adnan Yılmaztürk, ülkemizde yaklaşık 1,5 milyon su kuşu sayıldığını belirterek, “Burdur, Isparta ve Antalya’da 20’nin üzerindeki sulak alanda yapılan sayımlarda ülkemizdeki toplam su kuşu sayısının neredeyse 1/3’ü sayılmaktadır” dedi.
Doğa Koruma ve Milli Parklar 6. Bölge Müdürü Adnan Yılmaztürk, 2 Şubat Dünya Sulak Alanlar Günü nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı. Yılmaztürk, açıklamasında şu görüşlere yer verdi: “Sulak alanların korunması için düzenlenmiş ilk uluslararası belgelerden biri olan Ramsar Sözleşmesi’nin imzaya açıldığı 2 Şubat günü Dünya Sulak Alanlar Günü olarak kabul edilmiştir. Sözleşmenin imzalandığı 2 Şubat tarihi, sulak alanların korunmasının önemine kamuoyunun dikkatini çekmek üzere 1997 yılından bu yana “Dünya Sulak Alanlar Günü” olarak kutlanmaktadır.
Tarih boyunca deltalar, taşkın ovaları, göl ve akarsu kıyıları gibi sulak alanların kenarlarında yerleşen insanlar; sazından, balığına ve kuşuna sulak alanların sağladığı imkanlarla büyük medeniyetler kurmuşlar ve bu sayede medeniyetlerini ayakta tutmayı başarmışlardır.
Dünyanın tabii zenginlik müzeleri olan sulak alanlar bulundukları bölgenin su kalitesini yükselten ve fazla miktardaki suyu emip depolayan bir sünger vazifesi görerek su rejimini düzenleyen ekosistemlerdir. Sulak alanlar bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de ekonomik, estetik, rekreasyonel işlevlerinin yanı sıra ekolojik döngüdeki önemli işlevleriyle zengin biyolojik çeşitlilik sunan kaynaklardır.
Üç kıtanın kesiştiği bir konumda bulunan ve ayrıca göçmen kuşların önemli göç yollarından ikisinin geçtiği ülkemizde 14’ü Ramsar statüsüne sahip olmak üzere 135’in üzerinde uluslararası öneme sahip ve çok sayıda da mahalli öneme sahip sulak alan bulunmaktadır.
Burdur, Isparta ve Antalya illerini kapsayan Doğa Koruma ve Milli Parklar 6. Bölge Müdürlüğü sorumluluk sahası içinde Uluslararası Ramsar Sözleşmesi ve ona uyumlu olarak hazırlanan Ulusal Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği’nde tarif edilen sulak alan tanımını karşılayan doğal, yapay, tatlı, acı, tuzlu, durgun, akarsu, sazlık ve turbalık özelliğe sahip çok sayıda sulak alan bulunmaktadır. Burdur ve Isparta illerimizi de içine alan bu coğrafyaya göller bölgesi denmesi bu zenginliğin, çeşitliliğin ve farklılığın en güzel karşılığıdır.
Bölge Müdürlüğümüz sınırları içerisinde uluslarası öneme sahip, mahalli ve yapay olmak üzere çok sayıda sulak alan bulunmaktadır. Bunlardan; Eğirdir Gölü, Gölcük Krater Gölü, Kovada Gölü, Burdur Gölü, Salda Gölü, Karataş Gölü, Beymelek Lagünü, Köprülü Kanyon, Manavgat Şelalesi, Kurşunlu ve Düden Şelaleri ülkemizde en çok bilinen ve tüm Dünyanın da bildiği sulak alanlarımızdır.
Sulak alanlar bulundukları havzada yaşayan insanlar için sağladıkları içme ve kullanma suyunun yanı sıra, besin ve geçim kaynağı olmaları, sel ve taşkınları önlemeleri, iklimi dengelemeleri gibi hizmetlerinin yanı sıra doğa içinde endemik ve nadir türler de dahil olmak üzere biyoçeşitliliğe ev sahipliği yapmaları ve özellikle su kuşlarına yılın her mevsiminde yuva ve konak olmaları açısından çok önemli ekosistemlerdir.
Ülkemizde 1967 yılından bu yana tüm Dünya ile eş zamanlı olarak yapılmakta olan Kış Ortası Su Kuşu Sayımlarımda toplamda yaklaşık olarak 1,5 milyon su kuşu sayılmaktadır. Bölge Müdürlüğümüz sorumluluğunda yer alan 3 il’de (Burdur, Isparta ve Antalya) 20’nin üzerindeki sulak alanda yapılan sayımlarda ülkemizdeki toplam su kuşu sayısının neredeyse 1/3’ü sayılmaktadır.
Bu sonuçlarda desteklemektedir ki göller bölgesi de dahil olmak üzere ülkemizdeki tüm sulak alanlarımız
- gerek sağladıkları fiziki fonksiyonlar,
- gerek biyolojik fonksiyonlar,
- gerekse kültürel, rekreasyonel fonksiyonlar göz önüne alındığında çok önemli ekosistemlerdir.
“Geleceğimiz için; Sulak Alanlar” sloganı ile 2 Şubat Dünya Sulak Alanlar Günü kutlu olsun.”