Yargıtay'dan Milyonlarca İşçiyi İlgilendiren Karar

Yargıtay

Yargıtay'dan Milyonlarca İşçiyi İlgilendiren Karar

Bir satış temsilcisinin fazla mesai davasının temyiz müracaatını değerlendiren Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, fazla mesainin ispatında diğer delillerle birlikte telefon GPRS kayıtlarının da delil olarak değerlendirilmesi gerektiğine hükmetti.
 
Bir ilaç firmasında ilaç ve tıbbi tanıtım mümessili olarak çalışan genç, ayrıldığı işyerinden fazla mesai alacağı olduğu gerekçesiyle İş Mahkemesi'nin yolunu tuttu. Mahkeme, davacı satış temsilcisinin hafta içi 07.30 da çalışmaya başlayıp akşam saat 22.00 ye kadar çalıştığını, cumartesi günleri de 08.00 den saat 14.00 e kadar çalıştığını, fazla çalışma ücretinin ödenmediğini ileri sürerek; alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini istedi.
 
Davalı şirket sahibi ise davacının mesaisini kendisinin ayarladığını, prim alacağını daha fazla yükseltmek için kendi isteği ile fazla çalışmasının fazla mesai olarak kabul edilemeyeceğini, kendisine prim ödendiğini ve primlerin muhtemel fazla mesai alacağından mahsubu gerektiğini savunarak; davanın reddine karar verilmesini talep etti. Mahkeme; fazla mesai ücreti alacağının reddine karar verdi. Kararı davacı satış temsilcisi temyiz edince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi. Emsal nitelikteki kararda, GPRSS kayıtlarının fazla mesaiyi ispatta delil sayılacağı belirtildi.
 
Kararda şu ifadelere yer verildi: “Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır. Somut olayda, dosya kapsamından, davacının sabit ücret+ kotaya bağlı prim usulü ile çalıştığı anlaşılmaktadır. Mahkemece fazla çalışma yaptığının davacı tarafça ispat edilemediği gerekçesiyle talep reddedilmişse de davacının fazla çalışmalarının daha fazla prim elde etmeye yönelik olarak yapıldığı davalının zımnen kabulündedir.
 
Davacıyla yapılan iş sözleşmesi 8. maddesinde çalışma sürelerini işverenin belirleyeceği, 12. maddesinde ise işçinin ziyaret planlarını işverene sunmak ve buna uymak zorunda olduğu düzenlemesi mevcuttur. Davacı delil olarak telefon, GPRS kayıtları, işverene sunduğu raporlar ve tanık beyanlarına dayanmış, telefon GPRS kayıtları ile raporlamalar bir arada değerlendirildiğinde fazla çalışma alacağının ispat edeceğini belirtmiştir. Davacı tanıkları davacıyı programında belirttiği gün ve saatte görmüş kişiler olup davacı işi gereği pek çok doktor ve eczacı ile gün içinde kısa süreli tanıtım ve satış amaçlı görüşmektedir.
 
Telefon GPRS kayıtları celbedilmediği gibi davacı tanıklarının davacıyı kısa süre görmüş olduğundan beyanlarına itibar edilemeyeceği ve davalı tanık beyanlarında davacının çalışma süresinin 44 saat olup yasal süreyi aşmadığı dolayısıyla fazla çalışmanın ispat edilemediği gerekçeleriyle reddi isabetsiz olmuştur. Mahkemece davacıya ait delil kısmında bildirilen telefon GPRS kayıtları, araç kayıtları, işverene haftalık sunulan raporlar celbedilerek tüm deliller birlikte değerlendirilerek fazla çalışma alacağı hakkında hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile yazılı gerekçeyle talebin reddi isabetsiz olmuştur. Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten bozulmasına oybirliğiyle karar verildi.”